‘Bitki çayı’ deyip zayıflama çaylarına kanmayın
Kilo vermek için her yolu deneyenlerden misiniz? Diyetler bir sonuç vermezken duyduğunuz her yöntemi ve ürünü kullanıyor musunuz? Bu hataya düşüp sağlığınızla oynamayın. Hızlı zayıflamak uğruna ‘bitkisel’ adı altında satılan zayıflama çaylarından medet ummayın. “Bitki sonuçta, ne zararı olabilir ki?” demeyin. Bilinçsizce kullanılmadığında ani ölüme bile götürebilen zayıflama çayları konusunda bu uyarılarına kulak verin.
Zayıflamak için sağlığınızdan olmayın
Fazla kiloların altında genler, hormonal dengesizlikler, çevresel faktörler ve kullanılan ilaçlar gibi birçok neden yatabilir. İnce görünmek uğruna bitki çaylarına başvurulabilir. Zayıflama çayları adıyla satılan bitki çayları, böbrek yetmezliğinden kalp ritim bozukluğuna, yüksek tansiyondan bağırsak yapısında kalıcı zarara; hatta uzun vadede tümöre dek birçok soruna neden olabilir.
‘Kabızlığa iyi geliyor’ deyip sinameki içmeyin
Özellikle içeriği bilinmeyen bazı bitkisel zayıflama çayları ve besin destekleri, vücuttaki su ve kas kütlesinde hızlı kayıplara neden olarak tartıda sizi mutlu etse bile gerçekte kilo kaybı sağlamaz. En iyi bilinen ve en tehlikeli örnek sinameki yaprağı çayıdır. Karışım zayıflama çaylarına konulan özellikle de konstipasyon (kabızlık) tedavisinde sıkça başvurulan bir çay olan sinameki, 3 haftayı aşan kullanımda bağırsakta kalıcı hasar, uzun vadede tümörlere sebep olabilir. Bağırsaklarda kronik bir tembellik ortaya çıkabilir.
Kekik çayını zayıflama çayı olarak görmeyin
Popüler olan sağlıksız zayıflama yöntemleri, kısa vadede ilgi çekici gözükse de geri dönüşümü zor olan sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle kişinin bilimsel veriler ışığında oluşturulmuş kendi metabolizması ve yaşam alışkanlıkları dikkate alınarak hazırlanmış kendine özel beslenme programları alışkanlık haline getirilmeli. Doğanın şifalı baharatlarından olan ve pek çoğumuzun günlük hayatta sıkça tükettiğimiz kekik çayı, normal şartlarda idrar enfeksiyonlarında, sindirim problemlerinde, üst solunum yolu enfeksiyonlarında faydalı olmasına rağmen, yüksek tansiyonu olan kişilerde sanılanın aksine olumsuz sonuçlar doğurabilir. Gündelik yaşamda çok sık kullandığımız bitki zararsızdır düşüncesinden kurtulmak gerekir.
‘Yüzde 100 doğaldır’ ibaresine aldanmayın!
Yapılan her reklama da inanmamak gerekir. Ürünlerin üzerinde yazılan yüzde 100 doğaldır ibaresi de yanıltıcı olabilir. “Açlık hissini bastırır, sindirimi kolaylaştırır, ödem atmaya fayda sağlar, vücuttaki fazla yağların yakılmasına ve toksinlerin atılmasına birebir. İçerisindeki doğal bitkilerle çeşitli hastalıklardan korunarak sağlıklı zayıflamanıza yardımcı olur” şeklindeki reklamlar, kişiyi kötüye götürebilir. Hatta ölümlere neden olabilir.
Mutlaka doktora danışın
Yeşil çay, içeriğindeki epigallokateşin galat sayesinde metabolik hızı arttırır. Ancak aşırı tüketiminde içerisindeki kafeinden kaynaklı hipertansiyon ve çarpıntısı olan kişiler rahatsız olabilir. Hipertansiyonu ve çarpıntısı olan kişiler yeşil çayı 1-2 fincandan fazla tüketmemelidir. Bitki çaylarının aşırı tüketimden kaçınmak gerekir. Yine bazı bitkiler bazı hastalıkları olanlarda olumsuz sonuçlar yaratabilir. O nedenle bitki çayı da olsa, herhangi bir hastalığı ya da şikayeti olanların doktoruna danışmadan kullanmaması gerekir.
Bitkileri karıştırmayın
İdrar sökücü özelliğe sahip olan zayıflama çayları, vücudumuzun ihtiyaç duyduğu suyun, suda eriyen vitaminlerin ve minerallerin kaybına yol açar. Üstelik tek başına etkinliği iyi olan bir bitki, başka bitkilerle karıştırılıp çay haline getirildiği zaman zararlı hale dönüşebilir. Örneğin mısır püskülü, funda yaprağı, kiraz sapı karışımı zayıflama çaylarının vazgeçilmezi. ‘Zayıflama çayı’ olarak bilinen bu çayların her birinin diüretik etkili yani idrar sökücü etkisi bulunur. Üstelik birlikte kullanıldıklarında böbrekleri yorar ve kanda mineral eksikliği oluşturabilir. Ayrıca bu zayıflama çayları ilaçla birlikte alındığında ilacın etkisini azaltabilir.