Uykusuzluk, kişinin uykuya dalmasına engel olan veya uyumamasına neden olan bir uyku hastalığıdır. Uykusuzluk hastalığı uykuya dalmayı zorlaştırabileceği gibi çok erken uyanmaya ya da uykunun bölünmesine neden olabilen yaygın bir uyku bozukluğudur.
Uykusuzluk hastalığına sahip olan kişi, uyandığında kendini yorgun hissedebilir. Uykusuzluk sadece enerji seviyesini ve ruh halini değil kişinin sağlığını, iş performansını ve yaşam kalitesini de önemli derecede etkileyebilmektedir.
Uykunun yeterliliği kişiden kişiye değişebilmektedir, fakat yetişkinler için uyku saatleri 6 ila 8 saat arasında öngörülmektedir. Yine yetişkinlerde strese veya travmaya bağlı olarak (akut) uykusuzluklar yaşanabilir ve bu durum geçici bir süre devam edebilir. Fakat bir ay veya daha uzun süre (kronik) uyku sorunu ile karşı karşıya olan kişilerin en kısa sürede doktora başvurmaları önerilmektedir.
Yetişkinlerin yaklaşık% 50'si zaman zaman uykusuzlukla karşı karşıya kalabilir ve her 10 kişiden 1'i kronik uykusuzluktan şikayet eder. Uykusuzluk, kadınlarda erkeklerden yaklaşık iki katıdır ve gençlerden daha yaşlılarda daha yaygındır.
Uykusuzluk hastalığı birçok nedene bağlı olarak gelişebilir. Uykusuzluk yani imsomnia hastalığına neden olan bazı durumlar ise;
Uykusuzluğa yol açabilecek hastalıklar (geceleri ağrı veya rahatsızlık)
- İlaç kullanımı
- Duygusal veya fiziksel rahatsızlık
- Gürültü, ışık veya aşırı sıcak
- Seyahat sonrası yaşanan jetlag
- Depresyon
- Tiroid hastalıkları
- Psikolojik nedenler
- Kronik stres
Hastalığın tanımı belirtiler üzerinden yapılmaktadır. Her ne kadar bu tanımlar farklı kaynaklarda farklı şekillerde ifade edilse de, temelde uykusuzluk belirtileri aşağıdaki gibidir:
- Sosyal, mesleki, akademik işleyişi bozan uykusuzluk
- Haftada en az 3 akşam yaşanan ve en az 3 ay sebat eden uykuya dalma, gecede 3 defadan fazla uyanma veya sabah erken uyanıp tekrar uyuyamama durumu
Bunların yanı sıra uykusuzluk hastalığı kişinin yorgun hissetmesine neden olarak, yaşam kalitesini etkileyebilecek bir boyuta vardığı zaman mutlaka bir doktora başvurulması gereklidir. Kronik ve akut uykusuzluk birbirine sıklıkla karıştırıldığı için, kişiler sıklıkla doktora gitmez veya bu durumu ertelemeyi tercih eder.
Uyku vücut için oldukça önemli bir gereksinimdir. Uykusuz kalmak kişiye psikolojik olarak etkilediği gibi, ileride ciddi hastalıklara da sebep olabilir.
Uykusuzluk hastalığının belirtileri ise;
- Gün içinde uyuklama hali
- Yorgunluk
- Sinirlilik
- Konsantrasyon eksikliği
- Hafıza sorunları
- Geceleri uykuya dalmakta zorluk çekme
- Gece uyanmak
- Çok erken uyanmak
- Gece uykusundan sonra dinlenmiş hissetmemek
- Anksiyete
- Gün içinde sıklıkla hata yapma veya uykusuzluğa bağlı kazaların yaşanması gibi belirtiler vermektedir.
Uykusuzluk hastalığınız olduğunu düşünüyorsanız, bu durumu daha fazla ertelemeden en kısa sürede bir doktorla görüşmeniz tavsiye edilmektedir. Doktor, kişinin öyküsünü dinleyerek uykusuzluğa sebep olabilecek nedenleri araştırır. Eğer, uykusuzluğun nedeni bilinmiyorsa uykusuzluğa bağlı olabilecek tıbbi sorunların belirtilerini bulmak için fizik muayene yapabilir.
Uykusuzluğa neden olabilecek altta yatan fiziksel hastalıklar araştırılırken tiroitle ilgili sorun olup olmadığı da araştırılır. Gerekli görüldüğü durumlarda MR gibi yüksek çözünürlüklü görüntüleme yöntemlerine ait raporlar istenebilir.
Uykusuzluk hastalığının kesin tanısı için doktor bir veya iki haftalık uyku düzeninin yer aldığı bir çizelge ya da hastanın uyku kliniğinde bir gece takip isteyebilir. Böylece gece ne kadar uyanık kalındığı, nefes hareketleri, beyin dalgaları ve vücut aktiviteleri izlenerek, kayıt altına alınabilir.
Uykusuzluk hastalığı ne kadar sürdüğü ve ne sıklıkta gerçekleştiği konusunda değişkenlik gösterebilir. Uykusuzluk kısa süreli (akut uykusuzluk) olabilir veya uzun sürebilir (kronik uykusuzluk) şeklinde görülebilmektedir.
Uykusuzluğun en yaygın biçimlerinden birine psikofizyolojik uykusuzluk denir. Genellikle zihnin çok düşünceli ve rahat olmadığı için kişide uyku sorunları meydana gelmektedir. Bu tarz uykusuzluk kimi kişilerde zaman içerisinde azalarak kaybolurken, kimi hastalarda ise beyin adeta uyumamayı öğrenerek uykusuzluk yaratır.
Stres, psikofizyolojik uykusuzluğun en yaygın nedenidir. Stresli bir olaydan geçerken uyku problemleri yaygın olsa da, bazı insanlar stresli olay sona erdikten sonra normal uyku seyirlerine devam eder. Bu tarz strese bağlı uykusuzluk sorunları doktor tarafından önerilen hayat değişiklikleri veya ilaçlarla tedavi edilebilir.
Yine akut uykusuzluk denilen kısa süreli uykusuzluk sorunları da tedavisi gerektirmeyebilir. Uykusuzluk, gün içinde çalışmayı zorlaştırıyorsa, doktor tarafından uyku ilaçları önerilebilir. Bu ilaçlar kişinin rahat bir uyku uyumasını sağlayarak, kişinin gün içinde yorgunluk ya da konsantrasyon gibi sorunlar yaşamasının önüne geçer.
Kronik uykusuzluk tedavisinde ise, öncelikle uykusuzluğa neden olan altta yatan sağlık sorunlarının tedavi edilmesi gereklidir. Eğer şüphelenilen hastalıklar tedavi edildikten sonra bile kişi uykusuzluk sorunu ile karşı karşıya kalıyorsa psikolojik değerlendirilmesi istenilebilir.
Ayrıca akut uykusuzluk gevşeme egzersizleri, beslenme düzeni ve uyku kısıtlamaları ile tedavi edilebilir. Bu tarz teknikler için zaman ayırmak ve biraz çaba gereklidir. Fakat doktor tarafından önerilen basit değişiklikler ve egzersizler daha normal bir uyku düzenine geri dönülmesi ve uykusuzlukla başa çıkılmasını sağlar.