Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Tiroid, boynun ön kısmında yer alan kelebek şeklindeki bir bezdir ve vücudumuzun metabolizma hızını, enerji seviyesini ve birçok önemli fonksiyonu düzenler. Tiroid bezi düzgün çalışmadığında ise, vücutta fark edilebilir bazı belirtiler ortaya çıkabilir. Peki, tiroid sorunlarının işaretleri nelerdir ve nasıl tedavi edilir?
İçindekiler

Tiroid Nedir?

Tiroid , boynun ön kısmında, adem elmasının hemen altında yer alan kelebek veya kalkan balığı şeklindeki bir bezdir. Metabolizmayı düzenleyen, vücut ısısını kontrol eden ve enerji dengesini sağlayan tiroid bezleri çeşitli ‘hormonlar’ salgılar. Özellikle tiroksin (T4) ve triiyodotironin (T3) hormonları, hücrelerin enerji üretiminden büyüme ve gelişime kadar birçok hayati fonksiyonun düzenlenmesinde rol oynar.

Tiroid bezi, beynin hipofiz bezi tarafından kontrol edilir. Hipofiz bezi, tiroidin ne kadar hormon üretmesi gerektiğini belirleyen tiroid uyarıcı hormon (TSH) salgılar. Vücut, hormon dengesini bu mekanizma ile sağlar. Eğer tiroid bezi fazla hormon salgılarsa hipertiroidi, az hormon salgılarsa hipotiroidi adı verilen durumlar ortaya çıkar. Her iki durumda da vücut dengesini kaybedebilir, bu da çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir.

Tiroid hastalıkları, nodül oluşumu, guatr, tiroidit gibi rahatsızlıkları da içerebilir. Bu bezin düzgün çalışmaması durumunda yorgunluk, kilo değişiklikleri, saç dökülmesi, ruh hali değişiklikleri gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu tür belirtilerle karşılaşıldığında, bir uzmana başvurmak ve gerekli hormon testlerini yaptırmak, tiroidin düzgün çalışıp çalışmadığını anlamak açısından önemlidir.

Tiroid Belirtileri Nelerdir?

Tiroid beziyle ilgili sorunlar vücutta çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir ve bu belirtiler tiroid bezinin fazla ya da az hormon üretmesine bağlı olarak değişiklik gösterir. Tiroidin fazla çalışması durumu olan hipertiroidi ve az çalışması durumu olan hipotiroidi, birbirinden farklı belirtilerle ortaya çıkar.

Hipotiroidi, yani tiroidin az çalışması durumunda, genellikle yorgunluk, halsizlik, kilo alımı, ciltte kuruluk, saç dökülmesi, soğuğa karşı hassasiyet ve depresif ruh hali gibi belirtiler görülür. Ayrıca, kabızlık, konsantrasyon güçlüğü, kas güçsüzlüğü ve kalp atış hızında yavaşlama gibi sorunlar da yaşanabilir. Metabolizmanın yavaşlaması, enerji seviyesinin düşmesine ve genel bir halsizlik hissine yol açar.

Hipertiroidi ise tiroidin fazla hormon üretmesi durumudur ve bunun sonucunda vücutta aşırı enerji harcanması meydana gelir. Bu durumda, hızlı kilo kaybı, sinirlilik, huzursuzluk, çarpıntı, ellerde titreme, terleme, sıcak basmaları ve uykusuzluk gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Ayrıca, ishal, kas zayıflığı ve gözlerin belirgin şekilde büyümesi veya şişmesi gibi gözle ilgili belirtiler de görülebilir. Kalp ritminde hızlanma, tansiyon yükselmesi ve aşırı sinirlilik hali de yaygın belirtiler arasındadır.

Tiroid sorunlarının belirtileri çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılabilir, bu yüzden bu tür semptomlarla karşılaşıldığında tiroid hormon testleriyle durumun netleştirilmesi önemlidir. Özellikle boyun bölgesinde şişlik veya nodül fark edilirse ya da bu belirtiler uzun süre devam ederse bir endokrinoloji uzmanına başvurulması gerekir.

Tiroid Neden Olur?

Tiroid sorunları, birçok farklı faktörden kaynaklanabilir. Genetik yatkınlık, beslenme alışkanlıkları, otoimmün hastalıklar, enfeksiyonlar ve çevresel etkenler tiroid bozukluklarının ortaya çıkmasında rol oynayabilir. Tiroid bezinin fazla ya da az hormon üretmesine yol açan temel nedenler hipertiroidi ve hipotiroidi olmakla birlikte, tiroid nodülleri, guatr ve tiroid kanseri gibi rahatsızlıklar da tiroid problemlerine neden olabilir.

Hipotiroidi, genellikle Hashimoto tiroiditi olarak bilinen otoimmün bir hastalıktan kaynaklanır. Bu hastalıkta, vücudun bağışıklık sistemi yanlışlıkla tiroid bezine saldırır ve bezin hormon üretme kapasitesini düşürür. Bunun dışında iyot eksikliği de hipotiroidiye yol açan yaygın nedenlerden biridir, çünkü iyot, tiroid hormonlarının üretiminde önemli bir rol oynar. Bazı ilaçlar, radyasyon tedavileri veya tiroid bezinin cerrahi olarak alınması da hipotiroidiye neden olabilir. Hipotiroidi belirtileri arasında ise yorgunluk, kilo alımı, cilt kuruluğu, soğuğa karşı hassasiyet, kabızlık ve depresyon yer alır.

Hipertiroidi ise genellikle Graves hastalığı olarak bilinen başka bir otoimmün hastalıktan kaynaklanır. Bu hastalıkta, bağışıklık sistemi tiroid bezini aşırı hormon üretmesi için uyarır. Bunun yanı sıra tiroid nodülleri de bezin fazla çalışmasına neden olabilir. Nadir durumlarda, tiroid bezi iltihaplandığında (tiroidit) geçici hipertiroidi durumu oluşabilir. Bu durumda bez, aşırı miktarda hormon salgılar.

Çevresel faktörler de tiroid sorunlarını tetikleyebilir. Örneğin, uzun süre iyotlu tuz kullanmamak ya da iyot bakımından fakir bir beslenme, özellikle iyot eksikliği kaynaklı tiroid bozukluklarına yol açabilir. Bunun yanında, çevredeki kimyasallar, sigara kullanımı, stres ve viral enfeksiyonlar da tiroid fonksiyonlarını etkileyebilir.

Genetik faktörler de önemli bir rol oynar; ailede tiroid hastalığı öyküsü bulunan kişilerde bu tür sorunlar daha yaygın görülebilir. Özellikle otoimmün tiroid hastalıkları, genetik yatkınlıkla ilişkilidir.

Tiroid Hastalığı Risk Faktörleri Nelerdir?

Tiroid hastalığı risk faktörleri, genetik, çevresel ve yaşam tarzına bağlı etkenlerin bir araya gelmesiyle artış gösterebilir. Bu faktörler, hem tiroid bezinin az çalışmasına neden olan hipotiroidi hem de fazla çalışmasına neden olan hipertiroidi gibi durumların gelişme olasılığını etkileyebilir. İşte tiroid hastalığı risk faktörlerinden bazıları:

Genetik yatkınlık, tiroid hastalıklarının en önemli risk faktörlerinden biridir. Ailede tiroid hastalığı öyküsü olan bireylerde, özellikle otoimmün hastalıklar söz konusuysa, tiroid sorunları daha sık görülür. Özellikle Hashimoto tiroiditi ve Graves hastalığı gibi otoimmün tiroid bozuklukları genetik olarak aktarılabilir.

Cinsiyet de önemli bir faktördür. Kadınlarda tiroid hastalıklarına yakalanma olasılığı erkeklere göre daha yüksektir. Bunun nedeni, hormonal değişikliklerin tiroid fonksiyonlarını etkileyebilmesidir. Hamilelik, doğum sonrası dönem, menopoz gibi hormon seviyelerinin dalgalandığı dönemler, kadınlarda tiroid hastalıklarının gelişme riskini artırabilir.

Yaş, tiroid hastalıkları açısından bir diğer risk faktörüdür. 60 yaş üstü kişilerde tiroid sorunlarına daha sık rastlanır. Yaş ilerledikçe tiroid fonksiyonları doğal olarak zayıflayabilir, bu da tiroid hormonlarının dengesizliğine yol açabilir.

İyot eksikliği, tiroid fonksiyonlarını doğrudan etkileyen bir faktördür. İyot, tiroid hormonlarının üretiminde gerekli bir elementtir. Yetersiz iyot alımı, hipotiroidi ve guatra neden olabilir. Ancak, iyot fazlalığı da tiroid bezini olumsuz etkileyebilir ve hipertiroidiye yol açabilir.

Otoimmün hastalıklara sahip olmak, diğer otoimmün tiroid hastalıklarının gelişme riskini artırır. Örneğin, tip 1 diyabet veya romatoid artrit gibi otoimmün rahatsızlıkları olan kişilerde, Hashimoto veya Graves hastalığı daha yaygın olabilir.

Geçmişte radyasyon tedavisi almak, özellikle baş ve boyun bölgesine uygulanan radyoterapi, tiroid hastalıkları riskini artırabilir. Radyasyon, tiroid hücrelerine zarar vererek hormon üretimini bozabilir. Aynı şekilde, çevresel toksinlere maruz kalmak da tiroidin işleyişini olumsuz etkileyebilir.

Bazı ilaçlar, tiroid bezinin fonksiyonlarını etkileyebilir. Özellikle lityum gibi psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar, tiroid hormon seviyelerini bozabilir.

Tiroid Hastalıkları Nelerdir?

Tiroid hastalıkları, tiroid bezinin hormon üretiminde dengesizliklere yol açan çeşitli rahatsızlıkları içerir. Bu hastalıklar, bezin fazla ya da az hormon üretmesi, iltihaplanması veya nodül oluşumu gibi durumlarla ilişkilidir. Tiroid hastalıkları genel olarak hipotiroidi, hipertiroidi, guatr, tiroid nodülleri, tiroidit ve tiroid kanseri olarak sınıflandırılabilir.

Hipotiroidi, tiroid bezinin yeterli miktarda hormon üretememesi durumudur. Bu durum genellikle vücut fonksiyonlarının yavaşlamasına yol açar. Hashimoto tiroiditi, hipotiroidinin en yaygın nedenidir. Otoimmün bir hastalık olan Hashimoto tiroiditinde, vücudun bağışıklık sistemi tiroid bezine saldırır ve hormon üretimini azaltır. Belirtileri arasında yorgunluk, kilo alımı, cilt kuruluğu, soğuğa hassasiyet ve depresyon yer alır.

Hipertiroidi ise tiroid bezinin aşırı hormon üretmesi durumudur. Bu durum, metabolizmanın hızlanmasına neden olur ve genellikle Graves hastalığı ile ilişkilidir. Graves hastalığı, bağışıklık sisteminin tiroid bezini aşırı çalışmaya zorladığı bir otoimmün hastalıktır. Belirtileri arasında kilo kaybı, çarpıntı, terleme, sinirlilik, titreme ve uykusuzluk sayılabilir.

Guatr, tiroid bezinin büyümesiyle karakterize edilen bir durumdur. Bu büyüme tiroid bezinin hem az hem de fazla hormon üretmesiyle ilişkili olabilir. İyot eksikliği, guatrın en yaygın nedenlerinden biridir. Büyüyen tiroid bezi boyunda belirgin bir şişkinliğe neden olabilir ve bazen yutkunma veya nefes alma sorunlarına yol açabilir.

Tiroid nodülleri, tiroid bezinde oluşan yumrulardır. Bu nodüller genellikle iyi huylu olmakla birlikte, bazı durumlarda kanserli olabilirler. Tiroid nodülleri genellikle belirti vermez, ancak büyük nodüller boyunda şişlik, nefes darlığı veya yutkunma güçlüğüne neden olabilir.

Tiroidit, tiroid bezinin iltihaplanması durumudur ve farklı tipleri vardır. En yaygın olanı Hashimoto tiroiditidir. Subakut tiroidit, viral bir enfeksiyondan sonra gelişen ve ağrılı olabilen geçici bir iltihaplanma durumudur. Ayrıca doğum sonrası kadınlarda görülebilen postpartum tiroidit de tiroid iltihabına bir örnektir.

Tiroid kanseri, tiroid bezindeki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla ortaya çıkan bir kanser türüdür. Tiroid kanseri nadir görülmekle birlikte, erken teşhis ve tedavi ile genellikle iyi bir prognoza sahiptir. Tiroid kanserinin belirtileri arasında boyunda şişlik, ses kısıklığı ve yutma güçlüğü sayılabilir.

Bu hastalıklar genellikle hormon testleri, ultrason ve biyopsi gibi tanı yöntemleriyle teşhis edilir ve tedavi edilmesi gereken tiroid hastalığı türüne bağlı olarak ilaç tedavisi, radyoaktif iyot tedavisi veya cerrahi müdahale gibi yöntemlerle tedavi edilir.

Tiroid Değerleri Ne Anlama Gelir?

Tiroid Yüksekliği Belirtileri: Hipertiroid

Hipertiroidi, tiroid bezinin aşırı hormon üretmesiyle ortaya çıkar ve metabolizmanın hızlanmasına neden olur. Bu durumun yaygın belirtileri arasında ani kilo kaybı, sinirlilik, huzursuzluk, çarpıntı, terleme, ellerde titreme ve aşırı sıcak basmaları yer alır. Hastalar ayrıca uykusuzluk, ishal, kas zayıflığı ve gözlerde büyüme ya da şişlik gibi belirtiler yaşayabilir. Kalp atışlarında hızlanma ve yüksek tansiyon da görülebilir.

Tiroid yüksekliği şu belirtileri içerir:

  • Metabolizmanın hızlanmasıyla ortaya çıkan aşırı kilo kaybı,
  • Tiroid hormonlarındaki artış nedeniyle sürekli çarpıntı hissi,
  • Sinir sistemi üzerinde uyarıcı etki gösteren hormonlar nedeniyle aşırı sinirlilik ve huzursuzluk,
  • Artan tiroid hormonları nedeniyle terleme ve ısıya tahammülsüzlük,
  • Kas zayıflığı ve yorgunluk hissi,
  • Tiroid bezinin büyümesiyle boyunda şişlik veya guatr oluşumu,
  • Hormon seviyelerindeki düzensizlik nedeniyle adet düzensizlikleri,
  • Sindirim sisteminin hızlanması sonucu sık bağırsak hareketleri veya ishal.

Tiroid Düşüklüğü Belirtileri: Hipotiroid

Hipotiroidi, tiroid bezinin yeterince hormon üretememesi durumudur ve metabolizmanın yavaşlamasına yol açar. Bu durumun belirtileri arasında yorgunluk, halsizlik, kilo alımı, cilt kuruluğu, saç dökülmesi, soğuğa karşı hassasiyet, depresif ruh hali ve kabızlık yer alır. Ek olarak, kaslarda güçsüzlük, kalp atış hızında yavaşlama, konsantrasyon zorluğu ve yüzün şişmesi gibi belirtiler de görülebilir.

Tiroid düşüklüğü şu belirtileri içerir:

  • Metabolizmanın yavaşlaması nedeniyle kilo alımı veya kilo vermekte zorlanma,
  • Tiroid hormonlarının azalması sonucu sürekli yorgunluk ve halsizlik,
  • Vücut sıcaklığının düşmesi nedeniyle soğuğa karşı hassasiyet,
  • Hormonlardaki azalmaya bağlı olarak cilt kuruluğu ve saç dökülmesi,
  • Düşük tiroid hormonları nedeniyle konsantrasyon zorluğu ve hafıza problemleri,
  • Kalp hızının yavaşlaması sonucu oluşan yavaş nabız veya çarpıntı,
  • Tiroid hormonlarının azalmasıyla kabızlık ve sindirim problemleri,
  • Hormon seviyelerindeki düşüşle adet döngüsünde düzensizlikler.

Trioid Krizi Nedir?

Trioid krizi, tiroid bezinin aşırı aktif hale geldiği ve vücudun metabolik süreçlerini hızlandırdığı ciddi bir durumdur. Genellikle hipertiroidi hastalarında, özellikle de Graves hastalığı olan kişilerde görülür. Trioid krizi (veya tirotoksik kriz) ani başlayan ve hayati tehlike oluşturan bir durum olup, tiroid hormonlarının aşırı düzeyde salınması sonucu ortaya çıkar.

Bu kriz sırasında vücut sıcaklığı yükselir, kalp atışları hızlanır ve kan basıncı artar. Bu durum beraberinde ani bir bilinç kaybı, şiddetli terleme, mide bulantısı, kusma ve ishal gibi belirtileri de getirebilir. Trioid krizi, enfeksiyon, travma, ameliyat gibi stresli olaylarla tetiklenebilir ve hemen tedavi edilmediğinde ölümcül olabilir.

Tedavi sürecinde genellikle hastaneye yatış gereklidir ve tiroid hormonlarının seviyesini düşürmeye yönelik ilaçlar verilir. Ayrıca sıvı tedavisi ve vücuttaki diğer komplikasyonları kontrol altına almak için destekleyici tedaviler de uygulanır. Trioid krizinden korunmak için hipertiroidi tedavisinin düzenli olarak yapılması ve olası tetikleyici faktörlerin önlenmesi büyük önem taşır.

Tiroid Krizi Belirtileri Nelerdir?

Tiroid krizi belirtileri, vücudun metabolik faaliyetlerinin aşırı hızlanmasına bağlı olarak ani ve şiddetli bir şekilde ortaya çıkar. Bu belirtiler hayatı tehdit edici olabileceği için hızlı müdahale gerektirir. Tiroid krizi sırasında en sık görülen belirtiler arasında yüksek ateş, genellikle 38°C'nin üzerinde olan vücut sıcaklığı bulunur. Aynı zamanda kalp çarpıntısı, yani taşikardi, ve hızlı, düzensiz kalp atışları da sıkça görülür.

Kişi yoğun terleme, sinirlilik ve anksiyete gibi ruhsal belirtiler yaşayabilir. Ayrıca bilinç bulanıklığı, ajitasyon, hatta deliryum gibi zihinsel bozukluklar ortaya çıkabilir. Kas zayıflığı, titreme ve genel yorgunluk hissi de yaygındır. Tiroid krizine giren bireylerde mide bulantısı, kusma, ishal gibi sindirim sistemi problemleri de gelişebilir, bu da vücuttan aşırı sıvı kaybına neden olabilir.

Nefes darlığı ve düşük tansiyon gibi kardiyovasküler sorunlar da ortaya çıkabilir, bu da kriz sürecini daha tehlikeli hale getirir. Tedavi edilmezse, tiroid krizi koma veya ölümle sonuçlanabilir. Bu nedenle belirtilerin fark edilmesi durumunda acilen tıbbi yardım alınmalıdır.

Tiroid krizi belirtileri şunları içerir:

  • Yüksek vücut ısısı,
  • Kalp çarpıntısı ve hızlı nabız,
  • Aşırı terleme,
  • Sinirlilik ve huzursuzluk,
  • Titreme ve kas zayıflığı,
  • Nefes darlığı,
  • Bilinç bulanıklığı veya koma,
  • Hipertansiyon,
  • Bulantı,
  • Kalp yetmezliği belirtileri,

Tiroid Nasıl Anlaşılır? Tiroid Hastalığı Teşhisi Nasıl Yapılır?

Tiroid hastalıklarının anlaşılması ve teşhisi için hem semptomların değerlendirilmesi hem de çeşitli tıbbi testlerin yapılması gereklidir. Tiroid bezi, hormon üretimi ile metabolizmayı ve vücuttaki birçok sistemi düzenlediği için, tiroidle ilgili bir sorun olduğunda geniş bir yelpazede belirtiler ortaya çıkabilir. Hipotiroidi, yani tiroid bezinin az çalışması durumunda, yorgunluk, kilo alımı, depresyon, cilt kuruluğu ve soğuk intoleransı gibi belirtiler yaygındır. Hipertiroidide ise aşırı sinirlilik, hızlı kilo kaybı, çarpıntı, terleme ve ellerde titreme gibi semptomlar görülebilir. Bununla birlikte, her iki durumda da tiroid bezi büyüyerek guatr adı verilen bir şişkinliğe neden olabilir.

Tiroid hastalığının teşhisi için ilk aşamada doktor, hastanın semptomlarını değerlendirir ve fiziksel muayene yapar. Tiroid bezinin boyutunu ve herhangi bir anormallik olup olmadığını anlamak için boyun bölgesine elle muayene yapılabilir. Sonrasında tiroid fonksiyonlarını değerlendirmek için kan testleri istenir. En yaygın kullanılan testlerden biri TSH (tiroid stimüle edici hormon) testidir. TSH seviyesi, tiroid bezinin ne kadar hormon ürettiğini kontrol eder ve bu seviyeler, tiroidin az mı yoksa fazla mı çalıştığını gösterebilir. Ayrıca T3 ve T4 hormon seviyeleri de ölçülerek tiroidin durumu hakkında daha fazla bilgi edinilir.

Eğer doktor guatr ya da tiroid nodüllerinden şüphelenirse, tiroid ultrasonu gibi görüntüleme yöntemleri kullanılabilir. Bu test, tiroid bezindeki yapısal sorunları ve nodülleri daha ayrıntılı bir şekilde incelemeye yardımcı olur. Bazı durumlarda tiroid nodüllerinin kanser riski taşıyıp taşımadığını anlamak için ince iğne aspirasyonu biyopsisi yapılabilir. Radyoaktif iyot testi gibi diğer fonksiyonel testler de hipertiroidi ya da hipotiroidinin altında yatan nedeni belirlemeye yardımcı olabilir.

Tiroid hastalığının teşhisi, semptomlar, kan testleri ve görüntüleme sonuçlarının bir kombinasyonuyla yapılır ve doğru tedaviye geçilebilmesi için erken teşhis büyük önem taşır.

Tiroid Tedavisi Nasıl Yapılır?

Tiroid hastalıklarının tedavisi, hastalığın türüne ve şiddetine bağlı olarak değişiklik gösterir. Tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidi) veya fazla çalışması (hipertiroidi) gibi farklı durumlar, farklı tedavi yaklaşımları gerektirir. Hipotiroidi tedavisinde en yaygın yöntem, eksik olan tiroid hormonunu yerine koymak amacıyla levotiroksin gibi sentetik hormon ilaçlarının kullanılmasıdır. Bu ilaçlar, vücudun normal tiroid hormon seviyelerine ulaşmasını sağlayarak metabolizmayı ve enerji seviyelerini dengeler. Tedavi süresince doktorlar, hastanın hormon seviyelerini düzenli olarak kontrol eder ve ilaç dozunu buna göre ayarlar.

Hipertiroidi ise tiroid bezinin aşırı hormon üretimiyle karakterize edilir ve tedavisi farklı yollarla yapılabilir. İlaç tedavisi, radyoaktif iyot tedavisi veya cerrahi müdahale gibi seçenekler hipertiroidi için kullanılabilir. İlaç tedavisi, tiroid hormonlarının üretimini baskılayan antitiroid ilaçları içerir. Radyoaktif iyot tedavisi ise tiroid bezini küçülterek hormon üretimini azaltır. Bu yöntem, daha kalıcı bir çözüm sunabilir. Cerrahi müdahale ise genellikle diğer tedaviler sonuç vermediğinde veya tiroid bezinde büyük nodüller ya da kanser şüphesi olduğunda tercih edilir. Cerrahi ile tiroid bezinin bir kısmı veya tamamı çıkarılır ve genellikle sonrasında hastanın ömür boyu hormon takviyesi alması gerekebilir.

Ayrıca, otoimmün tiroid hastalıkları (örneğin, Haşimoto tiroiditi) bağlamında, vücudun bağışıklık sistemini düzenleyen destekleyici tedavi yöntemleri de uygulanabilir. Her durumda, tiroid tedavisi kişiye özel olarak planlanmalı ve düzenli doktor kontrolü altında sürdürülmelidir.

Tiroid Sağlığına İyi Gelen Besinler

Tiroid sağlığı, genel metabolizma ve enerji seviyeleri üzerinde önemli bir rol oynar. Tiroid bezinin düzgün çalışmasını desteklemek için bazı besinler büyük önem taşır. Özellikle iyot, selenyum ve çinko açısından zengin gıdalar tiroid fonksiyonlarını olumlu yönde etkileyebilir. Deniz ürünleri, özellikle ton balığı, balık ve deniz yosunu, doğal iyot kaynaklarıdır. Bunun yanı sıra Brezilya cevizi gibi selenyum açısından zengin gıdalar da tiroid bezinin sağlıklı çalışmasına yardımcı olabilir. Çinko ise kabak çekirdeği, ceviz ve baklagillerde bulunur ve tiroid hormonlarının üretiminde destekleyici bir rol oynar. Ayrıca yumurta, yoğurt ve tam tahıllı ürünler de tiroid sağlığını destekleyen önemli besinler arasında yer alır.

Tiroid Hastaları Ne Yememeli?

Ancak, tiroid hastalarının kaçınması gereken bazı besinler de vardır. Özellikle haşlanmamış lahana, brokoli, karnabahar gibi goitrojenik sebzeler, tiroid hormonu üretimini engelleyebilir. Soya ürünleri de benzer şekilde, aşırı tüketildiğinde tiroid fonksiyonlarını bozabilir. Bunun yanında aşırı miktarda işlenmiş gıdalar ve rafine şeker tüketimi tiroidin çalışma dengesini olumsuz etkileyebilir. Gluten de bazı tiroid hastaları için sorun yaratabilir, özellikle Haşimoto tiroiditi gibi otoimmün hastalıklarda glutenin olumsuz etkileri gözlemlenmiştir. Bu nedenle tiroid sağlığını korumak için dengeli ve tiroid dostu bir beslenme düzenine dikkat etmek oldukça önemlidir.

Tiroid Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Tiroid anlamı nedir?

Tiroid kelimesi etimolojik olarak Yunanca'dan gelmektedir. 18. yüzyılın başlarında ilk kez kullanılmıştır. Yunanca "thureoeidēs" kelimesi, "kalkan şeklinde" anlamına gelir. Bu kelime ise "thureos" kelimesinden türemiştir ve "uzun kalkan" anlamını taşır. Bu isim, tiroid bezinin şeklinin kalkanı andırmasından dolayı verilmiştir. Başlangıçta tiroid kelimesi kıkırdağı tanımlamak için kullanılmış, daha sonra ise bu isim, tiroid bezi için de kullanılmaya başlanmıştır.

Tiroid bezi ne işe yarar?

Tiroid bezi, metabolizmayı düzenleyen ve vücut enerjisini dengeleyen hormonlar üreterek büyüme, gelişme ve vücut sıcaklığını kontrol etmekte önemli bir rol oynar.

Tiroid bezi nerededir?

Tiroid bezi, boynun ön kısmında, Adem elmasının hemen altında yer alır.

Tiroid bezi az çalışırsa ne olur?

Tiroid bezi az çalışırsa, hipotiroidizm adı verilen bir durum ortaya çıkar ve bu durumda yorgunluk, kilo alımı, cilt kuruluğu, soğuk hassasiyeti ve depresyon gibi belirtiler görülür.

Tiroid hızlı çalışırsa ne olur?

Tiroid bezi hızlı çalışırsa, hipertiroidizm adı verilen bir durum ortaya çıkar ve bu durumda kilo kaybı, çarpıntı, aşırı terleme, sinirlilik ve titreme gibi belirtiler görülür.

Tiroid nodülü olanlar nelere dikkat etmeli?

Tiroid nodülü olanlar düzenli doktor kontrollerini ihmal etmemeli, nodüllerin büyümesini takip etmeli, aşırı iyot tüketiminden kaçınmalı ve belirtiler ağırlaşırsa doktorlarına başvurmalıdır.

Tiroid öksürük yapar mı?

Evet, tiroid bezinde büyüme veya nodül oluşumu, boğazda baskı yaparak öksürüğe neden olabilir.

Tiroid sırt ağrısı yapar mı?

Tiroid problemleri genellikle sırt ağrısına neden olmaz, ancak tiroiddeki bazı büyümeler veya nodüller boyun ve omuz bölgesinde rahatsızlık hissi yaratabilir.

Tiroid kas ağrısı yapar mı?

Evet, tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidizm) kaslarda ağrı, kramp ve sertliğe neden olabilir.

Semizotu tiroide zararlı mı?

Hayır, semizotu tiroid için zararlı değildir; aksine, içerdiği omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlar ile genel sağlığa faydalı olabilir.

Tiroid yutkunma zorluğu yapar mı?

Evet, tiroid bezinde büyüme veya nodül oluşumu, boğaza baskı yaparak yutkunma zorluğuna neden olabilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 25 Eylül 2024 Çarşamba Yayımlanma Tarihi: 22 Şubat 2019 Cuma

Tıbbi Birimler

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?