Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
İçindekiler

Bağımlılık, kişiyle beraber tüm ailenin etkisini hissettiği bir zorlu bir süreçtir. Dolayısıyla kişinin tedavi sürecine, yakınlarının ihtiyaçları da dahil oluyor. Tedavi sürecinde yakınların ihtiyaçlarının değerlendirilmesi ve destek sağlanması hem hastanın süreci hem de yakınların sağlığı açısından önemlidir. Sadece madde kullanımı sorun olduğunda değil, risk altındaki bireylere (örneğin ergenler) de uygun şekilde yaklaşılması gereklidir. 

Bağımlılığa uzanabilecek tüm süreçte kişinin ailesi ve yakınlara yönelik bilgilendirme ve danışmanlık hizmetleri de sunuyor.

Bağımlılık Nedir?

Madde bağımlılığı veya madde kullanım bozukluğu, kişinin istediği halde madde kullanımını durduramamasıdır. Madde kullanım isteği ve dürtüsü o kadar yoğundur ki, kişi istediği halde bu dürtülerini kontrol edemez. Bağımlılık kavramı günümüzde kumar, alışveriş veya internet gibi bağımlılık yapıcı uğraşlarla da ilişkilendirilmektedir. Davranışsal bağımlılıklar, bu gibi uğraşlarla aşırı zaman harcama kontrol edememe durumu ile tarif edilir.

Beynin haz merkezi, hayatta kalmak ve neslin devamını sürdürmek için yemek yemek, su içmek, acıdan kurtulmak ve cinsellik gibi tekrar etmemiz gereken davranışların sürekliliğini sağlar. Bağımlılık yapan maddeler de,   beyindeki aynı merkezi uyarır ve haz kaynağı olarak öğrenilir. Bu kez tekrarlanan davranışlar beslenmek, uyumak veya acıdan kurtulma isteği gibi rutin davranışlar değil, madde kullanma isteğini tetikleyen davranışlardır. Tüm bunlar beyinde kalıcı değişikliklere yol açar. Sonuçta madde, kişinin haz aldığı şeylerin yerine geçer ve kişinin hayatını işgal eder. Kişiler arası ilişkilerini etkiler, işine engel olur, fiziksel ve ruhsal sağlığa zarar verir.

Bağımlılık Tedavi Edilebilir Bir Beyin Hastalığıdır

Bağımlılık yapıcı maddeler duygu, düşünce ve davranışlarımızı belirleyen beyin işlevlerini etkiler. Tekrarlayan kullanım ile birlikte, maddenin bu etkileri beyinde kalıcı değişikliklere sebep olur. Bu değişiklikler ve ortaya çıkan bağımlılığı anlamak için diğer kronik rahatsızlıkları kullanabiliriz.

Örneğin; şeker veya tansiyon hastalığı bir kez geliştikten sonra vücudumuzda kalıcı bazı değişikliler olur. Ancak kişi diyetine dikkat ederse, egzersizlerini yaparsa ve ilaçlarını düzenli kullanırsa, şekeri veya tansiyonu normal sınırlarda kalacaktır. Kişi artık sağlıklı bir tansiyon veya şeker hastasıdır. Diyetine uymaz ve ilaçlarını almazsa, şekeri yükselir, tansiyonu yükselir ve hastalık yeniden kötüleşir.

Maddeyi bıraktıktan sonra tekrar tekrar başlamalar, bahsi geçen örnekte olduğu gibi hastalığın yeniden nüksetmesine sebep olur. Bu da tıpkı şekerin veya tansiyonun yükselmesi gibi hastalığın kötüleşmesi demektir. Amaç; bahsettiğimiz hastalıklarda şekeri, tansiyonu düşük tutmak ise bağımlılıkta da maddeden uzak kalabilmeyi sağlamaktır. Sonuç olarak, bağımlılık hastalığı, düzelir ancak tamamen iyileşmez. Yeniden başlamaları önlemek için uzun süre çabalamak gerekir.

Bağımlılık Süreci

Madde kullanımının bağımlılık halini alması bir süreç sonucunda ortaya çıkar. Madde kullanım bozuklukları, maddenin denenmesiyle başlayıp, bırakma ve yeniden başlama döngüsüne kadar ilerleyen kronik bir süreçtir. Madde kullanım sorunu olan kişiyi anlayabilmek için öncelikle bağımlılık döngüsünü anlamak gerekir.

Karşılaşma: 

Maddenin ilk defa kullanımı yani madde ile tanışma; kullanıma devam edilmesinde önemli olabilecek bir hatıra oluşturur. Uzun ve yorucu çalışma saatleri sonucunda hissettiğimiz gecikmiş bir doyuma karşılık, hemen sağlanan bu hazzın bedeli vardır. Hayatın zorlayıcı gerçekleriyle yüzleşmek yerine bunları kısa süreliğine unutturan maddeleri tercih etmek, gerçeği inkar etme çabasıdır. Bu tür bir baş etme girişimi, gerçek doyumlar veya çözümlerin yerine geçici veya yalancı anlık rahatlamaları getirecektir.

Farkındalık Öncesi Dönem (precontemplation):

Kişi madde kullanımının sonuçlarını öncelikle inkar eder, küçümser,   bu durumu başkalarına mal eder ve reddeder. Kişi aslında o kadar da içmiyordur, kullandığı bu madde kendisine iyi geliyordur, hayatta sağlıksız daha birçok şey vardır ve kullanılan madde söylendiği kadar zararlı değildir. 

Bazı gerçeklerin kabulü zaman alır ve ilk anda “kulaklarımıza inanamayız” ve “bu gerçek olamaz”. Sevilen bir yakınının kaybından sonra yaşanan “tüm bunlar bir rüya” hissi, verilen sağlıklı bir inkar tepkisidir. Ancak belli bir süre sonra yerini yavaş yavaş yasın diğer duygularına bırakması beklenir. Madde kullanımının sorunlu bir hal aldığına dair gerçekleri kabullenmek, kişiler için kolay değildir. Kişi bu sorunları kabullenmeden önce bazı çarpıtmalarla inkar etmeye çalışır:

Ben istemesem içmem / Şimdi istesem şimdi bırakırım.

Bu yanlış bir cümle değildir. Ancak sorun zaten kişinin “içmemeyi” istememesidir.

Ben bu iş / bu evlilik yüzünden içiyorum.

Gerekçe bulmak gerçeği reddetmenin yöntemlerinden biridir. Burada kişi sorunları çözmek yerine alkol veya madde kullanarak sorunlardan kaçınmaktadır. Oysa hayatta sorunlar olması kaçınılmazdır. 

Ben sadece hafta sonları arkadaşlarla içiyorum

Sıklık kadar miktar da önemlidir. Kısa zamanda çok fazla alkol alınması çok ciddi sonuçları olan bir alkol kullanım bozukluğu türüdür. Kazalar, darp edilme ve riskli davranışlar bu tür alkol kullanım davranışlarında sıkça görülür.

Ancak tüm bu gerekçeler bir yere kadar etkili olur. Kişi hayatındaki olumsuzluklar çoğaldıkça, kullandığı maddenin o kadar da iyi olmayan yanlarını fark etmeye başlar. Bu dönemde kişi ile iletişim sürdürülebilmeli aynı zamanda da sınır korunabilmelidir. Hastalık hakkında bilgi edinmek ve kişiyi anlayabilmek önemlidir.

Farkındalık Dönemi (contemplation):

Kişi bir süre sonra madde kullanımının sonuçlarını fark eder. Ancak bu farkındalık davranışlarını değiştirmeye yeterli değildir. Çünkü kişi, kendini iki kefeli bir terazide gelgitler yaşarken bulur. Terazinin bir kefesinde gördüğü zararlar, çevresinden aldığı tepkiler, giderek uzaklaşan hayalleri olduğu gibi diğer kefede ise maddeye karşı duyduğu yoğun istek ve ihtiyaçlar vardır. 

Kişi maddenin kendine kaybettirdiklerini düşünürken artık baş etme mekanizması veya yegane eğlence aracı haline gelmiş madde kullanımından uzaklaşmayı düşünmektedir. Arkadaş çevresini ve alışkanlıklarını değiştirmek o kadar da kolay olmayacaktır. Öte yandan madde kullanımının beyinde ortaya çıkardığı değişiklikler ve yoksunluk belirtileri gibi fiziksel sorunlar maddeden uzaklaşmayı zorlaştırır. Farkındalık dönemindeki bu gelgitler, bu hastalığın özelliğidir. Kişinin ihtiyaçlarını anlayabilmek için bu gerçeği bilmek önemlidir. Bu dönemde kişiyi zorlayarak yönlendirmeye çalışmak yerine motivasyonunu sürdürebilmesi için destek olmak en doğrusudur.

Karar-Değişim-Sürdürme 

Farkındalık, kişinin madde kullanımını bırakması için yeterli değildir.  Kişi, öncelikle maddeyi bırakmaya karar verir, bunun için neler yapabileceğini araştırır ve ardından eyleme geçer. Maddeyi bırakmak bir değişimdir ve kişi artık bu aşamaya gelmiştir. Bundan sonrası ise değişimi sürdürebilmektir.

Değişimi sürdürebilmek bir dizi değişimi de beraberinde getirir. Kişinin maddeyi bırakması, günlük yaşantısını, çevresini, arkadaşlarını, eğlence anlayışını da değiştirmesi anlamına gelir. Bu süreç zorlayıcı, kırılgan bir süreçtir. Kişi değişimi sürdürür ise değişim döngüsünden çıkar ancak, her aşamada tekrar kullanmaya başlama riski mevcuttur.

Tekrar Başlama:

Tekrar başlama bağımlılık döngüsünde yer alır. Maddeyi bırakmış bir kişi hiçbir zaman madde kullanmamış biri değildir. Hatırlatıcılar ve tedbirsizlikler tekrar başlamasına sebep olabilir. Bu durum tedavide şaşılacak bir durum olmadığı gibi kişinin cesaretini kıracak da bir gelişme olmamalıdır. Görüldüğü gibi bağımlılık bir döngüdür ve kayma dediğimiz yeniden başlamanın ardından yeniden bırakma kararı gelecektir. Önemli olan, kişinin maddeden uzak kalabildiği, en az zarar gördüğü şekilde yaşamasına destek olmaktır.

Davranışsal Bağımlılıklar

Bağımlılık dendiğinde çoğunlukla kimyasal madde bağımlılığı anlaşılmasına rağmen psikiyatri otoriteleri ilk defa 2013’te davranışsal bağımlılık kavramını kabul etti ve ilk örnek olarak da “kumar bozukluğunu” tanımladılar. Oysaki toplumda ve medyada birçok davranış biçimi çoktan bağımlılık olarak tarif edilmeye başlanmıştı. Aynı şekilde birçok bilim insanı, bazı davranış kalıplarını “bağımlılık” teorisi ile açıklamak için çalışmalarını sürdürmektedir. Henüz resmi tanılamada yeni yeni kendine yer bulan davranışsal bağımlılıklara yenilerinin eklenmesi beklenmektedir. Bağımlılık yapıcı davranışlara birkaç örnek aşağıda sıralanmıştır.

Kumar bozukluğu

İnternet ile ilişkili bağımlılıklar

Alışveriş 

Yeme

İş

Oyun

Seks

Egzersiz

Aşk 

Heyecan ve tehlike lığı

Estetik ameliyat lığı

Görüldüğü gibi hayatımızın içinde yer alan ve hatta faydalı gibi görünen davranışların “aşırılığını” tanımlamak kolay değildir. Kişinin aşırı çalışması veya sürekli egzersiz yapması gibi durumlar “fazla hevesli olmakla” karıştırılabilir ve bunları birbirinden ayırmak son derece zor olabilir.  Kişi; çoğunlukla çevresinin kendisini anlamadığını ve haksız yere bağımlılıkla damgalandığını iddia edebilir. 

Peki, Bir Davranış Ne Zaman Bağımlılık Haline Gelir? 

Davranışın ne kadar aşırı olduğu ve zarar verdiğine göre bağımlılıktan bahsedilir. Şayet bir davranış sizin hayatınızı aşağıdaki gibi etkiliyorsa bunun bağımlılık seviyesine ulaşmış olabileceğini düşünmek gerekir:

Bağımlılık yapan davranış, kişinin hayatındaki en önemli etkinlik olur. Tüm duygu, düşünce ve davranışlarını etkiler ve yönlendirir. Kişi planlarını ve yorumlamalarını bu davranışa göre yapar.

Kişi kimi zaman haz kaynağı olarak kimi zaman ise kaygılardan kaçınmak için bu davranışı tekrar eder ve sonuçta bağımlılık yapan davranış zorlayıcı durumlarla baş etmek için kullanılan bir yöntem haline gelir. 

Bir süre sonra bu davranışın duygular üzerindeki etkilerine karşı toleransı gelişir, beklenen etkinin sağlanması için harcanan zaman ve tekrarlar artar.

Kişi, bu davranışı gerçekleştiremediği durumlarda gerginlik, sinirlilik gibi rahatsız edici duygular yaşamaya başlar. Titremeler, başta ağırlık veya sersemlik hissi gibi fiziksel zorluklar yaşayabilir. 

Bağımlılık yapıcı davranışların gerçekleştirilmesiyle birlikte sürekli bir çatışma hali yaşanır. Davranış, kişinin de çevresinin de istek ve beklentilerine karşıttır. Bu davranışlar kişinin hobileriyle ya da yaptığı diğer aktiviteler ile bağdaşmaz. 

Davranışı kontrol altına alma dönemlerini kısa süre sonra tekrar ve yoğun tekrarlama atakları takip edebilir.

Davranışla ilgili yukarıda verilen 6 temel noktayı iyi değerlendirmek, bağımlılığı “FARK” etmek için önemlidir. Böyle bir şüphe duyulduğunda mutlaka bir uzman ile görüşmek önemlidir.

Ayaktan Tedavi Hizmeti

Ayaktan tedavi hizmeti, uygun vakalarda madde kullanım bozukluğunun tedavisini, sık poliklinik kontrolleri ile hastane yatışı yapmadan sürdürülebilmek anlamına gelir.

Bu yöntem ile kişiyi izole etmek yerine, hayatını kısıtlamadan işine, okuluna devam edebilmesine ve hayatının akışına ara vermesine gerek yoktur.

Kişi ayaktan tedaviyi sürdürürken, kendisini maddeye yönelten etkenler ile karşı karşıya olmasını bir faydaya çeviriyoruz. Bu etkenleri belirlemek ve baş etme yöntemlerinin geliştirilmesi için kolay ulaşılabilecek bir bölüm olmayı amaçlıyoruz. Maddeyi bırakırken yatış sonrasında; tekrar başlama deneyimleri veya kayma yaşadığında kişiyle sürekli tedavi işbirliği sağlamayı hedefliyoruz. Temel hedefimiz kolay ulaşılabilirlik ve kişinin ihtiyaçlarına göre biçimlenebilme kapasitesi sağlamaktır. 

Kişinin İhtiyaçlarına Yönelik Tedavi Planı 

Tedavi planımızı kişinin ihtiyaçlarına ve hedeflerine uygun olarak özelleştirmeyi amaçlıyoruz. Kişinin sadece bedensel sağlığını değil, psikiyatrik ihtiyaçlarını, ilişkilerini, mesleki ve sosyal ihtiyaçlarını kapsayan geniş bir değerlendirme sonunda en uygun tedavi planını kişiyle birlikte oluşturuyoruz.

Tedavi sadece madde kullanımı odaklı değildir. Kişinin aile dinamikleri, bireysel özellik ve alışkanlıkları, yaşam tarzı, geçmiş yaşantıları da hazırlayıcı ve sürdürücü faktör olabildiğinden bütün olarak ele alınıyor. Uygun ilaç tedavisi, psikoeğitim faaliyetleri, bireysel psikoterapi ve baş etme mekanizmalarını geliştirmeye yönelik girişimler tedavi programının içeriğini oluşturmaktadır.

Mahremiyetinize Özen Gösteriyoruz

Madde kullanımı ve buna bağlı bozukluklar toplum içinde ciddi ayrım ve damgalanmalara sebep olabiliyor. Birçok ruhsal rahatsızlıkta olduğu gibi madde kullanımı konusunda da ciddi önyargılar mevcut. Bu önyargıların sonuçları kişilerin sorunlar karşısında yardım almalarını engellemeye kadar gidebiliyor. Hem çevresi hem de tedavi ekibi tarafından önyargılarla karşılaşmaktan çekinen kişilerin çoğu tedaviye başvurmayı ertelemektedir. Genel tedavi kurumları isimsizliği- anonimliği sağlayarak, kişinin tedaviye başvurmasının önündeki “ifşa olma korkusunu” ortadan kaldırır. 

Bölümümüzde genel mahremiyet kuralları tüm dikkatle uygulanmaktadır. Kişinin başvuru sebebini hekimi dışında kimse ile paylaşılmamasını sağlayacak şekilde düzenlemeler yapılmıştır. 

Belirli aralıklarla kontrol gerektiren tedavilerde yaşanan diğer bir sorun ise, kişinin çalışma saatleri içinde izin alma ve dolayısı ile hastalığı konusunda bilgi vermek zorunda kalmasıdır.

Ayrıma uğramadan, mahremiyetinize saygılı bir ekip tarafından karşılanacağınız bölümümüzde, çalışma saatleri dışında da hizmet verilmektedir. 

Tedavi Hizmetlerimizİlk Muayene ve Değerlendirme

Bölümümüzde bireyselleşmiş tedavi esastır. Öncelikle yapılan ilk muayenede, psikiyatrik değerlendirme ve uygun ilaç tedavisi için planlama yapılır. Gerekiyorsa acil tıbbi müdahaleler ve gerekli yönlendirmeler sağlanır. Tedavinin kişiye özelleştirilmesi için ayrıntılı bir değerlendirme görüşmesi yapılır ve ihtiyaç analizi sağlanır. Kişinin ihtiyacına göre verilen hizmetler çeşitlilik gösterir. Kişinin ihtiyaçları, beklentileri ve bireysel özellikleri merkeze alınarak bir tedavi planı oluşturulur. Bölümümüzde ağırlıklı olarak bireysel hizmetler verilmektedir. Ayaktan tedavi bölümümüzde kişinin ihtiyacına göre değişken hizmetlerde içermektedir:

Madde Arındırma ve Yerine Koyma Tedavileri

Uzun süre madde kullanımı kimi durumlarda hayatı tehdit eden yoksunluk dönemine sahip olabilir. Yapılan psikiyatrik ve tıbbi değerlendirme sonrası, en uygun tedavi yöntemi seçilerek madde arındırma tedavisi veriyoruz. Yoğun tıbbi takip ve izolasyon ihtiyacı olmayan hastalarda, belirlenen programı çerçevesinde hastaneye yatmadan hayatına devam ederken, arındırma (detox) ve sürdürüm (idame) tedavilerini sağlıyoruz.

Diğer Psikiyatrik Tedaviler

Madde kullanım bozukluklarına eşlik edebilecek psikiyatrik rahatsızlıklar değerlendirilerek tedavisi planlanır. Eşlik eden psikiyatrik bozukluklar, kimi zaman madde kullanımına sebep oluşturarak kimi zaman ise bırakma için motivasyonu azaltarak tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Uygun tanı ve tedavi ile bu riskler azaltılır ve daha uzun iyilik hali sağlanabilir.

Psikoeğitim 

Hastalığı anlamak ve öğrenmek tedavi sürecini kolaylaştıran önemli adımlardan biridir. Bu amaçla hastalar ve yakınlarına yönelik psikoeğitim programları düzenlenir. Bağımlılığın kronik yapısı, sürdürücüleri, bizi bekleyenler gibi konular bu başlıklardan bazılarıdır.

Bireysel Psikoterapiler

Madde kullanımı bazen kötü bir baş etme yöntemi olarak görülür. Kimi zaman ruhsal ihtiyaçların üstünü örten bir kaçınma çabası, kimi zaman ise sürdürücü olarak karşımıza çıkar. Bu ihtiyaçları karşılamak amacıyla baş etme becerileri, ruhsal zorluklar, travmalar ve ilişkileri gereğinde bireysel psikoterapilerle de ele alınır.

Yeniden Başlamayı Önleme 

Madde kullanım bozukluklarında tedavi sadece maddeyi kullanmamaktan ibaret değildir. Amaç yeniden başlamayı da önleyebilmektir. Ayaktan tedavide; kişinin dış dünya ve yeniden başlamayı kolaylaştırıcı etkenler ile teması gibi durumlarda tüm bu etkenleri alır.  Tedavi ekibinin eşlik edebilmesi ve davranış değişikliklerinde destek alabilmesine olanak sağlar. Tüm gerçek yaşam deneyimleri kolay ulaşılabilir bir tedavi sistemi içinde ele alınıyor.

Tedavi planının merkezinde hasta vardır. Kişinin tedavi sürecindeki kararlara katılımının önemi tedavinin sürdürülebilirliğini sağlar. 

Danışmanlık hizmetleri

Kendi kullanımının zararlı olup olmadığını anlamaya çalışan kişiler, yakını için endişelenenler ve bırakmak isteyen ama şüpheler duyan kişilerin her şeyden önce doğru bilgiye ihtiyacı vardır. Durumu anlamak ve anlatabilmek, en uygun yaklaşımı geliştirmek ve üzerine konuşmak için madde kullanımı ile ilgili her şeyi konuşarak, danışmanlık hizmeti veriyoruz.

Ailenin Desteğe İhtiyacı Var

Madde kullanım bozuklukları aileyi ve yakınları da ilgilendiren bir hastalık grubudur. Hem tedaviye yönlendirme ve destek fonksiyonunun hem de yaşanan zorluklardan en çok etkilenen grup olmaları açısından son derece önemlidir. 

Ailelere iletişim yöntemleri, sınır koyma becerileri, hastalığı tanıma gibi konularda danışmanlık hizmetinin verilmesi sağlıyor. Madde kullanımı şüphesi yaşayan ailelerden, tedavi sürecinde ve sonrasında destek olmaya çalışan yakınlara kadar her bireyin ihtiyacına uygun bilgilendirme yapılmasını amaçlıyorum. Ayrıca aile fertlerinin veya hasta yakınlarının yaşadığı zorluklar konuşularak, destek olunuyor ve gerekli durumlarda tedavisi sağlanıyor.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 12 Eylül 2023 Salı Yayımlanma Tarihi: 12 Eylül 2023 Salı

Benzer İlgi Alanları

Tıbbi Birimler

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler