Gebelik Diyabeti (Gestasyonel Diyabet) Nedir?
Gestasyonel diyabet veya gebelik diyabeti , hamilelik sırasında ortaya çıkan ve genellikle doğumdan sonra kaybolan bir tür diyabet (şeker hastalığı) durumudur. Bu durum, hamilelik sırasında vücudun kan şekerini düzenleyen insülin hormonuna yeterince yanıt verememesi sonucunda meydana gelir. Gestasyonel diyabet, daha önce diyabet öyküsü olmayan kadınlarda ortaya çıkar ve genellikle hamileliğin ikinci veya üçüncü trimesterinde teşhis edilir.
Gebelik Diyabeti (Gestasyonel Diyabet) Belirtileri Nelerdir?
Gebelik diyabeti genellikle belirgin bir semptom göstermese de, aşırı susuzluk, sık idrara çıkma, yorgunluk, bulanık görme ve sık enfeksiyon gibi belirtiler görülebilir. Bu semptomlar ortaya çıktığında, kesin tanı için doktora başvurulması ve kan şekeri testlerinin yapılması önerilir. Anne ve bebek sağlığı açısından erken tanı ve kontrol önemlidir.
Gebelik diyabeti (Gestasyonel Diyabet) belirtileri şunları içerir:
- Aşırı susama hissi,
- Sık idrara çıkma,
- Aşırı yorgunluk,
- Ağız kuruluğu,
- Bulanık görme,
- Açlık hissinde artış,
- Enfeksiyonlara yatkınlık (örneğin, idrar yolu enfeksiyonları),
- Yaraların geç iyileşmesi,
- Normalden hızlı kilo alımı.
Gebelik Diyabeti (Gestasyonel Diyabet) Neden Olur?
Gestasyonel diyabet, hamilelik sırasında hormonların insülin üzerindeki etkisi ve diğer faktörlerden kaynaklanır. Hamilelik sırasında plasenta, bebeğin gelişimini desteklemek için bazı hormonlar üretir. Bu hormonlar, annenin vücudunda insülinin etkisini azaltabilir ve bu duruma insülin direnci denir. Normalde pankreas, bu direnci dengelemek için daha fazla insülin üretir. Ancak pankreas yeterli insülin üretemediğinde, kan şekeri seviyeleri yükselir ve gestasyonel diyabet gelişir.
Gebelik Döneminde Kimler Diyabet Riski Altındadır?
Hamilelik sırasında hormonlardaki değişimler bazı kadınlarda gebelik diyabetine yol açabilir. Ancak bu durum tüm gebelerde görülmez. Gebelik diyabeti riskini artıran faktörler şunlardır:
- 35 yaş ve üzerindeki gebeler,
- Ailede diyabet öyküsü veya obez bireylerin bulunması, genetik yatkınlık,
- Önceki gebeliklerinde 4 kg üzeri bebek doğurmuş anne adayları,
- Yüksek tansiyona sahip gebeler,
- Vücut kitle indeksi 30 ve üzeri olan aşırı kilolu bireyler,
- Hamileliğin 18-24. haftaları arasında aşırı kilo alımı,
- Gebelik öncesi polikistik over sendromu (PKOS) öyküsü,
- Çoğul hamilelik yaşayan bireyler,
- Önceki gebeliklerinde gebelik diyabeti tanısı almış anne adayları.
Gestasyonel diyabet tanısı almış kadınlarda, sonraki gebeliklerde gestasyonel diyabetin tekrarlama riski ve ileriki yaşamlarında tip 2 diyabet gelişme olasılığı artmıştır. Bu nedenle, doğum sonrası kan şekeri seviyeleri normale dönse bile prediyabetli olarak kabul edilirler. Diyabetten korunma programlarına dahil edilerek sağlıklı yaşam alışkanlıkları geliştirmeleri, düzenli takip ve kontrollerle olası diyabet riskinin yönetilmesi önerilir.
Gebelik Diyabeti (Gestasyonel Diyabet) Tanısı ve Uygulanan Testler
Gebelik diyabeti (gestasyonel diyabet) tanısı genellikle hamileliğin 24-28. haftalarında yapılan oral glukoz tolerans testi (OGTT) ile konulur. Bu test sırasında, anne adayına şekerli bir sıvı içirilir ve kan şekeri düzeyleri belirli aralıklarla ölçülür. Kan şekeri seviyelerinin belirlenen sınırların üzerinde çıkması, gestasyonel diyabet tanısını doğrular. Risk faktörleri bulunan anne adaylarında, bu test daha erken dönemde yapılabilir ve gerektiğinde tekrarlanabilir.
Glikoz Tolerans Testi (OGTT)
Gebe bireyin vücudundaki şeker seviyesini ölçmek için uygulanan bu test şu adımlardan oluşur:
- İlk aşama: Aç karnına kan alınır. Ardından 50 gram glikoz içeren bir çözelti içirilir ve 2 saat sonra tekrar kan alınır.
- İkinci aşama: Şeker seviyesi sınırın üzerinde çıkarsa, 100 gram glikoz içeren çözelti ile test tekrarlanır.
- Alternatif yöntem: Bazı durumlarda 75 gram glikoz içeren tek aşamalı bir test de tercih edilebilir. Her iki durumda da ölçülen değerlerin sınırı aşması durumunda gestasyonel diyabet tanısı konulur.
Hba1c Testi
HbA1c testi, kan örneği kullanılarak son 3 aylık ortalama kan şekeri seviyesini ölçer. Bu test, kandaki hemoglobin molekülüne bağlı şeker miktarını belirler. Test sonucunun normal sınırların üzerinde olması, gestasyonel diyabet tanısının kesinleştirilmesinde veya diyabet riskinin değerlendirilmesinde kullanılabilir.
Açlık Kan Şekeri Testi
Açlık kan şekeri testi, aç karnına alınan kan örneği ile kan şekerinin seviyesini ölçer. Normal sınırların üzerindeki bir değer, gestasyonel diyabet tanısında önemli bir belirti olarak kabul edilir. Bu test, gebelik diyabeti taramasında kullanılan temel yöntemlerden biridir.
Tüm gebelere tarama testlerinin uygulanması, gestasyonel diyabetin erken tanısı ve anne-bebek sağlığının korunması açısından büyük önem taşır.
Gebelik Diyabeti Anne ve Bebeği Nasıl Etkiler?
Gebelik diyabetinin erken teşhisi ve doğru tedavi uygulaması, gebelik süreci ve doğum sonrası için önemlidir. Gestasyonel diyabetin saptanmadığı durumlarda kan şekeri kontrolü sağlanamayarak anne ve bebekte ciddi boyutta sağlık problemleri açığa çıkabilir. Anne ve bebek için gebelik diyabetinin yol açabileceği sağlık sorunları şu şekildedir:
- Gestasyonel hipertansiyon ve gebelik zehirlenmesi görülebilir.
- Anne adayında doğum sonrası yaşamda tip2 diyabet gelişme riski olabilir.
- Kan seviyesindeki yüksek şeker bebeğin daha iri olmasına (makrozomi) sebep olabilir. Bu sebeple doğum esnasında kan basıncı yükselebilir, yırtık oluşabilir, kanama görülebilir.
- Sezaryen doğum oranı da bu nedenle artış gösterir.
- Kan şekeri seviyesinin düşmesine (hipoglisemi) sebep olabilir. Bu durum anne adayında bilinçsizlik, titreme ve terlemeye yol açabilir.
- Doğum sonrası şekere bağlı idrar yolu enfeksiyonu
Gebelik Diyabetinin Bebek Üzerindeki Etkileri:
- İri bebek (makrozomi) riski oluşabilir. Bu durum doğum esnasında omuz takılması, kemik kırıklıkları, yumuşak doku hasarı gibi durumlarla karşılaşılmasına sebep olarak bebekte travma oluşumuna sebep olabilir. İlerleyen yaşlarda tip2 diyabet yatkınlığını ve obeziteyi arttırabilir.
- Anne adayında bulunan gebelik diyabeti, doğum sonrası bebeklerde kan seviyesinin düşmesine(hipoglisemi) sebep olabilir. Nöbet geçirme olasılığı artar.
- Erken doğum sebebiyle bebekte solunum sıkıntısı ve kalp anomalisi görülebilir.
- Magnezyum ve kalsiyum düşüklüğüyle karşılaşılabilir.
- Erken doğum ve sarılık riski bulunabilir.
- Bebekte motor gelişim bozuklukları ve dikkat bozukluğu görülebilir.
Gebelik Diyabeti Hangi Dönemlerde Ortaya Çıkar?
Gebelikte diyabet, gebeliğin 24-28. haftalarda açığa çıkabilir. Gebeliğin 20.haftasından sonra salgılanan anti-insülin hormonlarının artış göstermesiyle kan değerlerinde değişmeler saptanabilir. Bunun yanı sıra nadir durumlarda gebeliğin ilk haftalarında da gestasyonel diyabet görülebilir.
Gebelikte bebeğe yeterli besin ve enerji sağlanması amacıyla vücutta insülin direnci gelişebilir. İnsülinin en büyük işlevi kan şekeri düzenlemedir. Gebelikle beraber salgılanması artan prolaktin ve büyüme hormonu gibi hormonlar 2. trimesterde insülin aktivitelerini bozabilir. 3.trimesterde genetik yatkınlık ve insülin bozukluğu insülin direncini açığa çıkarır. Bu direnci pankreas hormonu baskılamak ister. Baskılayamadığı durumlarda insülin seviyesi yetersiz kalır. Gestasyonel diyabet bu esnada gebe bireylerin karşılaşabileceği bir durumdur.
Gebelikte vücutta fazla olan kan glukoz seviyesi, uzun süreli şeker baskılamaması durumunda rahim içi fetus ölümü gibi ciddi boyutlarda sorunlara yol açabilir. Bu nedenle diyet ve beslenme uzmanlarından yardım alınabilir. Doğru beslenme ve çeşitli aktiviteler sonucu kan şekerinde düşme yok ise tedavi önerilebilir.
Gestasyonel Diyabet Varlığında Neler Yapılmalıdır?
Gestasyonel diyabet hem gebelik sürecini hem de doğum sonrası yaşamı etkileyen önemli bir diyabet çeşididir. Gebelik diyabeti, çeşitli testler ile teşhis edildikten ve tanı koyulduktan sonra önemli olan nasıl tedavi edileceğidir. Gebelik diyabeti varlığında anne adayının diyet uzmanı ile doğru bir beslenme programına başlaması önerilir.
Gebelikte diyabet varlığında egzersiz yapılması önerilenler arasındadır. Düzenli ve hafif seviyede yapılan egzersiz planı kan şekerinin seviyesinin dengede tutulmasında rol oynar. Bunun yanı sıra yapılacak fiziksel aktivite gebelik döneminde yaşanabilen bel ağrısı, kramplar, uykusuzluk ve halsizlik gibi problemlerin giderilmesine de yardımcı olur. Yapılabilecek aktiviteler yürüyüş, bisiklete binme, yoga ve yüzme gibi aktivitelerdir.
Eğer tüm bunlar kan şekeri seviyesinin düzelmesinde yetersiz kalıyorsa tıbbi tedavi olan ilaç tedavisine başlanabilir. Endokrin doktorları tarafından insülin kullanımı önerilebilir. İnsülin kan şekeri seviyesini düzelterek denge altında tutmayı sağlayan bir ilaçtır. Egzersiz ve diyetin işe yaramadığı durumlarda başvurulabilir.
Gebelikte Anne Adayı Nasıl Beslenmelidir?
Gebelikte anne adayı diyet ve beslenme uzmanlarının hazırladığı listelerden yararlanarak kan şekeri seviyesini normal seviyelere indirebilir. Burada önemli olan nokta gebe bireylerin gebelik haftası ve kilosu gibi bilgilerdir. Bu bilgiler üzerine hazırlanan listelerden yararlanılarak gebelikte diyabet kontrol altında tutulabilir. Gebelikte beslenme önerileri şu şekildedir:
- Karbonhidrat kısıtlaması yapılmalıdır. Tatlı, şekerli içecekler, işlenmiş gıdalar bunlara örnek verilebilir.
- Düzenli ara öğünler yapılmalıdır. Ara öğünlerde yoğurt, meyve ve kuruyemiş gibi gıdalardan faydalanılabilir.
- Süt ve süt ürünleri her gün mutlaka tüketilmelidir. Yumurta, süt ve yoğurt gibi gıdalar bunlara örnektir.
- Tahıllı gıdalara önem verilmelidir. Makarna, tahıllı gıdalar, tam buğday ekmeği gibi gıdalara yönelinebilir.
- Protein yönünden zengin içeriklere sahip gıdalar tercih edilmelidir. Et, tavuk, balık ve baklagiller örnek olarak verilebilir.
- Her gün sebze tüketilmelidir. Brokoli, havuç, ıspanak gibi vitamin açısından zengin besinler tercih edilebilir.
- Her gün meyve tüketilmelidir. Elma, armut ve portakal gibi gıdalara listede yer verilebilir.
Bu şekilde şekerden kaçınarak sağlıklı bir listeye uyum sağlamak, gebelik sürecinde kan şekerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olur. Küçükte olsa sık ara öğün yapmak ve kan şekeri seviyesini dengede tutacak besinlere yönelmek ve anne ve bebek sağlığı için oldukça önemlidir. Bunun yanı sıra vücudun susuz kalması, kan şekerinin yükselmesini etkileyebileceği için günde mutlaka bünyeye gereken su miktarı tüketilmelidir.
Gestasyonel diyabet tanısı konulan gebe bireylerin ilk kontrolleri tanı koyulduktan 1 veya 2 hafta sonrasında gerçekleştirilir. Düzenli takip hastalığın seyri ve olumsuz sonuçların oluşmaması için oldukça önemlidir. Eğer imkân var ise gebe bireylerden evde kan şekeri ölçümü yapmaları istenebilir. Bu sayede kan şekerinin seviyesi her zaman kontrol altında tutulmuş olur.
Tanı konulmuş bireylerin son 3 ayda bebek gelişimi takip edilebilir. Bebeğin iri (makrozomi) olduğu durumlarda bebek normal doğum şartlarında omuz sıkışması, yumuşak doku zedelenmesi gibi problemlerle karşılaşabilir. Bu sebeple herhangi bir olumsuz sonuç doğmaması için yüksek kilolu bebeğe sahip anne adaylarına planlı sezaryen doğum hakkında bilgi verilebilir.