Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?

Derealizasyon, bireyin çevresini gerçek dışı veya yabancı algıladığı bir durumdur ve genellikle stres, anksiyete veya travma sonrası ortaya çıkar. Belirtileri arasında çevrenin sis perdesi arkasından algılanması, zaman ve mekân hissinin bozulması bulunur. Psikolojik (travma, depresyon) ve biyolojik (kimyasal dengesizlik, uyku bozukluğu) faktörlerden kaynaklanabilir. Tanı için psikiyatrik değerlendirme ve gerekirse nörolojik testler yapılır. Tedavi yöntemleri psikoterapi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliklerini içerir. Başa çıkmak için nefes egzersizleri, fiziksel aktiviteler, stres yönetimi ve profesyonel yardım önemlidir. Derealizasyon, kontrol altına alınabilir ve semptomlar hafifletilebilir.

İçindekiler

Derealizasyon Nedir?

Derealizasyon , bireyin çevresini gerçek dışı veya yabancı olarak algıladığı bir durumdur. Bu duygu, genellikle çevredeki nesnelerin veya insanların sanki bir rüya, film ya da bulanık bir görüntü içindeymiş gibi hissedilmesine neden olur. Kişi, çevresiyle fiziksel olarak bağlantıda olmasına rağmen, sanki dünya gerçek değilmiş ya da bir sis perdesi arkasından görüyormuş gibi hissedebilir. Bu durum genellikle geçici olabilir, ancak kronikleştiğinde günlük yaşamı olumsuz etkileyebilir.

Derealizasyon anksiyetebozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve depresyon gibi zihinsel sağlık sorunlarının bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Ayrıca, stres, yorgunluk veya uyku eksikliği de bu durumu tetikleyebilir.

Derealizasyon ve Depersonalizasyon Arasındaki Farklar

Derealizasyon ve depersonalizasyon, birbirine benzeyen ancak farklı algısal bozukluklardır. Derealizasyon, çevreye karşı bir yabancılaşma hissini ifade ederken, depersonalizasyon kişinin kendisine karşı bir yabancılaşma hissi yaşamasıdır. Derealizasyon sırasında birey, çevresindeki dünya ile kopukluk hisseder. İnsanlar, nesneler ve ortam ona gerçek dışı görünür. Bu durum, kişinin çevresinin bir film sahnesi ya da hologram gibi olduğu hissini uyandırabilir.

Depersonalizasyon ise, bireyin kendi bedeni ya da zihniyle bağlantısının koptuğunu hissettiği bir durumdur. Bu kişiler, kendilerini bedenlerinden ayrılmış, dışarıdan bir gözlemciymiş gibi algılayabilir. Örneğin, kendi sesini yabancı gibi duyabilir veya vücudunun bir parçasını gerçek değilmiş gibi hissedebilir.

Derealizasyon Belirtileri Nelerdir?

Derealizasyon, bireyin çevresini gerçek dışı ya da yabancı hissetmesine neden olan bir algı bozukluğudur. Bu durum, genellikle zihinsel bir sağlık sorununun belirtisi olarak ortaya çıkar ve kişiyi hem psikolojik hem de fiziksel anlamda zorlayabilir. Belirtiler, kişinin çevresindeki dünya ile bağının koptuğu hissine yol açarak günlük yaşamını olumsuz etkileyebilir. Her bireyde farklı şekillerde ortaya çıksa da derealizasyonun ortak belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Çevrenin bir sis perdesi arkasından görülüyor gibi hissedilmesi.
  • Nesnelerin boyutlarının veya uzaklıklarının değişmiş gibi algılanması.
  • Çevredeki ortamın bir film sahnesi ya da hayal ürünüymüş gibi hissettirmesi.
  • Zamanın hızlı ya da yavaş akıyormuş gibi algılanması.
  • Çevredeki seslerin boğuk, uzakta ya da yankılı bir şekilde duyulması.
  • Işık, renk ya da şekillerin normalden farklı algılanması.
  • Fiziksel çevreye karşı duygusal tepkinin azalması ya da tamamen kaybolması.

Bu belirtiler çoğunlukla stres, travma, anksiyete veya uykusuzluk gibi tetikleyici durumların ardından aniden ortaya çıkar. Şiddeti kişiden kişiye değişebilir ve bazı kişilerde kısa süreli, bazı kişilerde ise kronik olarak devam edebilir.

Derealizasyonun Nedenleri

Derealizasyon, birden fazla faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkabilen karmaşık bir algı bozukluğudur. Çoğu durumda, psikolojik ya da nörolojik bir sorunla ilişkilidir ve genellikle tetikleyici olayların ardından kendini gösterir.

Psikolojik Faktörler

Derealizasyonun en yaygın nedenleri arasında psikolojik etkenler bulunur. Özellikle zihinsel sağlık sorunları ve travmatik yaşantılar, derealizasyon hissini tetikleyebilir.

Derealizasyona neden olabilen psikolojik faktörler şunlardır:

  • Travma ve stres: Travmatik olaylar (istismar, kazalar, doğal afetler).
  • Anksiyete bozuklukları: Yoğun kaygının etkisi.
  • Depresyon: Çevreyle duygusal bağın zayıflaması.
  • TSSB: Travma sonrası gelişen yabancılaşma hissi.
  • Panik atak: Ani korku sırasında algı bozuklukları.

Nörolojik ve Biyolojik Faktörler

Bazı durumlarda, derealizasyon nörolojik ya da biyolojik nedenlerle ilişkili olabilir. Bu durum, beyindeki kimyasal dengesizlikler ya da nörolojik işlev bozukluklarından kaynaklanabilir.

Derealizasyona neden olabilen nörolojik ve biyolojik faktörler şunlardır:

  • Kimyasal değişimler: Serotonin ve dopamin dengesizlikleri.
  • Nörolojik hastalıklar: Epilepsi, migren, beyin tümörleri.
  • Uyuşturucu ve alkol kullanımı: Algı süreçlerini bozabilir.
  • Uyku bozuklukları: Kronik uykusuzluk, uyku apnesi.
  • Hormonal değişimler: Stres hormonlarının artışı.

Derealizasyon Kimlerde Görülür?

Derealizasyon, her yaşta ve cinsiyette görülebilmekle birlikte, özellikle yoğun stres altında olan, travma geçiren veya psikiyatrik rahatsızlıkları bulunan bireylerde daha sık ortaya çıkar. Travmatik yaşantılar, anksiyete, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve panik bozukluk gibi durumlar derealizasyon riskini artırır. Ayrıca, uyuşturucu veya alkol kullanımı, kronik uykusuzluk, yorgunluk ve uzun süreli stres gibi faktörler de bu durumu tetikleyebilir. Algı bozukluklarının ortaya çıkmasında biyolojik yatkınlıklar ve çevresel faktörlerin birleşimi de etkili olabilir.

Derealizasyon Tanı Yöntemleri

Derealizasyon tanısı, öncelikle ayrıntılı bir psikiyatrik değerlendirme ile konulur. Uzmanlar, kişinin yaşadığı belirtileri, ne kadar süredir devam ettiğini ve günlük yaşamını nasıl etkilediğini anlamak için kapsamlı bir öykü alır. Bu süreçte, derealizasyonun altında yatan fiziksel bir neden olup olmadığını belirlemek amacıyla kan testleri, nörolojik incelemeler ve gerekirse beyin görüntüleme yöntemleri (MRI veya BT taraması) kullanılabilir. Ayrıca, kişinin anksiyete, depresyon veya travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik durumlarının değerlendirilmesi, tanının netleştirilmesinde önemlidir.

Derealizasyon Tedavi Yöntemleri

Derealizasyonun tedavisinde, bireyin yaşadığı belirtilerin şiddeti ve bu durumun altında yatan nedenler dikkate alınarak çeşitli yöntemler uygulanır. Tedavi süreci genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliklerini içerir. Bu yöntemlerin bir arada kullanılması, semptomların yönetilmesinde daha etkili sonuçlar elde edilmesini sağlar.

Psikoterapi Yöntemleri

Psikoterapi, derealizasyonun temel tedavi yöntemlerinden biridir. Özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT), kişinin gerçeklik algısını bozabilecek düşünce kalıplarını fark etmesini ve bunları değiştirmesini hedefler. Travma odaklı terapiler ise geçmişte yaşanan olayların yarattığı duygusal etkileri ele alarak semptomların azalmasına yardımcı olur. Bunun yanı sıra, mindfulness terapisi gibi yaklaşımlar, bireyin "anda kalmasını" sağlayarak çevresine daha bilinçli bir şekilde bağlanmasına olanak tanır. Psikoterapi süreci, kişinin kendini daha güvende hissetmesini ve semptomlarla başa çıkmasını destekler.

İlaç Tedavisi

Derealizasyon için doğrudan bir ilaç bulunmamakla birlikte, altta yatan psikiyatrik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar semptomları hafifletebilir. Örneğin, antidepresanlar depresyon ve anksiyeteyi azaltarak kişinin zihinsel sağlığını destekler. Anksiyolitik ilaçlar ise yoğun kaygıyı kontrol altına alabilir. Şiddetli durumlarda, antipsikotik ilaçlar algı bozukluklarını yönetmek için tercih edilebilir. İlaç tedavisi, genellikle psikoterapi ile birlikte uygulanarak daha etkili bir sonuç alınmasını sağlar.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, derealizasyon semptomlarının hafiflemesinde önemli bir rol oynar. Özellikle stres yönetimi, semptomları tetikleyen durumların önlenmesinde etkilidir. Meditasyon, yoga ve nefes egzersizleri gibi yöntemler, zihinsel sakinlik sağlar. Ayrıca, düzenli uyku alışkanlıkları ve dengeli bir beslenme, beynin işlevselliğini artırarak bireyin genel sağlığını iyileştirir. Alkol ve madde kullanımından kaçınmak da semptomların kötüleşmesini önler. Yaşam tarzı değişiklikleri, bireyin hem fiziksel hem de zihinsel sağlığını destekleyerek tedavi sürecini kolaylaştırır.

Derealizasyon ve Anksiyete İlişkisi

Derealizasyon, genellikle yoğun anksiyete ve stresin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Anksiyete, beynin tehlike algısıyla başa çıkma mekanizmalarını harekete geçirerek çevrenin gerçek dışı hissedilmesine yol açabilir. Özellikle panik atak sırasında derealizasyon sıkça yaşanır ve bu durum, kaygıyı artırarak bir kısır döngü oluşturabilir. Anksiyetenin kontrol altına alınması, derealizasyon epizodlarının sıklığını ve şiddetini azaltmada önemli bir rol oynar.

Derealizasyon ile Başa Çıkma Yöntemleri

Derealizasyon ile başa çıkmak, tetikleyici faktörleri anlamak ve semptomları hafifletmek için çeşitli yöntemlerin uygulanmasını gerektirir. Gerçeklik algısını güçlendiren teknikler, sağlıklı bir yaşam tarzı ve profesyonel yardım, bu süreci kolaylaştırabilir. Derealizasyon ile başa çıkmak için şu yöntemler uygulanabilir:

  • Gerçeklik algısını güçlendirme: Çevreye odaklanarak nesnelere dokunmak ve detayları incelemek.
  • Nefes egzersizleri: Derin ve kontrollü nefes alarak zihni sakinleştirme.
  • Fiziksel aktivite: Egzersizle vücut farkındalığını artırma.
  • Stres yönetimi: Meditasyon, yoga ve gevşeme tekniklerini kullanma.
  • Düzenli uyku: Yeterli ve kaliteli uyku düzenine önem verme.
  • Profesyonel yardım: Psikoterapi ya da ilaç tedavisi desteği alma.
  • Destek grupları: Benzer deneyimleri paylaşan bireylerle iletişim kurma.

Derealizasyon Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Derealizasyon Geçici Bir Hastalık Mı?

Derealizasyon çoğunlukla geçici bir durumdur ve tetikleyici faktörlerin ortadan kalkmasıyla kendiliğinden düzelebilir. Ancak, altta yatan psikiyatrik rahatsızlıklar ya da kronik stres varsa, bu durum daha uzun sürebilir. Tedavi ve destekle büyük ölçüde kontrol altına alınabilir.

Derealizasyon Ne Kadar Sürer?

Derealizasyonun süresi, bireyin yaşadığı durumun şiddetine ve nedenine bağlıdır. Bazı kişilerde sadece birkaç dakika sürebilirken, kronik vakalarda haftalar veya aylar boyunca devam edebilir. Doğru tedavi ve destekle bu süre kısaltılabilir.

Derealizasyon İlaçla Tedavi Edilir Mi?

Derealizasyon için doğrudan bir ilaç bulunmamakla birlikte, altta yatan anksiyete veya depresyon gibi sorunları tedavi etmek için ilaçlar kullanılabilir. Antidepresanlar ve anksiyolitikler, semptomların hafiflemesine yardımcı olabilir. İlaç tedavisi genellikle psikoterapi ile birlikte uygulanır.

Derealizasyon Nasıl Geçer?

Derealizasyonun geçmesi için stres yönetimi, düzenli uyku, fiziksel aktivite gibi yaşam tarzı değişiklikleri önemlidir. Psikoterapi, özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT), semptomların yönetiminde etkilidir. Gerekli durumlarda, ilaç tedavisi de destekleyici olarak kullanılabilir.

Derealizasyon Neyin Belirtisidir?

Derealizasyon, genellikle anksiyete, depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi psikiyatrik rahatsızlıkların bir belirtisidir. Ayrıca yoğun stres, travma veya madde kullanımı da bu duruma yol açabilir. Nadir durumlarda, nörolojik rahatsızlıkların belirtisi olarak da görülebilir.

Derealizasyon Nasıl Düzelir?

Derealizasyonun düzelmesi için öncelikle tetikleyici faktörlerin belirlenmesi ve ortadan kaldırılması gerekir. Psikoterapi ve stres yönetimi teknikleri, semptomları hafifletmekte etkilidir. Uzman desteğiyle uygulanan tedavi, bu durumun kontrol altına alınmasını sağlar.

Derealizasyon En Fazla Ne Kadar Sürer?

Derealizasyonun süresi kişiden kişiye değişir; bazı kişilerde sadece birkaç dakika sürerken, kronik vakalarda aylarca devam edebilir. Altta yatan rahatsızlıklar tedavi edilmediği takdirde daha uzun sürebilir. Tedavi ve yaşam tarzı düzenlemeleriyle bu süre önemli ölçüde kısaltılabilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 3 Aralık 2024 Salı Yayımlanma Tarihi: 3 Aralık 2024 Salı
Bu içeriği ortalama 7 dakikada okuyabilirsiniz.

Tıbbi Birimler

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?