Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Ruh sağlığındaki bozulma yaşam kalitesini doğrudan etkiler. Günlük yaşam içerisinde yaşanan olaylar ya da bireyin hayatında uzun dönemi etkileyen güçlü yaşam değişiklikleri (emeklilik, iş değiştirme, taşınma vb.) ruh sağlığının bozulmasına neden olabilir. Stres, anksiyete, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve kaygı bozukluğu gibi hastalıklar ruh sağlığının bozulmasıyla ortaya çıkabilir. Gelin, depresyonun bir türü olan "Klinik majör depresyon nedir?", "Majör depresyonun belirtileri, tedavi yöntemleri nelerdir?" gibi merak edilen konular hakkında bilmeniz gereken tüm detayları birlikte inceleyelim.
İçindekiler

Majör Depresyon Nedir?

Klinik depresyon olarak da bilinen majör depresif bozukluk, kişide sürekli düşük ve depresif bir ruh hâli, yapılan eylemlerden keyif almama ve mutsuzluk (anhedoni) gibi belirtilerle kendini gösteren bir ruh sağlığı durumudur. Bireylerde majör depresyondan bahsedebilmek için o kişide majör depresyon belirtilerinin en az iki hafta boyunca görülmesi gerekir. Kronik bir durum olan majör depresyon birkaç haftadan birkaç aya kadar sürebilen çeşitli ataklarla ortaya çıkar. Majör depresyonu tetikleyen ve gelişmesine katkıda bulunan birçok faktör olabilir. Bu faktörler aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Genetik : Majör depresyona sahip birinci derece akrabası olan bireylerin, aile öyküsünde majör depresyon bulunmayanlara göre hastalığı geliştirme olasılığı daha yüksek olabilir.
  • Çocukluk Çağındaki Olumsuzluklar : Çocukluk dönemindeki istismar ve travma gibi olumsuz deneyimler, yaşamın ilerleyen dönemlerinde majör depresyonun ortaya çıkmasına neden olabilir.
  • Beyin Kimyası : Serotonin, norepinefrin ve dopamin gibi kimyasalların dengesizliği majör depresyona sebep olabilir.
  • Stresli Yaşam Deneyimleri : Sevilen birinin ölümü ve boşanma gibi zor tecrübeler de majör depresyonu ortaya çıkarabilir.

Majör Depresyon Türleri Nelerdir?

Majör depresif bozukluğun farklı alt türleri bulunur. Kişide hangi tür majör depresyon olduğunun belirlenmesi tedaviyi kolaylaştırma açısından önem taşır. En yaygın görülen majör depresyon türleri şunlardır:

Mevsimsel Depresyon : Özellikle sonbahar ve kış aylarında günlerin kısalması ve güneş ışığının azalmasıyla ortaya çıkan majör depresyon türüdür. İlkbahar ve yaz aylarında geçme eğilimindedir. Mevsimsel depresyonun tedavisinde antidepresanlardan ve güneş ışınlarının eksikliğini kapatmak için ışık terapisinden yararlanılabilir.

Prepartum (Doğum Öncesi) Depresyon : Hamilelik döneminde ortaya çıkan prepartum yani doğum öncesi depresyon, gebeliğin herhangi bir döneminde ortaya çıkabilir ve oldukça yaygın görülen bir durumdur. Aşırı üzüntüye, kaygıya, yorgunluğa ve uyku sorunlarına neden olabilen bu durum anne ve bebeği etkiler. Gebelik öncesinde anksiyete, panik atak, obsesif kompulsif bozukluk ve depresyon gibi ruh hâli bozuklukları yaşayan kadınlarda daha sık görülebilir. Aynı zamanda sağlık sorunu ya da özel ihtiyaçları olan bir bebek taşıyan, ikiz ya da üçüz bebek bekleyen, planlanmayan bir gebelik yaşayan ya da stresli bir gebelik geçiren kişilerde de doğum öncesi depresyon görülebilir.

Postpartum (Doğum Sonrası) Depresyon : Doğum, hem anne hem baba için meydana gelen büyük yaşam değişikliklerinden biridir. Bu nedenle de doğum sonrası görülen depresyon oldukça yaygındır. Lohusa depresyonu olarak da bilinen postpartum depresyon özellikle ilk kez ebeveyn olanlarda ve kadınlarda daha sık görülse de tüm ebeveynlerde doğum sonrasında görülebilir. Doğum sonrası yaşanan hormonal, fiziksel, duygusal ve ekonomik değişimler postpartum depresyona neden olabilir. Aşırı üzüntü, sık ağlama nöbetleri ve yalnızlık hissi postpartum depresyonun belirtileri arasında gösterilebilir. Postpartum depresyon tedavi edilmesi gereken bir ruh sağlığı durumudur.

Âdet Öncesi Disforik Bozukluk : Âdet öncesi dönem kadınlarda hormonal değişikliklere bağlı olarak bir dizi semptoma neden olabilir. Şişkinlik, meme hassasiyeti, baş ağrısı ve kramplar bu semptomlar arasında sayılabilir. Aynı zamanda ciddi kaygı bozukluğu, depresif ruh hâli gibi ruhsal semptomlar da âdet öncesi dönemde sıklıkla görülür. Âdet öncesi disforik bozukluksa âdet öncesi sendromunun daha şiddetli biçimidir.

Sanrısal Bozukluk : Psikotik depresyon olarak da bilinen sanrısal bozukluk, majör depresyon belirtilerine ek olarak psikotik semptomların görüldüğü türdür. Sanrısal bozuklukta olmayan şeyleri görmek ya da duymak, yanlış inançlar ve paranoya gibi belirtiler görülebilir.

Melankolik Depresyon : Melankolik depresyona sahip olan kişiler hayata dair ilgilerini kaybetme ve hiçbir şeyden zevk alamama eğilimindedirler. Çevresindeki kişilerle iletişimi kesme ve asosyallik gibi belirtilerin de kendisini gösterdiği melankolik depresyon uzun süre devam ettiğinde ve tedavi edilmediğinde kişiyi intihara kadar sürükleyebilir.

Majör Depresyon Belirtileri

Bir kişiye majör depresyon tanısı konulabilmesi için belli klinik bulguların kişide var olması ve bu belirtilerin en az 2 hafta devam etmesi gerekir. Majör depresyonun klinik belirtileri şunlardır:

  • Çökmüş Duygu Durumu : Tüm depresyon türlerinin temel özelliği kişideki çökmüş duygu durumudur. Kişilerin kendisini sürekli üzüntülü, kederli, mutsuz ve umutsuz hissetmesi de majör depresyon belirtileri arasında yer alır. Kişi aynı zamanda kendini boşlukta hissedebilir ya da sürekli iç sıkıntısından bahsedebilir. Ek olarak öfke artışı ve toleransın azalması da diğer belirtiler arasındadır. Öfke patlamaları ve tahammülsüzlük özellikle ergenlerde ve çocuklarda daha sık görülür.
  • Anhedoni : Majör depresyonda kişi eskiden zevk aldığı şeylerden ve yaşamın genelinden keyif almama eğilimindedir.
  • İştah Değişiklikleri : Normale göre iştahın aşırı artması ya da azalması ve buna bağlı olarak kilo alma ya da kilo kaybı majör depresyonun belirtileri arasında yer alır. İştah azalması ve yemeklerden tat alamama belirtileriyse yaygın olarak görülür.
  • Uyku Düzensizliği : Uykuya dalmada zorluk çekme, derin uyku evresinin kısa sürmesi ve kalitesiz uyku majör depresyon belirtilerindendir. Uykuya daldıktan sonrasındaysa uyku süresinin uzaması sıklıkla görülür.
  • Bilişsel İşlevlerde Bozulma : Dikkat eksikliği, odaklanma sorunları, bilgi işleme problemleri, konuşmada ve hareketlerde yavaşlama da majör depresyona sahip kişilerde görülebilir.
  • Olumsuz Düşünceler ve İntihar Eğilimi : Majör depresyona sahip kişilerde hem kendilerine hem çevrelerine karşı sürekli olumsuz düşünceler oluşabilir. Kişi yaşadığı tüm deneyimleri olumsuz şekilde değerlendirebilir. Aynı zamanda intihar düşüncesi olabilir ve kimi hastalar bu düşüncelerini eyleme dönüştürebilir. İntihar eğilimi "Ağır depresyon belirtileri nelerdir?" sorusunun en önemli yanıtlarından sayılabilir.
  • Enerji ve Cinsel İstekte Azalma : Majör depresyon hastaları çoğunlukla hâlsiz ve yorgun hissederler. Bu enerji düşüklüğü günlük yaşamı büyük oranda etkiler. Hastalar çoğunlukla hiçbir şey yapmama eğilimindedir. Aynı zamanda kişilerde cinsel istekte azalma da çok yaygın görülür ve bu durum en geç düzelen belirtilerdendir.
  • Suçluluk ve Değersizlik Hissi : Majör depresyon hastaları sürekli kendilerini suçlama ve değersiz hissetme eğilimindedir. Geçmişte yaşadıkları ve suçlu hissettikleri anları sürekli olarak düşünmek ve bu nedenle de kendilerini cezalandırmak bu kişilerde sık rastlanan belirtilerdendir.

Kadınlarda ve Erkeklerde Majör Depresyon

Yapılan çalışmalar kadınların majör depresyona yakalanma olasılığının erkeklere oranla 2 kat daha fazla olduğunu gösterir. Bu olasılığı artıran en önemli nedense kadınların ergenlik, âdet öncesi, doğum öncesi (hamilelik) ve doğum sonrası dönemde yaşadıkları yoğun hormonal değişikliklerdir.

Erkeklerde majör depresyon diğer klinik belirtiler dışında kendini ani öfke patlamaları, genel sinirlilik hâli, alkol ve uyuşturucu gibi bağımlılıklarla gösterebilir.

Yapılan çalışmalar kadınların ve erkeklerin majör depresyonla başa çıkma yöntemlerinin farklı olduğunu göstermiştir. Kadınların depresyona yakalandıklarında daha fazla yardım alma eğiliminde oldukları bilinirken erkeklerdeyse yardımı reddetme ve duygularını gizlemeye çalışma daha sık görülmektedir. Majör depresyon tedavisindeyse kadın ve erkekler için uygulanan yaklaşım ve yöntemler aynıdır.

Majör Depresyon Nasıl Tedavi Edilir?

Majör depresyon doğru yöntemlerle tedavi edilebilen bir hastalıktır. Majör depresyonun tedavisinden önce fiziksel muayene, laboratuvar testleri ve psikiyatrik değerlendirmeyi içeren tanı yöntemleri kullanılır. Bu tanı yöntemleri majör depresyonun alt türlerinin belirlenmesi ve uygun tedavi metodunun tespiti açısından önemlidir. Majör depresyon tedavisi şu yöntemlerden birinin ya da birkaçının bir arada uygulanmasını içerebilir:

İlaç Tedavisi: Beyin kimyasallarını etkileyerek çalışan antidepresanlar majör depresyon tedavisinde en sık kullanılan yöntemlerdendir. Antidepresanların etki gösterebilmesi için 4 ila 8 haftalık bir süreye ihtiyaç olur. Bu nedenle antidepresanların ilk etapta işe yaramadığı düşünülebilir ancak bu doğru değildir. Doktor tarafından ilaç tedavisi başlandığında ilaçların aksatılmadan ve doktorun tavsiye ettiği dozlarda alınması tedavi süreci için önem taşır. Yine doktora danışmadan doz azaltma/artırma ya da ilaç tedavisini sonlandırma gibi kararlar verilmemelidir. Tüm antidepresanların kesinlikle doktor tavsiyesiyle alınması gerekir. Yine doktor kararıyla antidepresanların etkisinin artması için farklı içerikteki ilaçlar da tedavi planına eklenebilir.

Psikoterapi: Hemen hemen tüm ruh sağlığı sorunlarının tedavisinde psikoterapi en etkili seçenektir. Psikoterapiyle depresyona neden olan temel nedenler bulunmaya ya da depresyonun neden olduğu sağlıksız duygu ve düşünceler değiştirilmeye çalışılır. Bilişsel davranışçı terapiyse majör depresyon tedavisinde en sık kullanılan psikoterapi yöntemidir. Ancak farklı majör depresyon türlerine ve kişideki belirtilere göre terapist tarafından farklı psikoterapi yöntemleri de uygulanabilir.

Yatılı Tedavi: Bazı kişilerde majör depresyon oldukça şiddetli seyredebilir ve bu durum tedavi için hastaneye yatışı gerekli kılabilir. Özellikle depresyon nedeniyle kendi öz bakımını gerçekleştiremeyecek durumda olan, kendine ya da bir başkasına zarar verme tehlikesi bulunan kişiler ve ağır depresyon belirtileri gösterenler için hastane tedavisi en iyi seçenek olarak değerlendirilir.

Elektrokonvülsif Tedavi (ECT): Elektrokonvülsif tedavi, hastanın ilaçlara yanıt vermediği, şiddetli depresyon belirtileri gösterdiği ve intihara meyilli olduğu durumlarda uygulanan bir seçenektir. Tedavide beyne hafif şiddetli elektrik akımları gönderilir. Bu akımlar beyinde kısa süreli nöbetleri tetikler ve bu nöbetler sonucunda beyin kimyasallarının normal dengesine gelmesi hedeflenir.

Majör Depresyon ve Beslenme

Majör depresyon tedavisinde ve semptomlarının iyileştirilmesinde beslenmenin de önemli bir etkisi bulunur. Her ne kadar depresyonu hafiflettiği kesin olarak kanıtlanmış besinlerden bahsetmek mümkün değilse de sağlıklı beslenmek tedaviye destek olabilir. Majör depresyonda olan kişilerin beslenmesinde dikkat edebilecekleri noktalar şu şekilde sıralanabilir:

  1. Kayısı, brokoli, havuç, şeftali, ıspanak, yaban mersini, kivi, portakal, greyfurt gibi antioksidan bakımından zengin gıdalarla beslenerek beyindeki hücre hasarını önlemek,
  2. E ve C vitamini açısından zengin beslenmek,
  3. Lif açısından zengin beslenmek ve sağlıklı karbonhidrat kaynaklarını tercih etmek,
  4. Kaliteli protein kaynaklarıyla zihinsel sağlığı desteklemek,
  5. Akdeniz diyetine uygun şekilde beslenerek B vitamini alımını desteklemek,
  6. Yeterli D vitamini almak,
  7. Selenyum açısından zengin gıdaları beslenme düzenine eklemek,
  8. Beyin sağlığını olumsuz etkileyen trans yağların tüketimini azaltmak,
  9. Omega-3 yağ asitlerini yeterli düzeyde almak.

Majör Depresyon ve Meditasyon

Zihinsel farkındalığı artırmak ve zihni dinginleştirmek için kullanılan bir uygulama olan meditasyonun majör depresyon üzerinde de olumlu etkileri bulunur. Derin nefes alma, odaklanma ve zihni sakinleştirme tekniklerini içeren meditasyon sayesinde stres hormonunun azaldığı, beyindeki duygusal düzenleme bölgelerinin olumlu etkilendiği ve bazı depresyon semptomlarının azaldığı yapılan çalışmalarla ortaya konmuştur. Bu nedenle majör depresyon tedavisine ek olarak düzenli şekilde meditasyon yapılması da tedavi sürecine olumlu katkı sağlayabilir.

Majör Depresyonda Hangi Egzersizler Yapılmalıdır?

Düzenli fiziksel aktivite, benlik saygısının artması gibi önemli psikolojik faydalar sağlar. Egzersiz sırasında salgılanan endorfin hormonu stresi azaltma, kaygı ve depresyonu iyileştirme, öz güveni artırma ve uyku düzeninin iyileşmesi üzerinde etkilidir. Egzersizin psikoloji üzerindeki olumlu etkilerinden yararlanmak için majör depresyon teşhisi almış kişilerin düzenli şekilde egzersiz yapması önerilir. Bu egzersizler şunlardır:

  • Açık havada (özellikle güneşli zamanlarda) yürüyüş,
  • Bisiklete binme,
  • Dans,
  • Orta tempoda koşu,
  • Aerobik ve pilates,
  • Direnç egzersizleri,
  • Yoga.
Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 12 Temmuz 2024 Cuma Yayımlanma Tarihi: 12 Temmuz 2024 Cuma

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?