Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Otizm spektrum bozukluğu (OSB), sosyal etkileşim ve iletişimde sorunlara neden olan bir tıbbi durumdur. Otizm, bireyin başkalarını algılama ve sosyalleşme yeteneğini etkiler, tekrarlayan davranış kalıplarını içerir. Genellikle çocukluk döneminde ortaya çıkar ve bireyin toplumsal yaşamında zorluklar yaşamasına yol açar. Otizm spektrum bozukluğu, genetik mutasyonlar, Rett sendromu ve kırılgan X sendromu gibi genetik bozukluklarla ilişkilendirilebilir.
İçindekiler

Otizm Nedir?

Otizm , bireylerin sosyal etkileşimde, iletişimde ve davranışsal esneklikte zorluklar yaşadığı nörogelişimsel bir bozukluktur. Genellikle çocukluk döneminde belirtileri gözlemlenmeye başlanır ve hayat boyu devam eder. Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) olarak da bilinir ve belirtiler bireyden bireye farklılık gösterebilir. Kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin birleşimiyle meydana geldiği düşünülmektedir.

Ayrıca belirli sınırların dışına çıkamayan veya tekrarlayan davranış kalıplarını da içerir. Otizm spektrum bozukluğu içinde kullanılan " spektrum " terimi, geniş bir yelpaze üzerine yayılmış semptomları ve semptomların derecesini ifade eder.

Otizm çocukluk döneminin başında gelişim gösterir ve nihayetinde bireyin toplum içinde, örneğin sosyal hayatta, okulda ya da çalışma hayatında sorunlarla karşılaşmasına neden olur. Bu sorunlar otizm hastalığı nedir sorusunun kısa bir cevabıdır.

Doğumdan sonraki ilk yıl içinde otizm belirtileri ortaya çıkar. Daha nadir vakalarda ise ilk sene boyunca çocukta normal gelişim devam eder ve daha sonra otizm belirtilerinin ortaya çıkmasıyla birlikte çocuklar, 18 ila 24 ay arasında bir gerileme döneminden geçer.

Otizm, sosyal etkileşimde zorluklar ve tekrarlayan davranışlarla karakterize edilen bir nörogelişimsel bozuklukken, Rett sendromu daha çok kız çocuklarında görülen, konuşma kaybı ve motor becerilerde gerileme gibi belirtilerle ilerleyen genetik bir nörolojik bozukluktur.

Otizm Spektrum Bozukluğu Çeşitleri Nelerdir?

Otizm spektrum bozukluğu günümüzde Otizm, Asperger sendromu (AS), Çocukluğun dezintegratif bozukluğudur (ÇDB). Önceden tanımlanmamış gelişimsel bozukluk türünde olduğu gibi, birbirinden bağımsız oldukları kabul edilen tıbbi durumların tamamını kapsamaktadır.

Otizm belirtilerine sahip ancak tanısı konacak kadar yeterli kriterleri sağlamayan çocuklara verilen tanıya atipik otizm denir. Bu tür otizmin varlığı tartışmalı olsa bile, çocuklarda otizm belirtileri görüldüğü zaman mutlaka bir uzman doktora başvurulmalıdır.

Otizmin Nedenleri Nelerdir?

Otizm spektrum bozukluğunun bilinen tek bir nedeni yoktur. Hem genetik faktörlerin hem de çevre faktörlerinin farklı roller oynadığı öne sürülmektedir. Ancak aşılar ile otizm arasında bir bağlantı olmadığı tıp uzmanları tarafından kesin olarak bilinmektedir. Günümüzde otizm spektrum bozukluğu tanısı alan çocuk sayısı, geçmişe göre artış göstermektedir.

Genetik faktörlere bakıldığında, birkaç farklı genin otizm spektrum bozukluğunda rol oynadığı görülmektedir. Bazı vakalarda otizm spektrum bozukluğu Rett sendromu veya kırılgan X sendromu (FXS) , yani diğer adıyla frajil X sendromu denilen genetik bir bozuklukla ilişkilendirilebilir. Diğer vakalarda ise genetik mutasyonlar otizm ihtimalini artırabilir.



Bunlardan ayrı olarak başka genler beyin gelişimini, beyin hücrelerinin kendi aralarındaki iletişim biçimini etkileyebilir veya semptomların şiddetini belirleyebilir. Bazı genetik mutasyonların, yani değişimlerin kalıtsal olduğu görülürken diğerlerinin kendiliğinden ortaya çıktığı gözlemlenmiştir.
Çevresel faktörlere bakıldığında ise günümüzde viral enfeksiyonlar, hamilelik sırasında alınan ilaçlar, ortaya çıkan sorunlar veya hava kirliliği gibi faktörlerin otizm spektrum bozukluğu nu tetiklemede rol oynayıp oynamadığı araştırmacılar tarafından incelenmektedir.

Otizm spektrum bozukluğu dünyanın her köşesindeki çocukları etkileyebilir, ancak bazı faktörler bu bozukluğun ortaya çıkması ihtimalini artırabilir.

Otizm Belirtileri Nelerdir?

Otizm belirtileri üç ana kategoride incelenir. Bunlar sosyal belirtiler, davranışsal belirtiler ve duyusal belirtilerdir.

Bebeklik döneminde göz teması kuramama, anne ve babası gibi kişileri ayırt edememe, adıyla seslenildiğinde tepki ve yanıt vermeme, aniden içine kapanma, sinirli tavırlar, konuşma ve ifade etme yeteneğini kaybetmeye başlama, öğrenme zorluğu, karşılıklı iletişim kuramama otizm belirtileri olarak nitelendirilebilir.

Otizm belirtileri nelerdir sorusunu cevaplarken erken bebeklik dönemine dikkat edilmesi gerekir. Bazı çocuklar erken bebeklik döneminde göz temasından kaçınma, isimlerine yanıt vermeme ya da bakımlarını sağlayan kişilere karşı kayıtsızlık gibi otizm spektrum bozukluğunun ilk belirtilerini gösterebilir. Diğer vakalarda ise çocuklar yaşamın ilk birkaç ayında veya ilk yılında normal gelişim gösterebilir, ancak aniden kendi içine çekilip gerileme gösterebilir, agresif bir tutum takınabilir veya o zamana kadar edindikleri dil becerilerini kaybedebilir. Bu semptomlar genellikle 2 yaşına kadar görülür.

Bazı çocuklar öğrenmede zorluk çekebilir veya normalden daha düşük zekaya sahip olma belirtileri görülebilir. Bazı çocuklarda ise normal ve hatta yüksek zeka görülebilir. Bu çocuklar hızlı öğrenme yetisine sahiptirler, ancak bildiklerini günlük hayatta uygulamak, karşılıklı iletişim kurmak ve sosyal durumlara uyum sağlamakta zorluk çekebilirler.

Sosyal Belirtiler

Otizm hastalığı olan bireyler, sosyal ipuçlarını anlama ve sosyal etkileşimde bulunma konusunda güçlük çekerler. Arkadaş edinme ve sosyal bağlar kurma konusunda zorlanırlar. Bireyler, sosyal durumlara uygun tepkiler veremeyebilirler ve başkalarının duygularını anlamakta zorlanabilirler.

Göz teması kurmakta isteksiz olabilirler. Sözel olmayan iletişimin temel unsurları jest ve mimiklerde sınırlamalar yaşayabilirler. Konuşmada gecikme veya hiç konuşmama gibi durumlar da görülebilir. Ayrıca, bireyler, tek yönlü iletişim kurma eğiliminde olabilirler ve karşılıklı diyalog kurmakta zorlanabilirler.

Otizm spektrum bozukluğu olan bir kişinin sosyal etkileşimde yaşayabileceği sorunlar şunlar olabilir:

  • Adının söylenmesine tepki vermemesi veya zaman zaman kendisiyle konuşan bireyleri duymuyor gibi görünmesi,
  • Kucaklanmaya ve taşınmaya direniş göstermesi, tek başına oynamayı, kendi dünyasına geri çekilmeyi tercih etmesi,
  • Göz temasından kaçınması ve belirli bir yüz ifadesi yoksunluğu,
  • Konuşmaması, geç konuşması veya daha önce kazanılan kelime ya da cümleleri söyleme yeteneğini kaybetmesi,
  • Kendiliğinden diyalog başlatamaması veya diyaloğu sürdürmemesi, yalnızca bir istek belirtmek ya da bir şeyi tanımlamak için diyalog başlatması,
  • Anormal şarkı söyler gibi bir ritimle ya da robot sesi benzeri tekdüze bir ton ile konuşma eğilimi,
  • Kelimeleri ya da cümleleri kelimesi kelimesine tekrarladığı halde nasıl kullanılacağını anlamaması, sürekli aynı kelimenin tekrarı,
  • Basit soruları veya talimatları anlamıyor gibi görünmesi,
  • Duyguları veya hislerini ifade edememesi ve başkalarının duygularının farkına varamaması,
  • Nesneleri getirmemesi, veya onlara işaret etmemesi,
  • Karşılıklı sosyal etkileşime pasif, saldırgan veya yıkıcı tarzda ve duruma uygunsuz bir şekilde yaklaşma eğilimi,
  • Yüz ifadesi, vücut dili veya ses tonu gibi kelimelerle ifade edilmeyen iletişim yöntemlerini tanımada zorluk çekmesi,
  • Mizah ve imayı anlamakta güçlük çekmesi,
  • Tehlikeye karşı duyarsızlık,
  • Yoğun inatçılık ve hırçınlık.

Davranışsal Belirtiler

El çırpma, sallanma gibi ortaya çıkan tekrarlayıcı hareketler belirgin özelliklerden birisidir. Otizmli kişiler günlük rutinlerin değişmesine karşı direnç gösterebilirler. Bu tekrarlayan davranışlar, bireylerin kendilerini güvende hissetmelerine yardımcı olabilir ve anksiyetelerini azaltabilir.

Belli konulara yoğun ilgi gösterebilirler ve bu konular dışında ilgi alanlarına girmekte zorlanabilirler. Örneğin, otizmli bir çocuk belirli bir nesneye veya konuya aşırı ilgi gösterebilir. Bu ilgi sebebiyle diğer ilgi alanları ve sosyal etkileşimi sıfıra indirebilir. Otizmli bir kişinin davranışsal belirtilerine şunları örnek gösterebiliriz:

  • Öne arkaya sallama, kendi çevresinde dönme veya el çırpma gibi kendini tekrarlayan hareketler,
  • Kendini ısırma veya başına vurma gibi kendine zarar verebilecek faaliyetler,
  • Belirli rutinleri veya ritüelleri geliştirme ve bunlarda meydana gelecek en ufak bir değişiklikten büyük rahatsızlık duyma,
  • Koordinasyon sorunları görülmesi,
  • Ayak parmakları üzerinde yürüme,
  • Bir şeyleri düşürme, sürekli takılma gibi hareket kalıplarını tekrarlama, garip, sert veya abartılı bir vücut dili kullanma,
  • Bir oyuncak arabanın dönen tekerlekleri gibi herhangi bir nesnenin detaylarından aşırı etkilenme, ancak bu nesnenin genel amacı veya işlevi anlayamama,
  • Işığa, sese veya temasa karşı alışılmadık derecede hassas olmasına rağmen ağrı veya sıcaklığa kayıtsız olma,
  • Taklitçilik ya da yalandan inanma gibi hareketleri yapamama,
  • Bir nesne ya da faaliyete anormal derecede odaklanma veya takılma,
  • Belirli yiyecek türlerini toptan reddetme veya sadece belirli yemekleri yeme.

Duyusal Belirtiler

Otizmli kişiler ses, ışık, koku, dokunma gibi duyusal uyaranlara karşı aşırı hassasiyet gösterebilirler. Ya da duyusal uyaranları daha az fark edebilirler. Gürültülü ortamlarda aşırı rahatsızlık oluşabilir, belirli dokulara karşı aşırı tepkiler gösterebilir.

Otizm Spektrum Bozukluğu Tanısı Nasıl Konulur?

Bütün bebekler kendi hızlarında ve yaş gruplarına uygun bir şekilde gelişirler. Ancak otizm spektrum bozukluğu olan çocukların gelişimin belirtilerinde genellikle 2 yaşından önce belirtiler görülmeye başlanır. Otizm yüz şeklinden anlaşılamayabilir.

Eğer bir çocuğun gelişimi hakkında endişeler varsa veya çocuğun otizm spektrum bozukluğu olabileceğine dair şüphe mevcutsa bu endişeler doktorlarla paylaşılmalıdır. Otizm tanısı koyabilecek uzmanlar çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanları ile çocuk nörologlarıdır. Otizm spektrum bozukluğunda görülen semptomlar diğer gelişimsel bozukluklarla da bağlantılı olabilir.

Erken tanı, otizm spektrum bozukluğu (OSB) olan çocukların ve ailelerinin hayatlarında büyük fark yaratabilir. Ancak otizm tanısı koymak her zaman kolay değildir. Bunun için bir laboratuvar testi bulunmadığından doktorlar çok küçük çocukların davranışlarını gözlemlemeye ve ebeveynlerinin endişelerini dinlemeye güvenirler.

Çocuk doktorları otizm tanı sürecinin ilk adımıdır. Her çocuk, herhangi bir semptomu olmasa bile, doğru yolda olduklarından emin olmak için 18 ve 24 aylık kontrollerde bir değerlendirmeye tabi tutulur.

Bu ziyaretlerde çocuğunuzun doktoru onları izleyecek ve onlarla konuşacaktır. Size aile geçmişi (ailede herhangi birinin bu spektrumda olup olmadığı) ve çocuğunuzun gelişimi ve davranışları hakkında sorular soracaktır.

Bir sonraki test ise çocuğunuzun bilişsel düzeyi, dil yetenekleri ve yemek yeme, giyinme ve tuvalete gitme gibi diğer yaşam becerilerini kontrol etmek içindir.

Otizm tanısı konulması için; sosyal iletişim ve etkileşimde zorluk yaşanması ve tekrarlanan davranış zincirlerinin bulunması mutlaka gereklidir.

Otizm Spektrum Bozukluğu Testi Nasıl Yapılır?

Otizm spektrum bozukluğu tanısı konulması için belirli bir otizm testi yoktur. Uzman doktor, çocuğun bilişsel, dil ve sosyal becerilerinde var olabilecek gecikmeleri tespit etmek için tepkilerin varlığı ya da yokluğunu belirleyen çeşitli gelişimsel testler önerebilir. Çocuğunuza yapabileceğiniz evde otizm testi sırasında şunlara dikkat etmeniz önerilir:

  • 6. aya kadar gülümsemeye ya da mutlu bir ifadeyle tepki vermeye başlamaması,
  • 9. aya kadar sesleri veya yüz ifadelerini kopyalamaya başlamaması,
  • 12. aya kadar gevezelik etmeye veya mırıldanmaya başlamaması,
  • 14. aya kadar el sallama ya da işaret etmeye başlamaması,
  • 16. aya kadar tek kelime söylemeye başlamaması,
  • 18. aya kadar taklitçiliğe ya da yalandan inanmaya başlamaması,
  • 24. aya kadar iki kelimelik sözcük öbeklerini söylemeye başlamaması,
  • Herhangi bir yaşta dil kullanımı veya sosyal becerileri yitirmesi.

Otizm Spektrum Bozukluğu Nasıl Önlenir?

Otizm spektrum bozukluğunu önlemenin bilinen bir yolu yoktur ancak gündelik hayatı daha iyi organize edebilmek için uygulanabilir çeşitli seçenekler vardır. Erken tanı ve erken müdahale en faydalı yöntemdir.

Otizmli bir çocukta erken tanı sayesinde davranış, beceri ve dil gelişiminde ilerleme görülebilir. Ancak, geç kalınsa bile müdahale her yaşta fayda sağlayabilir. Otizm spektrum bozukluğu semptomları genellikle tümüyle aşılmasa da, spektruma sahip kişiler hayatlarını daha iyi organize etmeyi öğrenebilir.

Otizmin Tedavisi Var Mı?

Otizm spektrum bozukluğu için kesin bir tedavi yoktur. Aynı zamanda otizm spektrum bozukluğuna sahip bütün bireylerin hepsine uyan tek bir tedavi de yoktur.

Otizm spektrum bozukluğu tedavisinin amacı; semptomları tanıyarak, gelişimi, öğrenmeyi desteklemek ve çocuğun yapabileceği işlevlerin en üst düzeyde olmasını sağlamaktır. Otizm tedavisi ile okul öncesi yıllarda yapılacak erken müdahale sayesinde çocuğunun sosyal, iletişimsel, işlevsel ve davranışsal becerileri öğrenmesine yardımcı olabilir.

Otizm spektrum bozukluğuna yönelik ev ya da okul temelli tedavi ve müdahaleler geniş kapsamlı olabilir. Aynı şekilde bireyin ihtiyaçları zaman içinde değişebilir. Konuyla ilgili başvurulacak sağlık uzmanı bireyin ihtiyaçlarına uygun çeşitli seçenekler sunabilir. Otizm spektrum bozukluğu teşhisi konulduğunda bireyin ihtiyacına göre bir tedavi programı uygulanmalıdır.

Otizm spektrum bozukluğunda kullanılan tedavi seçenekleri şunlardır:

Davranış ve İletişim Terapileri

Otizm spektrum bozukluğu ile ilişkili sosyal, dil ve davranışsal zorlukları ele alan birçok program vardır. Bazı programlar sıklıkla tekrar eden, istemsiz davranışları azaltmaya ve yeni beceriler öğretmeye odaklanırken, diğer programlar çocuklara çeşitli sosyal durumlarda nasıl davranacaklarını veya başkalarıyla nasıl daha iyi iletişim kuracaklarını öğretmeye odaklanır.

Eğitim Terapileri

Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklar sıklıkla yoğun olarak planlanmış eğitim programlarına karşı daha olumlu tepki verirler. Uzman ekiplerin hazırladığı başarılı programlar arasında; sosyal becerileri, iletişimi ve davranışı geliştirmek için çeşitli aktivite içeren programlar bulunur.

Aile Terapileri

Bu terapiler sayesinde ailenin diğer üyeleri, otizm spektrum bozukluğu bulunan çocukların anlaşılmayan ya da tekrarlı davranışlarını tanıyabilirler. Ailenin diğer üyeleri onların, sosyal etkileşim becerilerini geliştirecek ve günlük yaşam becerileriyle iletişim kurmayı öğretecek şekilde nasıl oynamaları ve etkileşime girmeleri gerektiğini öğrenebilirler.

Diğer Tedaviler

Bireyin ihtiyaçlarına bağlı olarak, iletişim becerilerini geliştirmek için konuşma terapisi, günlük yaşamda gerekli olacak faaliyetleri öğretmek için iş ve uğraş terapisi ile birlikte hareket - denge konusundaki sorunları iyileştirmek için fizik tedavi çalışmaları faydalı olabilir. Bu süreçte başvurulacak bir psikolog sorunlu davranışları ele almanın ve mümkünse bir çözüme ulaştırmanın yollarını önerebilir.

İlaçlar

Hiçbir ilaç, otizm spektrum bozukluğunun temel semptomlarını iyileştiremez. Bununla birlikte belirli semptomların kontrolüne yardımcı olması için hekim tarafından önerilen ilaçlar kullanılabilir.

Tıbbi Sağlık Sorunları

Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklarda buna ek olarak epilepsi , uyku bozuklukları veya mide problemleri gibi tıbbi sorunları olabilir. Bu koşulların her birisinin doğru şekilde yönetilmesi için bir doktora başvurulması tavsiye edilir.

Ergenlik Sorunları

Otizm spektrum bozukluğu olan gençler ve genç yetişkinler vücutlarında meydana gelen değişiklikleri anlamakta zorluk çekebilirler. Ayrıca, ergenlik döneminde sosyal durumlar giderek daha karmaşık hale gelebilir. Davranış sorunları gençlik yıllarında daha da ağırlaşabilir.

Ruh Sağlığı Bozuklukları

Otizm spektrum bozukluğu olan gençler ve yetişkinlerde genellikle anksiyete ve depresyon gibi diğer zihinsel sağlık bozuklukları da görülebilir. Bu koşulların doğru yönetilmesi için doktorlar, psikologlar ve sosyal destek kurumları yardım sunabilir.

Otizm Hakkında Sık Sorulan Sorular

Otizm Tedavi Edilebilir Mi?

Otizm, tamamen tedavi edilemez, ancak uygun terapi ve eğitimlerle belirtileri hafifletilebilir ve bireyin sosyal ve iletişim becerileri geliştirilebilir. Erken teşhis ve müdahale, bireyin yaşam kalitesini artırmada önemli bir rol oynar.

Otizmin Belirtileri Ne Zaman Ortaya Çıkar?

Otizm belirtileri genellikle 2-3 yaş civarında belirginleşir, ancak bazı durumlarda daha erken veya geç yaşlarda fark edilebilir. Bebeklik döneminde, bazı otizmli çocuklar normal gelişim göstermeyebilir veya gelişimlerinde gerilemeler yaşayabilir. Otizmli bebek ilk belirtilerini erken dönemde gösterebilir.

Otizm Genetik Midir?

Otizmin genetik bileşenleri vardır ve aile öyküsünde otizm veya diğer nörogelişimsel bozukluklar bulunan bireylerde daha yaygın görülür. Genetik araştırmalar, belirli genlerin ve genetik mutasyonların otizm riskini artırabileceğini göstermektedir.

Otizm Çeşitleri Nelerdir?

Otizm çeşitleri arasında klasik otizm, asperger sendromu, yaygın gelişimsel bozukluk, rett sendromu, çocukluk dezintegratif bozukluğu ve atipik otizm bulunur.

Atipik Otizm Nedir?

Atipik otizm, otizm spektrum bozukluğunun belirtilerinin tam olarak klasik otizm tanımına uymadığı durumları ifade eder. Belirtiler daha hafif olabilir ve daha geç yaşlarda ortaya çıkabilir. Atipik otizm , genellikle daha hafif ve farklı belirtilerle kendini gösterir.

Aşı Otizm Yapar Mı?

Bilimsel araştırmalar, aşıların otizme neden olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunmadığını göstermektedir. Aşılar, bulaşıcı hastalıklardan korunmada önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle MMR (Kızamık-Kabakulak-Kızamıkçık) aşısı hakkında yapılan kapsamlı araştırmalar, bu aşıların otizmle bağlantılı olmadığını kanıtlamıştır.

Kendi Kendine Konuşan Çocuk Otizmli Olabilir Mi?

Kendi kendine konuşma, otizmli çocuklarda sıkça görülen bir davranış olabilir, ancak bu tek başına otizm tanısı koymak için yeterli değildir. Diğer belirtilerle birlikte değerlendirilmelidir. Kendi kendine konuşma, bireyin düşüncelerini organize etme veya stresle başa çıkma yöntemi olabilir.

Televizyon Otizm Yapar Mı?

Televizyon izlemek otizme neden olmaz, ancak fazla televizyon izlemek, çocuğun sosyal ve iletişim becerilerinin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Erken çocukluk döneminde, sosyal etkileşim ve oyun, çocuğun gelişimi için daha önemli ve faydalıdır

Oyun Terapisi Otizme Faydalı Mı?

Oyun terapisi, otizmli çocukların sosyal ve iletişim becerilerini geliştirmede faydalı olabilir. Bu terapi, çocukların oyun yoluyla etkileşim kurmalarını ve duygusal ifadelerini artırmalarını sağlar. Oyun terapisi, çocukların duygusal düzenlemelerini ve sosyal becerilerini geliştirmek için kullanılır.

Otizm İçin Hangi Doktora Gidilmeli?

Otizm tanısı ve tedavisi için çocuk psikiyatristi, gelişimsel pediatrist veya nörolog gibi uzmanlara başvurulmalıdır. Bu uzmanlar, otizmin belirtileri hakkında değerlendirme yapılabilir ve uygun tedavi planlarını oluşturabilirler.

Otizmli Çocukların Görüntüleri Birbirine Benzer Mi?

Otizmli çocukların dış görünüşleri birbirine benzemez; her biri benzersizdir ve otizm belirtileri farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Otizmin fiziksel bir belirtisi yoktur ve her birey farklıdır.

Otizmli Çocuklar Üstün Yetenekli Midir?

Bazı otizmli çocuklar belirli alanlarda üstün yeteneklere sahip olabilirler, ancak bu durum tüm otizmli bireyler için geçerli değildir. Her bireyin yetenek ve becerileri farklıdır. Bazı otizmli bireyler, belirli alanlarda olağanüstü yeteneklere sahip olabilirler, bu durum "savant sendromu" olarak bilinir. Ancak, bu durum tüm otizmli bireyler için geçerli değildir.

Otizm Ne Demek?

Otizm spektrum bozukluğu isminden de anlaşılacağı üzere bir spektrum bozukluğudur. Otizm spektrum bozukluğu olan kişilerde İletişim kurarken zorlanma ve öğrenme güçlüğü gibi durumlar meydana gelir. Otizm genellikle çocukluk döneminde ortaya çıkar. Bu durum çocuğun sosyal yaşantısında sorunlara neden olur.

Bebeklerde Otizm Belirtileri Nelerdir?

Otizm spektrum bozukluk bebeklik çağından itibaren kendini gösterebilen bir durumdur. Otizmin ilk belirtileri nelerdir? Sorusunun cevabı olarak 12 aylığa kadar olan bebeklerde otizm belirtileri aşağıdaki gibidir:

  • Yüz ifadesi saklama
  • İsmine yanıt vermeme
  • Diğer çocukları umursamama ve oynamama
  • Oyun oynama isteğinin bulunmaması
  • Merhaba ya da görüşürüz gibi anlamları bulunan el hareketlerini yapmama
  • Anormal uyku durumu
  • Gülümseyerek veya mutlu bir tepki vermiyor olması (6. Aya kadar)
  • Sesleri ya da yüz ifadelerini kopyalamaya başlamaması (9. Aya kadar)
  • Gevezelik yapmaması ve mırıldanmaması (12. Aya kadar)

Otizm Tamamen Düzelir Mi?

Otizmli bireyler hayatları boyunca otizmle yaşamaya devam ederler. Otizm, tedavisi olan bir durum değildir. Ancak terapiler yardımıyla otizmli bireye bazı sosyal beceriler kazandırılabilir ve bu hem kendisinin hem de ailesinin günlük hayatı kolaylaştırılabilir.

Otizmin İlk Belirtileri Nelerdir?

Otizm genellikle erken yaşta belirti vermeye başlar. İlk ve en yaygın erken otizm belirtileri şu şekildedir:

  • Tek bir alana yönelme ya da sınırlı konuya ilgi yöneltme
  • Göz teması kurmama
  • Sürekli sarılma isteği
  • Odaklanma problemi
  • Kelimelerin tekrarlanması
  • Konuşma ve mimiklerde problemler
  • Bebeklerde ismine yanıt vermeme
  • Bilişsel becerilerin yaşına göre gelişmemesi
  • Karşısındaki kişinin yüz ifadelerini anlamada güçlük çekme
  • Oyun oynamaktan kaçınma

Otizm Farkındalık Günü Ne Zaman?

Otizm Farkındalık Günü , her yıl 2 Nisan'da kutlanır ve otizmin farkındalığını artırmak amacıyla yapılır. Bu anlamlı günde toplumun farklı kesimleriyle otizmli bireyler ve aileler bir araya gelir. Otizmli bireylerin ve ailelerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekilen bu özel gün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 18 Aralık 2007 tarihinde kabul edilmiştir ve 2008 yılından itibaren dünya genelinde kutlanmaktadır.

Otizm Sonradan Ortaya Çıkar Mı?

Otizmin sonradan ortaya çıkması durumu genellikle görülmez. Otizm spektrum bozukluğu, çocukluğun ilk birkaç yılında belirginleşir ve belirtiler genellikle 2-3 yaş civarında fark edilir. Genellikle erken dönemde teşhis edilse de, ilerleyen yıllarda teşhis edilebilir. Ancak, bazı durumlarda çocuklar, erken çocukluk döneminde normal gelişim gösterirken daha sonra gerileme yaşayabilirler. Sonradan geliştiği fikri yerine, belirtilerin daha geç keşfedildiğini söylemek mümkündür.

Otizm Doğuştan Mı?

Doğuştan gelen bir nörogelişimsel bozukluk olan otizmle genetik yatkınlığın güçlü bir bağı vardır. Otizm spektrum bozukluğu (OSB), beyin gelişimindeki farklılıklardan kaynaklanır ve bu farklılıklar genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkar.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 13 Kasım 2024 Çarşamba Yayımlanma Tarihi: 11 Mayıs 2020 Pazartesi

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?