Yazı İçeriği

Hızlı kilo vermek için bu diyetleri tercih etmeyin

Diyet listelerine takılmayın

Protein diyetinin gizli zararı

Kilonuzu kastan değil, yağdan verin

‘34-36 beden olma’ beklentisine düşmeyin

Düşük kalorili diyetlerin vücutta yarattığı hasarlar

Hızlı kilo vermek için bu diyetleri tercih etmeyin

Fazla kilolarından kurtulmak amacıyla birçok yol denenirken daha çok yeni ve moda olan diyetler uygulanır. Yüksek proteinli, düşük karbonhidratlı diyetler kısa sürede kilo verdirse de yaklaşık 6 ay içinde uygulayanların yüzde 80’i verdikleri kiloları geri alır. Diyette kiloyu korumak en az kilo vermek kadar önemli. Bu nedenle uzmanlar beslenmede trendlerin değil, dengeli beslenme reçetelerinin takip edilmesi gerektiğine dikkat çeker.


Diyet listelerine takılmayın

Diyet denince akla kısıtlanan öğünler, sınırlama ve yasak getirilen yiyecekler gelir. Oysa listelere gerek kalmadan yapılacak basit düzenlemelerle ideal kiloya ulaşmak, üstelik bu kiloyu korumak mümkün. Yazla birlikte herkesi kilo verme telaşı alır. Bunun için yiyecek listeleri elden ele dolaşır, kalori hesapları yapılır. Oysa diyet listelerine hapsolmadan kilo vermek mümkün. Peki bu nasıl mümkün?

  • Günde 4-6 öğün beslenin.
  • Her besin gurubundan tüketin.
  • Karbonhidrat kaynağını değiştirin, sağlıklı olanları seçin.
  • Bol bol su için ve hareket edin.

Protein diyetinin gizli zararı

Popüler olan diyetlerinin başında, protein ağırlıklı diyetler gelir. Bu diyet sisteminde protein fazlaca tüketilirken, karbonhidrat içeren gıdalar daha az tüketilir. Protein diyeti kilo vermeyi sağlar ama uzun dönemde yararlı değil. Böbrekler, karaciğer ve kalp bu diyeti sevmez. Proteinlerin sindirimiyle açığa çıkan maddeler böbreklerin yükünü artırır. Uzun dönemde böbrekler ve karaciğer yorulabilir. Ayrıca hayvansal proteinler aynı zamanda yağ da içerdiği için kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riski yükselebilir.

Kilonuzu kastan değil, yağdan verin

Tartı kilo kaybettiğinizi göstermesine rağmen halen bir beden daralma olmamış, hatta aksine vücudunuzda sarkma veya genişleme varsa, dikkatli olun! Bu durum kaliteli bir şekilde kilo vermediğiniz anlamına gelir. Kaliteli kilo kaybı; az kilo kaybetmek, daha çok sıkılaşmak ve beden daralması demektir. Özellikle ideal kiloya yakın olanların, estetik amaçla zayıflama diyetleri uygularken kas sıkılıkları için de egzersiz yapmaları gerekir. Her vücudun alması gereken belli bir kalori değeri, karbonhidrat-protein-yağ dengesi, vitamin ve mineral dengesi vardır. Bunlar yeterli alınmadığında çeşitli sağlık sorunlarının yanı sıra kas kayıpları oluşur. Kas kayıpları da vücutta ciddi sarkmalara neden olur. Dolayısıyla sıkı bir vücut ve çökmemiş bir yüz için diyet yaparken kas oranlarının korunması şart.

‘34-36 beden olma’ beklentisine düşmeyin

Her vücut belli bir yağ, kas ve su oranına sahiptir. Ayrıca her vücudun belli bir kilo verebilme kapasitesi vardır. İdeal kiloya yakınsanız, sadece estetik amaçlı diyet yaparken çok dikkatli olun! Çünkü “Fazla kilo vereyim”, veya “34-36 bedene gireyim” düşüncesiyle yaptığınız düşük kalorili veya gelişigüzel diyetler kaslarınızda fazla kayba yol açabilir. Bunun nedeni ideal kiloya yakın bünyelerin ve ideal oranda kas ağırlığı olanların yağ oranlarının düşük olmasıdır. Israrla fazla kilo vermek istediğinizde yağ oranlarınız çok olmadığı için doğal olarak kaslardan ve vücudunuzdaki sudan kaybedersiniz. Kas kaybının sonuçları şunlardır:

  • Gevşek bir deri veya sarkmış bir vücut
  • Zaman içinde tekrar alınan kilolar
  • Yıpranmış organlar ve değişmiş kan değerleri (yüksek kolesterol, düşük şeker gibi)
  • Vücutta ağrı ve ciddi hastalıklar

Düşük kalorili diyetlerin vücutta yarattığı hasarlar

  • Bağışıklık sisteminin bozulması
  • Hastalıklara sık yakalanma
  • Depresyon
  • Beyin fonksiyonlarında bozulma
  • Demir eksikliği
  • Osteoporoz (kemik erimesi)
  • Bozulmuş kan şekerleri ve insülinleri
  • Düşük tansiyon
  • Sağlıksız cilt, saç, tırnak
  • Genel olarak sağlıksız bir görünüm
  • Adet düzeninin bozulması
  • Tiroit hormonlarının aktifliğini yitirmesi
  • Yüksek kolesterol
  • Böbrek ve karaciğerdeki yüklerin artması