Bölüm Hakkında
Migren Tedavisi Nedir?
Migren tedavisi , atakları hafifletmeyi ve gelecekteki atakları önlemeyi amaçlayan bir süreçtir. Akut tedavi yöntemleriyle atak sırasında ağrıyı ve eşlik eden semptomları kontrol altına almak hedeflenirken, önleyici tedavi yöntemleri atakların sıklığını ve şiddetini azaltmayı amaçlar. Bunun yanında, düzenli uyku, sağlıklı beslenme, stres yönetimi ve tetikleyicilerden kaçınma gibi yaşam tarzı değişiklikleri tedavinin önemli bir parçasıdır. Migren tedavisi her bireyin ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilir ve etkili bir sonuç için bir sağlık uzmanının rehberliği ile planlanmalıdır.
Migren, yaşam kalitesini düşüren ve günlük aktiviteleri kısıtlayan yaygın bir hastalıktır. Genellikle ense, şakak ya da göz çevresinde zonklayıcı şekilde başlayan baş ağrısı, hareketle kötüleşebilir ve bulantı, kusma, ışık ile sese karşı hassasiyet gibi belirtiler eşlik edebilir. Migren ataklarının büyük bir kısmı “aurasız migren” olarak tanımlanırken, bazı hastalar baş ağrısından önce 5 ila 60 dakika süren ve nörolojik bir bozukluk olarak bilinen “aura atakları” yaşayabilir. Bu ataklar görsel sorunlar (örneğin parlak ışık çakmaları veya görme kaybı) ya da duyusal etkiler (kelime bulmada zorluk, uyuşma veya karıncalanma gibi) ile kendini gösterebilir. Ayda 15 günden fazla, en az 4 saat süren ve migren tipi ağrıların yaşandığı durumlar "kronik migren" olarak adlandırılır. Tedavi, ağrının sıklığı ve şiddetine göre planlanır ve ataklar sırasında ağrıyı ve eşlik eden semptomları kontrol etmeye veya atak sıklığını azaltmaya yönelik yöntemler içerir.
Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?
Migren tedavisi, kişinin semptomlarını hafifletmek ve atakların sıklığını azaltmak amacıyla kişiselleştirilmiş bir yaklaşımla planlanır. Atak sırasında ağrıyı ve eşlik eden bulantı, kusma gibi belirtileri hafifletmek için akut tedavi yöntemleri kullanılır; bu tedavi genellikle dinlenme, karanlık bir ortamda bulunma ve uygun ilaçlarla desteklenir. Atakların önlenmesi için ise düzenli uyku, sağlıklı beslenme, stres yönetimi ve migren tetikleyicilerinden kaçınma gibi yaşam tarzı değişiklikleri önerilir. Şiddetli ve sık tekrarlayan migrenlerde, tedavi planı bireyin baş ağrısı sıklığı ve eşlik eden diğer sağlık durumlarına göre şekillendirilir ve bir sağlık uzmanının rehberliğinde uygulanır.
Migren Tedavisinde Hangi Yöntemler Uygulanır?
Migren tedavisinde, hastalığın semptomlarını hafifletmek ve atakların sıklığını azaltmak amacıyla çeşitli yöntemler uygulanır. Tedavi yaklaşımları, bireyin migren ataklarının şiddetine, sıklığına ve eşlik eden diğer sağlık durumlarına göre şekillenir. Akut tedavi, migren atağı sırasında ağrıyı ve diğer belirtileri hafifletmeyi hedeflerken, önleyici tedavi, atakların uzun vadede kontrol altına alınmasına odaklanır. Ayrıca yaşam tarzı değişiklikleri, tetikleyicilerin önlenmesi ve alternatif tedavi yöntemleri de migren yönetiminde önemli bir rol oynar. Migren tedavisi, kişiye özel bir yaklaşım gerektirir ve genellikle bir sağlık uzmanının rehberliğinde planlanır.
Akut Tedavi
Akut tedavi, migren atağı sırasında ortaya çıkan ağrıyı ve diğer semptomları hızlı bir şekilde hafifletmeyi amaçlar. Bu tedavi genellikle ağrı kesiciler, antiemetik ilaçlar ve dinlenme gibi yöntemleri içerir. Sessiz, karanlık bir ortamda bulunmak ve soğuk kompres uygulamak da ağrıyı hafifletmede etkili olabilir. Akut tedavi, atak başlar başlamaz uygulanırsa genellikle daha etkili sonuç verir.
Önleyici Tedavi
Önleyici tedavi, migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmayı hedefler. Bu tedavi yöntemi, sık migren atakları yaşayan veya akut tedavinin yetersiz kaldığı bireyler için uygundur. Düzenli yaşam tarzı değişiklikleri, tetikleyicilerden kaçınma ve gerektiğinde doktor tarafından önerilen uzun süreli tedavi planları bu kapsamda yer alır. Bu yöntem, migrenin yaşam kalitesini düşürmesini önlemeye yardımcı olur.
Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Migren tedavisinde yaşam tarzı değişiklikleri önemli bir rol oynar. Düzenli uyku alışkanlıkları, sağlıklı ve dengeli beslenme, stres yönetimi, fiziksel aktiviteler ve hidrasyon migreni yönetmede etkili olabilir. Ayrıca, alkol, işlenmiş gıdalar ve aşırı kafein tüketiminden kaçınmak da migren ataklarını azaltabilir.
Alternatif Tedaviler
Bazı bireyler, migren yönetiminde akupunktur, yoga, biofeedback ve gevşeme teknikleri gibi tamamlayıcı ve alternatif tedavi yöntemlerinden fayda sağlayabilir. Bu yöntemler, migrenin tetikleyicilerinden biri olan stresi azaltmaya odaklanır. Ancak bu tür yöntemlerin uygulanmadan önce bir sağlık uzmanına danışılması önemlidir.
Tetikleyicilerin Belirlenmesi ve Önlenmesi
Migreni kontrol altına almak için tetikleyicilerin belirlenmesi ve önlenmesi kritik bir adımdır. Migren tetikleyicileri arasında stres, uyku düzenindeki bozukluklar, belirli gıdalar, hormonal değişiklikler ve çevresel faktörler yer alabilir. Baş ağrısı günlüğü tutarak bu tetikleyiciler tespit edilebilir ve birey, bu faktörlerden kaçınarak migren ataklarını azaltabilir.
Migren, hastanın günlük yaşamanı etkileyebilen, gün içerisindeki gerçekleştirdiği aktivitelerde kısıtlılık yaratabilen bir baş ağrısı tipidir. Genellikle ense, şakak veya göz çevresinde başlar ve ağrının çeşidine göre hareket ettikçe kötüleşebilir. Ağrıya çoğu zaman ışığa ve sese hassasiyet, bulantı, kusma gibi durumlar eşlik edebilir. Hastaların ışık almayan bir oda da uyumak istemeleri veya kusma hissi migren atağını hafifletmeye veya sonlanmasına destek olabilir. Özellikle göz migreni olarak bilinen türde, hastalar görme alanında ışık çakmaları, zikzaklı çizgiler veya geçici görme kaybı gibi görsel " göz migreni belirtileri " yaşayabilir. Bu görsel auralar, baş ağrısının hemen öncesinde veya sırasında ortaya çıkar ve kişinin günlük aktivitelerini daha da zorlaştırabilir.
Hastaların ışık almayan bir odada uyuma isteği veya kusma hissi, migren atağını hafifletmeye veya sonlandırmaya yardımcı olabilir. Göz migreni de dahil olmak üzere, migrenin farklı türleri kişiden kişiye farklılık gösterir ve her bireyde farklı şekillerde etkili olabilir. Örneğin; aralıklarla yaşanan migren atakları “ episodik migren ” olarak adlandırılır. Ataklar son üç aylık süre içinde ayda on beş gün ve üzerinde oluyorsa, 4 saatten uzun sürüyorsa ve ayda en az 8 gün migren atağı yaşanıyorsa buna “ kronik migren ” denir. Kronik migrene genellikle kaygı bozuklukları , depresyon ve uyku sorunları eşlik edebilir. Kronik migren tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Migren Atakları ve Dönemleri
Migren atakları genellikle dört ana dönemden oluşur: prodrom, aura, ağrı ve postdrom. Bu dönemlerin her biri, farklı semptomlarla kendini gösterir ve migrenin tanınması ve yönetilmesinde önemli rol oynar.
Migren, genellikle dört farklı döneme ayrılan ataklarla kendini gösteren bir baş ağrısı bozukluğudur. Her dönemde farklı belirtiler ortaya çıkabilir ve her bireyde tüm dönemler görülmeyebilir. Migren ataklarının bu dönemleri önceden fark edilirse, atakların yönetimi ve tedavisi daha etkili hale getirilebilir.
Migren atakları ve dönemleri şu şekildedir:
Prodrom (Ön Belirti) Dönemi
Atak başlamadan saatler veya günler önce ortaya çıkan uyarıcı belirtiler olabilir. Bu dönemde, bazı kişiler şu belirtileri yaşar:
- Yorgunluk veya enerji artışı,
- Ruh halinde ani değişimler (sinirlilik veya depresyon),
- İştah değişiklikleri ve yiyecek isteği,
- Kas gerginliği veya sertlik,
- Sık esneme.
Aura Dönemi (Bazı Migren Tiplerinde)
Her migren atağında görülmeyen bu dönem, genellikle 5 ila 60 dakika sürer ve görme, duyusal veya konuşma sorunları ile kendini gösterir. Aura döneminde yaşanan belirtiler şunlar olabilir:
- Görsel bozukluklar (ışık çakmaları, kör noktalar, zikzak çizgiler),
- Kol veya bacaklarda karıncalanma veya uyuşma,
- Konuşmada zorluk veya dilde pelteklik,
- Koku, tat veya dokunma algısında değişiklikler.
Baş Ağrısı Dönemi
Bu, genellikle migren atağının en şiddetli evresidir ve birkaç saatten üç güne kadar sürebilir. Bu dönemdeki baş ağrısı belirtileri şunlardır:
- Başın bir tarafında zonklayıcı veya yoğun ağrı,
- Işığa ve sese karşı aşırı hassasiyet,
- Mide bulantısı ve kusma,
- Fiziksel aktiviteyle artan ağrı,
- Görme bulanıklığı ve baş dönmesi.
Postdrom (Sonrası) Dönemi
Baş ağrısı geçtikten sonra, atak sonrası ortaya çıkan ve "migren sonrası" dönemi olarak adlandırılan bu evrede kişiler kendilerini yorgun ve bitkin hissedebilir. Bu dönemde görülen belirtiler şunlardır:
- Yorgunluk ve halsizlik,
- Zihinsel bulanıklık,
- Kas ağrıları veya hassasiyet,
- Duygusal değişkenlik veya depresif ruh hali.
Çocuklarda ve Yetişkinlerde Migren Belirtileri
Migren, hem çocuklarda hem de yetişkinlerde farklı şekillerde kendini gösterebilir. Her iki grupta da migren belirtileri benzerdir, ancak yaşa bağlı olarak farklılıklar gösterebilir.
- Çocuklarda Görülen Migren Belirtileri: Çocuklarda migren, genellikle daha kısa süren ataklarla kendini gösterir. Baş ağrısı, çocuklarda genellikle yetişkinlerden daha kısa sürer ve daha sık aralıklarla tekrarlayabilir. Karın ağrısı ve bulantı, çocuk migrenlerinin yaygın belirtileri arasında yer alır ve sıklıkla baş ağrısıyla birlikte görülür. Ayrıca, ışığa ve sese karşı hassasiyet, çocuklarda yaygın bir migren belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Çocuklar migren atağı sırasında huzursuz, sinirli veya bitkin hissedebilirler. Migrenin çocuklardaki belirtileri , bazen dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) veya anksiyete gibi diğer sorunlarla karışabilir, bu nedenle doğru tanı önemlidir.
- Yetişkinlerde Görülen Migren Belirtileri: Yetişkinlerde migren, daha uzun süren ve daha şiddetli ataklarla kendini gösterebilir. Zonklayan baş ağrısı, yetişkinlerde migrenin en sık görülen belirtisidir ve genellikle başın bir tarafında yoğunlaşır. Mide bulantısı ve kusma, yetişkinlerde migren atakları sırasında yaygın olarak yaşanır. Işığa, sese ve bazen kokuya karşı aşırı hassasiyet, yetişkin migrenlerinin karakteristik özelliklerindendir. Ruh hali değişiklikleri, migren öncesi ve sonrası dönemde daha belirgin olabilir ve kişilerin günlük yaşamını etkileyebilir. Yetişkinler, migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmak için çeşitli tedavi yöntemlerine başvurabilirler.
Hangi Besinler Migren Atağına Neden Olur?
Migren, birçok insan için hayat kalitesini olumsuz etkileyen bir durumdur ve bazı besinler bu atakların tetikleyicisi olabilir. Migren atağını tetikleyen besinlerin tanımlanması, hastaların diyetlerini dikkatli bir şekilde düzenlemesine ve migren ataklarını önlemeye yardımcı olabilir. Migren ataklarını tetikleme potansiyeline sahip olan bazı besinler ve neden olabileceği durumlar aşağıdaki gibidir.
- Peynirler: Belirli peynir türleri migren ataklarını tetikleyebilir. Rokfor, stilton, gorgonzola, çedar, beyaz peynir, mozzarella, parmesan ve İsviçre peyniri gibi peynirler, tiramin adı verilen bir bileşiği yüksek miktarda içerir. Tiramin, migren ataklarını tetikleyebilen bir amino asittir ve bazı kişilerde kan basıncını artırarak migreni tetikleyebilir. Bu nedenle, tiramin içeren peynirlerin tüketimi migren hastaları tarafından dikkatlice izlenmelidir.
- Alkol: Alkol, özellikle kırmızı şarap, bira, viski ve şampanya, migren ataklarını tetikleme potansiyeline sahiptir. Kırmızı şarapta bulunan histamin ve tanenler, baş ağrısını tetikleyebilir. Aynı zamanda alkol, vücutta dehidrasyona neden olarak migreni tetikleyebilir.
- Gıda Koruyucuları: Nitratlar ve nitritler, özellikle işlenmiş etlerde yaygın olarak bulunan gıda koruyucularıdır. Salam, sosis ve tütsülenmiş etler gibi yiyeceklerde bulunurlar ve kan damarlarını genişleterek migren ataklarını tetikleyebilirler. Nitrat içeren gıdaların tüketiminden kaçınmak veya sınırlandırmak, migren ataklarını önlemeye yardımcı olabilir.
- Soğuk Gıdalar: Özellikle sıcak havalarda tüketilen soğuk gıdalar, baş ağrısını tetikleyebilir. Dondurma veya buzlu içecekler gibi soğuk yiyeceklerin hızla tüketilmesi, "dondurma baş ağrısı" olarak bilinen ani baş ağrısına yol açabilir. Migren hassasiyeti olan kişiler için bu durum migren atağına dönüşebilir. Soğuk yiyecekleri yavaş tüketmek bu riski azaltabilir.
- Kuruyemişler ve Kabuklu Yemişler: Kuruyemişler ve kabuklu yemişler, migren tetikleyicisi olabilen çeşitli kimyasallar içerebilir. Özellikle badem, ceviz, fındık gibi kuruyemişler, tiramin ve feniletilamin gibi bileşenler içerir. Migren atağına duyarlı kişiler, bu tür yiyecekleri tüketirken dikkatli olmalı ve mümkünse alımını sınırlamalıdır.
- Tütsülenmiş veya Kurutulmuş Balık: Tütsülenmiş veya kurutulmuş balık ürünleri, yüksek seviyede tiramin içerebilir. Bu tür balıkların tüketimi, özellikle de uzun süre depolandığında tiramin seviyeleri artabilir ve bu da migreni tetikleyebilir. Taze balık tüketimi, migren atağı riskini azaltabilir.
- Fırınlanmış Mayalı Yiyecekler: Kekler, ev yapımı ekmekler ve diğer fırınlanmış mayalı yiyecekler, migren ataklarını tetikleyebilir. Maya, bazı kişilerde baş ağrısını tetikleyebilen biyojen aminler içerebilir. Özellikle fermente edilmiş veya mayalı ürünler, dikkatlice tüketilmelidir.
- Bazı Meyveler: Muz, narenciye, kivi, ananas ve kırmızı erik, migreni tetikleyebilecek meyveler arasında yer alır. Bu meyveler, histamin ve tiramin gibi kimyasalların salınımını teşvik edebilir.
- Aspartam ve Diğer Tatlandırıcılar: Aspartam gibi yapay tatlandırıcılar, bazı migren hastalarında baş ağrısını tetikleyebilir. Yapay tatlandırıcılar, diyet içecekler, şekerlemeler ve bazı işlenmiş gıdalarda bulunur. Migren atağı riski olan bireyler, bu tür tatlandırıcılardan kaçınarak atakların önüne geçebilir.
Migren Tanısı Nasıl Konulur?
Migren tanısı, genellikle klinik değerlendirme, nörolojik muayene ve gerekirse görüntüleme teknikleri ile konur. Migren, dünya çapında milyonlarca insanı etkileyen kronik bir baş ağrısı bozukluğudur. Bu rahatsızlık, genellikle başın bir tarafında zonklayıcı ve şiddetli bir ağrı şeklinde ortaya çıkar. Baş ağrısına bulantı, kusma, ışık ve ses hassasiyeti gibi belirtiler de eşlik edebilir. Migrenin doğru tanısını koymak ve tedavi sürecini başlatmak, hastaların yaşam kalitesini büyük ölçüde artırır. Migren tanısı nasıl konur, sorusunun cevabı için aşağıdaki maddeleri okuyabilirsiniz.
- Klinik Değerlendirme: Migren tanısı , çoğunlukla klinik değerlendirme ile başlar. Bu süreçte doktor, hastanın tıbbi geçmişini detaylı bir şekilde dinler ve şikayetlerini değerlendirir. Hastanın baş ağrılarının ne sıklıkla ve ne kadar süreyle sürdüğü, ağrının yoğunluğu, diğer belirtilerin varlığı, ağrıyı tetikleyen faktörler ve hastanın ağrı sırasında yaşadığı deneyimler dikkatlice incelenir. Migren tanısı koymak için belirli kriterler vardır; bu kriterlerden biri, baş ağrısının en az beş kez yaşanmış olması ve her birinin 4 ila 72 saat arasında sürmesidir. Ayrıca ağrının zonklayıcı bir karakterde olması, fiziksel aktiviteyle kötüleşmesi ve yanında bulantı veya ışık hassasiyeti gibi belirtilerle eşlik etmesi gerekmektedir.
- Nörolojik Muayene: Migren tanısının bir sonraki aşaması, nörolojik muayenedir. Bu muayene, sinir sistemi işlevlerinin değerlendirilmesini ve potansiyel diğer baş ağrısı nedenlerinin dışlanmasını sağlar. Nörolojik muayene sırasında doktor, refleksler, kas gücü, duyusal yanıtlar, denge ve koordinasyon gibi parametreleri değerlendirir. Migren tipik olarak nörolojik muayenede anormallik göstermese de, bu muayene, daha ciddi nörolojik durumların, özellikle beyinde yapısal bir problem olup olmadığının dışlanmasına yardımcı olur. Migren aurası gibi spesifik nörolojik semptomların varlığı da değerlendirilir ve bu semptomların migrenin altında yatan patofizyolojik mekanizmalara işaret edip etmediği analiz edilir.
- Görüntüleme Teknikleri (Beyin Tomografisi, MR): Çoğu migren tanısı klinik bulgular ve nörolojik muayene ile konulsa da, bazı durumlarda görüntüleme tekniklerine ihtiyaç duyulabilir. Özellikle ilk kez ortaya çıkan veya ani başlangıçlı şiddetli baş ağrısı olan hastalarda, beyin tomografisi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi teknikler kullanılır. Bu görüntüleme yöntemleri, beyin tümörleri, kanama veya enfeksiyon gibi diğer ciddi sağlık sorunlarının dışlanmasına yardımcı olur. Migren ağrısı genellikle bu tür ciddi sorunlara bağlı değildir, ancak doğru bir tanı koymak için bu ihtimallerin elenmesi önemlidir.
Migren Hakkında Sık Sorulan Sorular
Migren Nasıl Anlaşılır?
Migren, başın bir tarafında zonklayıcı ve şiddetli bir ağrı ile karakterizedir. Baş ağrısına bulantı, kusma ve ışık hassasiyeti eşlik edebilir.
Migren Kendi Kendine Geçer mi?
Migren atakları, tedavi olmadan da birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilir ve kendi kendine geçebilir. Ancak, genellikle dinlenme ve tedavi gerektirir.
Migreni Tetikleyen Şeyler Nelerdir?
Stres, hormonal değişiklikler, belirli yiyecekler, uyku düzenindeki değişiklikler ve çevresel faktörler migreni tetikleyebilir.
Kişi Migren Olduğunu Nasıl Anlar?
Kişi, sık ve şiddetli baş ağrıları, bulantı, ışık veya ses hassasiyeti gibi belirtilerle migreni fark edebilir.
Migren Atağını Ne Durdurur?
Migren atağını durdurmak için karanlık bir odada dinlenmek, yeterli sıvı almak ve doktorun önerdiği ilaçları kullanmak etkili olabilir.
Migren Ağrısı Ne Kadar Sürer?
Migren ağrısı genellikle 4 ila 72 saat arasında sürebilir. Ağrının süresi kişiden kişiye farklılık gösterebilir.
Stres Migrene Neden Olur mu?
Evet, stres migreni tetikleyebilir. Stres yönetimi teknikleri uygulamak, migren ataklarını azaltabilir.
Migren Nasıl Hissedilir?
Migren, başın bir tarafında zonklayıcı bir ağrı, bulantı, kusma, ışık ve ses hassasiyeti olarak hissedilir.
Baş Ağrısı Olmayan Migren Nedir?
Baş ağrısı olmadan sadece migren aurasının veya diğer semptomların yaşandığı durumdur.
Migren Aurası Nedir?
Migren aurası , migren atağı öncesinde veya sırasında ortaya çıkan görsel ve duyusal değişikliklerdir. Görsel auralar genellikle parlayan ışıklar veya kör noktalar içerir.
Migreni Olanlar Hangi Egzersizleri Yapmalı?
Migreni olanlar hafif ve orta düzeyde egzersizleri tercih etmelidir. Yürüyüş, yüzme ve yoga gibi aktiviteler migreni tetiklemeden yapılabilir.
Migren Depresyona Neden Olur mu?
Evet, migren ve depresyon birbiriyle ilişkili olabilir. Sürekli baş ağrısı yaşayan bireylerde depresyon ve anksiyete riski artabilir.
Kafein Migrene İyi Gelir mi?
Kafein bazı kişilerde migreni hafifletebilirken, aşırı tüketimi ters etki yapabilir ve migreni tetikleyebilir. Dikkatli kullanılmalıdır.
Doktorlar
- Profesör Doktor AYŞE SAĞDUYU KOCAMAN Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Profesör Doktor DİLAVER KAYA Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Profesör Doktor ELİF ILGAZ AYDINLAR Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Profesör Doktor MURAT AKSU Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Profesör Doktor PINAR YALINAY DİKMEN Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doçent Doktor MUSTAFA EMİR TAVŞANLI Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor AYLA SİFOĞLU Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor BEYZA ÇİTÇİ Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor ELVAN CEVİZCİ AKKILIÇ Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor HÜLYA ALTINTAŞ Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor MÜGE KOÇAK Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor NEBAHAT BİLİCİ Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
- Doktor SEDA KOŞAK KAĞANOĞLU Migren Tedavisi Hızlı Randevu Al
Birimin Tüm İlgi Alanları
Tıbbi Birimler
Hastaneler
-
Altunizade Hastanesi
-
Atakent Hastanesi
-
Bakırköy Hastanesi
-
Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi
-
Fulya Hastanesi
-
Kozyatağı Hastanesi
-
Maslak Hastanesi
-
Taksim Hastanesi