Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
İnsan derisi vücudun en büyük organıdır. Sağlıklı deri, dış etkenlere karşı doğal bir bariyer oluşturur ve bakterilere karşı dirençli bir yapısı vardır. Cilt bariyerinin bakterilere karşı direnci bozulduğunda bazı cilt hastalıkları ortaya çıkabilir. Bu cilt hastalıkları ortaya çıkardığı semptomlarla günlük yaşamı etkileyebilir. Kıl kökü iltihabı da bu cilt hastalıklarından biridir. Gelin, kıl kökü iltihabı hakkındaki tüm detaylara birlikte bakalım.
İçindekiler

Kıl Kökü İltihabı Nedir?

Folikülit olarak da bilinen kıl kökü iltihabı, kıl köklerinin çeşitli faktörlere bağlı olarak tıkanıp enfeksiyon kapmasıyla oluşan yaygın bir cilt rahatsızlığıdır. Kıl kökü iltihabı vücutta kıl bulunan herhangi bir bölgede meydana gelebilir. Genellikle tehlikeli olmayan kıl kökü iltihabı rahatsız edici semptomlara neden olabilir. Sivilce ve akne benzeri bir görünüme sahip olan bu durum kaşıntılı, ağrılı ve iltihap dolu şişliklerle kendini gösterebilir. Kıl kökü iltihabı en sık saç derisi, kasıklar, koltuk altı gibi bölgelerde görülür.

Kıl Kökü İltihabı Belirtileri Nelerdir?

Kıl kökü iltihabı farklı belirtilerle kendini gösterebilir. Bu belirtiler iltihabın boyutuna, türüne ve görüldüğü bölgeye göre değişebilir. Kıl kökü iltihabının en yaygın belirtileri şunlardır:

  • Cilt üzerinde kırmızı ya da mor renkli şişlikler,
  • Sivilce ya da akne benzeri lezyonlar,
  • Ciltte kaşıntı ve hassasiyet,
  • Ciltte kötü kokulu akıntı,
  • İltihaplı bölgede ağrı ve yanma.

Nadir görülen bir durum da olsa kıl kökü iltihabının ilerlemesi ve iltihaba neden olan bakterilerin kana karışması hâlinde ateş ve hâlsizlik gibi semptomlar ortaya çıkabilir.

Kıl Kökü İltihabı Neden Olur?

Kıl kökleri cildin bakterilere karşı en hassas olduğu bölgelerdir. Bu nedenle bakterilerden, virüslerden ya da mantarlardan etkilenmeye daha açıktır. Kıl kökü iltihabı bu hassasiyete ek olarak dış faktörlerin etkisiyle de meydana gelebilir. Kıl kökü iltihabına genellikle stafilokok adı verilen bakteriler neden olur. Farklı türdeki mantarlar, parazitler ve fiziki yaralanmalar da kıl kökü iltihabına yol açabilir.

Kıl Kökü İltihabının Nedenleri Nelerdir?

Kıl kökü iltihabının pek çok farklı nedeni olabilir. Kıl köklerinde iltihaba yol açan en yaygın nedenlerden bazıları şunlardır:

  • Uzun süreli antibiyotik kullanımı,
  • Uzun süreli kortizonlu ilaç ve krem kullanımı,
  • Aşırı yağlı nemlendiricilerin ya da kremlerin uzun süre kullanımı,
  • Cilt yaralanmaları,
  • Sık sık tahriş edici şekilde tıraş olmak,
  • Ağda, cımbız gibi yöntemlerle yapılan epilasyon,
  • Tüylerde batık oluşması,
  • Aşırı terleme,
  • Cildin nefes almasını engelleyen ve sürtünmeye neden olan sıkı giysiler giymek,
  • Diyabet,
  • Aşırı kilo veya obezite,
  • Hijyen koşullarına uygun olmayan jakuziye ya da havuza girmek,
  • Sıcak küvet kullanmak,
  • Kıl köklerinin ve gözeneklerin tıkanmasına neden olan kozmetik ürünleri kullanmak,
  • Cilt temizliğine önem vermemek,
  • Uzun süre güneşe maruz kalmak,
  • Kıl dönmeleri,
  • Dermatit, sivilce, sedef ya da egzama gibi cilt hastalıkları.

Kıl Kökü İltihabı Çeşitleri

Kıl kökü iltihabı iltihaba neden olan faktöre göre farklı türlere ayrılır. Her tür kendi içerisinde farklı görünümlere sahip olabilir ve gösterdiği semptomlar da farklılaşabilir. Kıl kökü iltihabı çeşitleri iltihaba neden olan mikroorganizmaya göre sınıflandırılır.

En sık görülen kıl kökü iltihabı türleri şunlardır:

  • Staphylococcus Aureus Foliküliti : Bu tür, staphylococcys aureus yani stafilokok bakterisinin kıl köklerini enfekte etmesi sonucunda meydana gelir. Genellikle kaşıntılı ve irin dolu küçük kırmızı şişliklerle kendini gösterir. Stafilokok bakterisi ciltte doğal olarak bulunan bir bakteri olsa da fiziksel yaralanmalarla kıl köklerine girerek iltihap oluşturabilir. Genellikle birkaç gün içerisinde iyileşme eğiliminde olabilir. İyileşmediği durumlarda doktor tarafından tedavi edilmesi gerekebilir.
  • Pseudomonas Aeruginosa Foliküliti : Bu tür, genellikle eksik hijyen koşullarına sahip, klor ve pH değerinin yetersiz olduğu jakuzi, ısıtmalı havuz ya da kaplıcalarda bulunan pseudomonas bakterisinden kaynaklanır. Stafilokok bakterisinin neden olduğu kıl kökü iltihabıyla benzer semptomlara sahiptir. Sıcak küvet ya da jakuzi foliküliti olarak da bilinen bu tür, bakterili su kaynağına girdikten 1-2 gün sonra kendini gösterebilir. Genellikle birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşebilir. Nadir durumlarda tıbbi tedavi gerekebilir.
  • Malassezia Foliküliti : Malassezia ciltte doğal olarak bulunan bir mayadır. Bu maya kıl köklerine girerek iltihaba neden olabilir. Genellikle üst göğüste ve sırtta görülür. Terleme bu folikülit türünün oluşumunda etkili olabilir. Sivilce gibi görünen iltihaplı ve kaşıntılı şişliklerle kendini gösterir.
  • Pseudofolliculitis Barbae (Jilet Şişlikleri) : Genellikle sakal bölgesinde görülen bu tür, jiletle kesilmiş kılların cilde geri dönmesiyle meydana gelir. Enfekte kıl köklerinden değil, içe doğru uzayan kıllardan kaynaklanır. Kıvırcık saçlı bireylerde daha sık görülür. En çok yüz ve boyun çevresinde görülse de kasık bölgesinde de bu tür iltihaplara sıkça rastlanır.
  • Sycosis Barbae : Tıraş sonrasında kıl köklerinde yara izi bırakma eğilimi gösteren bir türdür. Genellikle tüm kıl kökünün enfekte olmasıyla birlikte büyük kırmızı şişliklerle kendini gösterir. Tıraştan uzak durmak ve tıbbi tedavi uygulamak gerekebilir.
  • Gram Negatif Folikülit : Özellikle akne tedavisi için uzun süreli antibiyotik kullanan bireylerde görülen bir türdür. Dirençli bakterilerin zamanla büyüyüp çoğalmasıyla meydana gelir. Ağız ve burun çevresinde irin dolu şişliklerle ortaya çıkabilir ve tıbbi tedavi gerekebilir.
  • Çıbanlar (Furonküller) : Kıl köklerinin stafilokok bakterisiyle derinden enfekte olması sonucunda meydana gelen türdür. Çıban kıl kökü iltihabı kırmızı, ağrılı ve hassas şişliklerle kendini gösterebilir. Birden fazla çıbanın kümeleşerek meydana getirdiği yapı karbonkül olarak isimlendirilir. Çıbanlar yara izi bırakabilir ve tedavisinde oral ilaçlar kullanılabilir.
  • Eozinofilik Folikülit : Genellikle bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde görülen kıl kökü iltihabı türüdür. Bebeklerde de görülebilir. Bulaşıcı olmayan eozinofilik folikülit çoğunlukla omuzlarda, üst kollarda, boyun ve alında görülen kaşıntılı püstüllerle ortaya çıkar. Bazı durumlarda kendiliğinden kaybolabilen bu tür tekrarlama eğiliminde olabilir.

Kıl Kökü İltihabı Risk Faktörleri Nelerdir?

Kıl kökü iltihabı hemen herkeste görülebilen bir cilt hastalığıdır. Kıl kökü iltihabının oluşma ihtimalini artıran risk faktörleri şu şekildedir:

  • Sık tıraş olmak ya da ağda yaptırmak,
  • Uzun süre antibiyotik kullanmak,
  • Uzun süreli sivilce tedavisi görmek,
  • Obeziteye veya diyabete sahip olmak,
  • Sık sık dar kıyafetler giymek,
  • Isı ve teri dışarı atmayı engelleyen kıyafetler giymek,
  • Peruk takmak,
  • Aşırı terlemek,
  • Bazı kemoterapi ilaçları,
  • Cilt yaralanmaları,
  • AIDS gibi bağışıklık sistemini baskılayan hastalıkların varlığı,
  • Hijyen koşulları.

Kıl Kökü İltihabı Tedavisi

Kıl kökü iltihabının tedavisinde kullanılan yöntemler, iltihabın türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterebilir. Bazı kıl kökü iltihabı türleri daha detaylı bir tedaviye ihtiyaç duyarken bazı türlerse herhangi bir tedaviye ihtiyaç duymadan kendiliğinden geçebilir. Kıl kökü iltihabı tehlikeli bir durum olmasa da günlük hayatı olumsuz etkileyebilecek semptomlar içerebilir. Seyri hafif olan kıl kökü iltihapları evde uygulanan tedavi yöntemleriyle de iyileşebilir.

"Kıl kökü iltihabı nasıl geçer?" sorusuna verilebilecek birden çok yanıt vardır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:

  • Bakterilerin neden olduğu kıl kökü iltihaplarında genellikle antibiyotikli krem, losyon ve jeller kullanılabilir. Bazı durumlarda oral antibiyotikler doktor tarafından reçete edilebilir.
  • Mantar kaynaklı kıl kökü iltihaplarında antifungal ilaçlar devreye girer. Mantar kaynaklı kıl kökü iltihaplarında antibiyotiklerin bir etkisi yoktur. Bu durumda antifungal topikal ajanlar, şampuanlar, losyonlar ya da haplar kullanılabilir.
  • Kıl kökü iltihabının tedavisinde iltihabın neden olduğu semptomları hafifletmek için bazı kremler ya da haplar kullanılabilir. Bu ilaçlar genellikle iltihabın neden olduğu kaşıntıyı hafifletmeye ve oluşan iltihabı yatıştırmaya fayda sağlar.
  • Bazı kıl kökü iltihaplarında ilaç ve kremler tedavi için yeterli olmayabilir. Bu gibi durumlarda doktor tarafından yapılan bir cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi müdahaleler genellikle çıbanlar ya da karbonküller için uygulanabilir. Amaç bu yapıların içerisinde bulunan iltihabın boşaltılmasıdır. Cerrahi müdahalenin ardından bölgeye yara bakım tedavisi uygulanır.
  • Kıl kökü iltihabı tedavisinde uygulanan yöntemlerden biri de lazer epilasyondur. Uygulanan tedavi yöntemlerinin işe yaramaması durumunda gerekli görüldüğü takdirde lazer epilasyon bir tedavi seçeneği olabilir. Jilet şişlikleri olarak bilinen pseudofolliculitis barbe türü için uygulanabilir.

Antibiyotiklerin ve antifungal ilaçların doktor kontrolünde kullanılması kıl kökü iltihabının tedavisinde önemli olabilir. Bu tür ilaçların reçete edilebilmesi için öncelikle kıl kökü iltihabına neden olan bakteri ya da mantarın belirlenmesi gerekir. Doktorun önerdiği ilaçları tavsiye edilen süre boyunca uygun şekilde kullanmak faydalı olacaktır.

Kıl Kökü İltihabına Ne İyi Gelir?

Kıl kökü iltihabının önlenmesinde ya da evde tedavisinde uygulanabilen bazı yöntemler vardır. Bu yöntemler sayesinde var olan kıl kökü iltihabının semptomları azaltılabilir ya da yeni folikülit oluşumu engellenebilir.

Kıl kökü iltihabına iyi gelebilecek yöntemler şunlardır:

  • Cilt temizliğine dikkat edilmesi önemli noktalardan biridir. Cildi düzenli olarak uygun ürünlerle temizlemek ve kurulamak fayda sağlayabilir. Kurulama için her seferinde temiz havlu kullanılması ve havlunun başkalarıyla paylaşılmaması da kıl kökü iltihabının iyileşmesine ve önlenmesine yardımcı olabilir.
  • Kullanılan havlu, lif ve kıyafetlerin düzenli şekilde yıkanması ve tüm bu ürünlerin kişiye özel olması da kıl kökü iltihabına iyi gelebilen uygulamalar arasındadır.
  • Cilt üzerinde sürtünme veya baskı oluşumunu önlemek kıl kökü iltihabında dikkat edilmesi gereken bir durum olabilir. Özellikle folikülite yatkın bölgelerde sırt çantaları, kask ve dar kıyafetlerin neden olabileceği sürtünme ve baskının önlenmesi yarar sağlayabilir.
  • İş gereği kullanılan lastik eldivenler cildin nefes almasını engelleyebilir ve terlemeyi artırabilir. Dolayısıyla bu tür ürünler kullanılırken her kullanımdan sonra eldivenlerin yıkanması gerekebilir. Tek kullanımlık ürünlerin sık sık değiştirilmesi, ellerin yıkanması ve kurulanması da önemli olabilir.
  • Kıl kökü iltihabı olan bireylerin mümkün olduğunca tıraş olmaktan kaçınması da kıl kökü iltihabına iyi gelebilecek yöntemlerdendir. Tıraş olunması gereken durumlarda ise öncesinde cildi yumuşatmak, köpükle tıraş olmak gibi önlemlerle oluşabilecek tahriş azaltılabilir.
  • Tıraş konusunda dikkat edilmesi gerekenler arasında olan kılları çıkış yönüne doğru almak, temiz bir tıraş bıçağı kullanmak, tıraş sonrası nemlendirici losyon uygulamak da kıl kökü iltihabına iyi gelecek uygulamalar arasında yer alabilir.
  • Kıl kökü iltihabı tedaviye yanıt vermediğinde ya da tekrarladığında uygulanabilecek en etkili yöntemlerden biri, lazer epilasyondur. Özellikle pseudofolliculitis barbae türü folikülit için etkili olabilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Kıl kökü iltihabında doktora ne zaman başvurulmalı?

Kıl kökü iltihapları türüne bağlı olarak çoğunlukla evde tedavi edilebilir ve kısa süre içerisinde kendiliğinden iyileşebilir. Bazı durumlardaysa bir dermatoloğa başvurulması gerekebilir. Eğer kıl kökü iltihabı ile birlikte şu semptomlar görülüyorsa bir doktora başvurmak faydalı olacaktır:

  • Kıl köklerinden diğer bölgelere yayılan iltihaplar,
  • Sert ya da ağrılı lezyonlar,
  • İçerisinden sıvı ya da irin boşalan şişlikler,
  • Ateş, titreme ve yorgunluk gibi sistemik semptomların varlığı.

Kıl kökü iltihabı önlenebilir mi?

Kıl kökü iltihabı genellikle önlenebilir bir cilt rahatsızlığıdır. Düzenli hijyen, dar giysilerden kaçınma ve cildi tahriş eden ürünlerden uzak durma gibi önlemlerle önlenebilir. Kıl kökü iltihabını önlemek için şu yöntemler uygulanabilir:

  • Havlu, jilet ve lif gibi kişisel ürünlerin başkaları ile paylaşılmaması,
  • Hijyen açısından uygun jakuzi ve havuzların kullanılması,
  • Kıl kökü iltihabına neden olan aşırı terleme ya da farklı cilt hastalıklarının tedavi edilmesi,
  • Cildi sıkmayan giysilerin tercih edilmesi,
  • Cildi sürekli temiz ve kuru tutmak,
  • Gözenekleri tıkayan kozmetik ürünleri kullanmaktan kaçınmak.

Kıl kökü iltihabı tekrarlar mı?

Kıl kökü iltihabı kendiliğinden iyileşebilir, bazı durumlarda ise tıbbi tedavi uygulanması gerekebilir. Tedavi sonrasında hijyen alışkanlıkları ve kişisel bakım rutinleri değiştirilmediği takdirde kıl kökü iltihabı tekrarlayabilir. Kıl kökü iltihabının tekrarlamaması için kıl kökü iltihabı oluşumunu önleyen adımları uygulamak ve kıl kökü iltihabını tetikleyen faktörlerden uzak durmak etkili olabilir. Geçmeyen kıl kökü iltihabı durumundaysa altta yatan diğer nedenlerin araştırılması için bir doktora başvurmak gerekebilir.

Kıl kökü iltihabı bulaşıcı mıdır?

Kıl kökü iltihaplarının birçok türü genellikle bulaşıcı değildir. Ancak bakteriyel bir enfeksiyon olması nedeniyle bazı durumlarda bulaşıcı olması mümkündür. Toplu kullanıma açık jakuzi, havuz ve termal sular kıl kökü iltihabının en çok bulaştığı ortamlardır. Özellikle hijyene dikkat edilmeyen bu tür ortamlarda bulaşma gerçekleşebilir. Kıl kökü iltihabının bulaşmasına neden olan bir başka faktör de jilet, havlu ve lif gibi kişisel ürünlerin başkalarıyla paylaşılmasıdır. Dolayısıyla bu tür ürünlerin sadece kişiye özel olması ve mümkün oldukça hijyenik biçimde kullanılması gerekir. Nadiren de olsa çok yakın ten teması sırasında da kıl kökü iltihabı kişiden kişiye bulaşabilir.

Kıl kökü iltihabı saç döker mi?

Halk arasında berber kaşıntısı olarak da bilinen saç kökü iltihabı, saç köklerini iltihapların çevrelemesi sonucunda oluşur. Bu iltihap halkaları saç dökülmesine yol açabilir. Enfeksiyon sonucu kıl köklerinin kalıcı zarar görmesi durumunda kafa derisinde saçsız bölgeler oluşabilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 30 Temmuz 2024 Salı Yayımlanma Tarihi: 30 Temmuz 2024 Salı

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?