Çerezler, içeriği ve reklamları kişiselleştirmek, sosyal medya özellikleri sağlamak ve trafiğimizi analiz etmek için kullanılmaktadır. Çerezlerle ilgili detaylı bilgiye “Çerez Politikası” sayfamızdan ulaşabilirsiniz. “Reddet” seçeneği ile tüm çerezleri reddedebilir veya “Çerez Ayarları” seçeneği ile ayarları düzenleyebilirsiniz.

Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
TR

Bölüm Hakkında

Anesteziyoloji, cerrahi ve diğer invaziv işlemler sırasında hastaların acı ve rahatsızlık hissetmemelerini sağlamak için kullanılan tıbbi bir uzmanlık dalıdır. Anesteziyologlar, hastaların bilincini ve ağrı algısını geçici olarak ortadan kaldırmak için genel, bölgesel ve lokal anestezi gibi çeşitli teknikler kullanır. Bu uzmanlar, anestezi uygulamadan önce hastaların tıbbi geçmişini değerlendirir ve anestezi sırasında hayati fonksiyonları sürekli olarak izler. Ayrıca, anestezinin ardından hastaların iyileşme sürecini yönetir ve gerektiğinde ağrı kontrolü sağlarlar. Anesteziyoloji, yoğun bakım ünitelerinde kritik hastaların yönetiminde de önemli bir rol oynar. 
İçindekiler

Anesteziyoloji Nedir?

Anesteziyoloji , cerrahi ve tıbbi işlemler sırasında hastaların ağrı hissetmemesi, güvenliğinin sağlanması ve hayati fonksiyonlarının korunmasıyla ilgilenen tıp dalıdır. Bu alan, anestezi uygulamalarının yanı sıra, yoğun bakım, ağrı yönetimi ve resüsitasyon (hayata döndürme) gibi süreçleri de kapsar.

Anesteziyoloji uzmanları (anestezi doktorları), hastaların ameliyat öncesi değerlendirmesini yapar, uygun anestezi türünü belirler ve işlem süresince solunum, dolaşım ve diğer hayati fonksiyonları izleyerek hastanın güvenliğini sağlar. Ameliyat sonrası dönemde de hastaların ağrı kontrolü ve genel durumu anesteziyoloji uzmanları tarafından takip edilir.

Anestezi ve Reanimasyon Hangi Hastalıklara Bakar?

Anestezi ve reanimasyon bölümü, cerrahi işlemler sırasında anestezi uygulamalarını yönetmenin yanı sıra, hayati tehlike taşıyan durumlarda da müdahale eden bir tıp dalıdır. Anestezi uzmanları, yalnızca ameliyat sürecinde değil, ameliyat öncesi ve sonrası dönemlerde de hastaların genel sağlık durumunu izler ve ağrı yönetimini sağlar. Reanimasyon ise yaşamı tehdit eden durumlarda hastayı hayata döndürme ve stabil hale getirme sürecini kapsar.

Anestezi ve reanimasyon bölümü şu durumlarla ilgilenir:

  • Ameliyat gerektiren tüm cerrahi işlemler,
  • Yoğun bakımda takip gerektiren kritik hastalıklar,
  • Travma sonrası solunum ve dolaşım desteği gerektiren durumlar,
  • Ani kalp durması ve solunum yetmezliği gibi acil müdahale gerektiren vakalar,
  • Kronik ağrı tedavisi (nöropatik ağrılar, bel ve boyun fıtığı ağrıları),
  • Doğum sırasında uygulanan anestezi (spinal veya epidural),
  • Kanser ağrısı yönetimi,
  • Ameliyat sonrası ağrı kontrolü.

Anestezi Nedir?

Anestezi , cerrahi ya da tıbbi işlemler sırasında hastanın ağrı hissetmemesini sağlamak amacıyla uygulanan tıbbi bir yöntemdir. Anestezi sırasında ilaçlar kullanılarak bilinç tamamen kapatılabilir, sadece belirli bir bölge uyuşturulabilir ya da ağrı algısı azaltılabilir. Bu sayede hastalar, müdahale süresince acı hissetmeden ve rahatsızlık duymadan tedavi olabilirler. Anestezi uygulaması, hastanın genel sağlık durumu, yapılacak işlemin türü ve süresine göre planlanır ve bir anestezi uzmanı tarafından gerçekleştirilir.

Anestezi Türleri Nelerdir?

Anestezi, cerrahi veya tıbbi işlemler sırasında ağrıyı önlemek ve hastanın konforunu sağlamak için uygulanan tıbbi bir yöntemdir. Anestezi türü, işlemin niteliğine, süresine ve hastanın genel sağlık durumuna göre belirlenir. Bazı anestezi türlerinde hasta tamamen bilincini kaybederken, bazıları yalnızca işlem yapılacak bölgeyi etkileyerek hastanın bilincinin açık kalmasını sağlar. Uygun anestezi türü, hastanın güvenliği ve konforu açısından büyük önem taşır.

Anestezi türleri şunlardır:

  • Genel anestezi,
  • Bölgesel anestezi,
  • Lokal anestezi,
  • Sedasyon.

Genel Anestezi

Genel anestezi, hastanın bilincinin tamamen kapatıldığı ve ağrı hissinin ortadan kaldırıldığı bir anestezi türüdür. Bu yöntemde hasta derin bir uyku haline geçirilir ve operasyon boyunca hiçbir şey hissetmez ya da hatırlamaz. Genel anestezi genellikle damar yoluyla verilen anestezik ilaçlarla başlatılır ve ardından hastanın soluduğu gazlarla sürdürülür.

Ameliyat sırasında hastanın solunumu bir ventilatör yardımıyla sağlanabilir çünkü genel anestezi kas gevşemesi yaratarak solunumu durdurabilir. Kalp atışı, tansiyon, oksijen seviyesi ve diğer hayati fonksiyonlar anestezi uzmanı tarafından sürekli izlenir.

Genel anestezi şu tür ameliyatlar için tercih edilir:

  • Büyük cerrahi müdahaleler (kalp, beyin veya akciğer ameliyatları),
  • Uzun süren operasyonlar,
  • Bilincin tamamen kapatılmasının gerektiği durumlar.

Ameliyat sonrası bazı hastalarda bulantı, baş dönmesi ve boğaz ağrısı gibi yan etkiler görülebilir. Anestezi uzmanları bu süreçte hastanın güvenliğini sağlamak ve olası komplikasyonları önlemek için gerekli önlemleri alır.

Bölgesel Anestezi

Bölgesel anestezi, vücudun belirli bir bölgesini uyuşturarak ağrı hissini ortadan kaldıran bir yöntemdir. Bu anestezi türünde hastanın bilinci açık kalır, ancak işlem yapılacak bölge tamamen hissizleşir. Bölgesel anestezi, sinir blokajı yapılarak belirli sinirlerin geçici olarak devre dışı bırakılması yoluyla uygulanır.

En yaygın bölgesel anestezi türleri şunlardır:

  • Spinal anestezi: Omuriliğin alt kısmındaki spinal aralığa ilaç enjekte edilerek bel altı bölgesinin uyuşturulması sağlanır. Sezaryen ve alt karın ameliyatlarında yaygın olarak tercih edilir.
  • Epidural anestezi: Omuriliğin çevresindeki epidural boşluğa ilaç enjekte edilir. Doğum ağrılarının yönetiminde ve ortopedik ameliyatlarda sık kullanılır.
  • Sinir bloğu: Kol, bacak veya belirli bir uzvun uyuşturulması için sinirlerin çevresine anestezik ilaç enjekte edilir. Ortopedik cerrahilerde tercih edilir.

Bölgesel anestezi sonrası hastalar işlem sırasında uyanık kalabilir veya sedasyonla hafif uyutulabilir. Bu yöntem, özellikle genel anestezinin riskli olduğu durumlarda güvenli bir alternatif sunar.

Lokal Anestezi

Lokal anestezi, yalnızca küçük bir bölgeyi uyuşturarak uygulanan en basit anestezi türüdür. Anestezik ilaç doğrudan cilt altına veya işlem yapılacak bölgeye enjekte edilir ve hastanın bilinci tamamen açık kalır.

Lokal anestezi genellikle kısa süren ve küçük çaplı işlemler için tercih edilir:

  • Diş tedavileri (diş çekimi, dolgu),
  • Cilt biyopsileri,
  • Küçük cerrahi müdahaleler (ben alımı, dikiş atma),
  • Göz cerrahileri (katarakt ameliyatı).

Sedasyon

Sedasyon, hastayı rahatlatmak, kaygıyı azaltmak ve ağrı hissini hafifletmek için uygulanan bir anestezi yöntemidir. Sedasyon sırasında hastanın bilinci tamamen kapanmaz, ancak yarı uyur bir halde olur ve yapılan işlemi hatırlamaz.

Sedasyonun farklı derinlik seviyeleri vardır:

  • Hafif sedasyon: Hasta uyanık kalır ancak rahatlamış olur.
  • Orta derecede sedasyon: Hasta uyuklar, yapılan işlemi hatırlamaz ve hafif uyarılara tepki verir.
  • Derin sedasyon: Hasta tamamen uyur ancak gerektiğinde uyarılabilir.

Sedasyon, aşağıdaki işlemler sırasında sıkça tercih edilir:

  • Endoskopi ve kolonoskopi,
  • Diş tedavileri (özellikle çocuklarda ve kaygılı hastalarda),
  • Bazı küçük cerrahi müdahaleler,
  • Estetik işlemler.

Sedasyon genellikle damar yoluyla verilen ilaçlarla sağlanır ve anestezi uzmanı tarafından hastanın solunumu ve kalp atımı sürekli izlenir. Bu yöntem, genel anesteziye göre daha az risk taşır ve hasta işlemin ardından kısa sürede toparlanabilir.

Anestezi ve Reanimasyon Uygulama Teknikleri

Anestezi ve reanimasyon uygulama teknikleri, cerrahi müdahaleler sırasında hastanın ağrı hissetmemesini sağlamak ve hayati fonksiyonlarını korumak amacıyla uygulanan yöntemler bütünüdür. Anestezi uzmanları, hastanın sağlık durumu ve yapılacak işlemin türüne göre en uygun yöntemi belirleyerek operasyonun güvenli bir şekilde gerçekleşmesini sağlar. Reanimasyon teknikleri ise kalp durması, solunum yetmezliği gibi hayati tehlike ahttps://www.acibadem.com.tr/tibbi-birim/yogun-bakim/rz eden durumlarda hastayı hayata döndürmeyi ve stabil hale getirmeyi amaçlar.

Uygulanan teknikler, hastanın bilinç durumu, ağrı eşiği ve cerrahi işlemin karmaşıklığına göre değişiklik gösterir.

Anestezi Uygulama Teknikleri

Anestezi uygulamaları, cerrahi işlem sırasında ağrıyı ve rahatsızlığı ortadan kaldırmak amacıyla farklı yöntemlerle gerçekleştirilir. Her teknik, hastanın ihtiyaçlarına ve yapılacak müdahalenin türüne göre seçilir. Anestezi uygulamalarında kullanılan başlıca teknikler şunlardır:

Bilinci Kapatıcı Teknikler

Bu tekniklerde hastanın bilinci tamamen kapatılır ve ağrı hissi ortadan kaldırılır.

  • Genel Anestezi: Anestezik ilaçlar damar yoluyla veya solunum yoluyla verilerek hastanın tamamen bilinçsiz hale gelmesi sağlanır. Solunum cihazı yardımıyla hastanın solunumu kontrol edilir. Bu teknik, büyük ve uzun süren ameliyatlarda tercih edilir.
  • Derin Sedasyon: Hasta yarı bilinçli bir durumda olur, ancak yapılan işlemi hatırlamaz ve ağrı hissetmez. Genellikle endoskopi gibi invaziv olmayan işlemlerde kullanılır.

Bölgesel Uyuşturma Teknikleri

Bu yöntemlerde hastanın bilinci açık tutulur ve vücudun belirli bölgeleri uyuşturulur. Kullanılan başlıca bölgesel anestezi teknikleri şunlardır:

  • Spinal Anestezi: Omuriliğin alt kısmına enjekte edilen ilaçla bel altı tamamen uyuşturulur. Sezaryen doğumlar ve alt karın ameliyatlarında yaygın olarak kullanılır.
  • Epidural Anestezi: Omuriliği çevreleyen epidural boşluğa ilaç enjekte edilerek, belirli bir bölgenin hissizleşmesi sağlanır. Doğum ağrılarının azaltılmasında yaygın bir yöntemdir.
  • Periferik Sinir Blokajları: Kol veya bacak gibi belirli bir uzvun uyuşturulması amacıyla sinirlerin çevresine anestezik madde enjekte edilir. Ortopedik ameliyatlarda tercih edilir.

Lokal Anestezi Teknikleri

Lokal anestezi, küçük alanlarda ağrıyı önlemek için kullanılan basit bir yöntemdir. Bu teknikte bilinci etkilemeden sadece işlem yapılacak bölge uyuşturulur. Lokal anestezi teknikleri şunlardır:

  • Lokal Anestezi: Anestezik ilaç doğrudan işlem yapılacak bölgeye uygulanır. Diş tedavileri, cilt biyopsileri ve küçük cerrahi müdahalelerde tercih edilir.
  • Yüzeysel Anestezi: Cilt ya da mukozaya sprey veya krem şeklinde uygulanan anesteziklerle yüzeydeki ağrı hissi engellenir.

Hafif Sedasyon Teknikleri

Sedasyon teknikleri, hastanın bilinci açıkken rahatlamasını ve kaygının azalmasını sağlar. Sedasyon seviyesine göre bilinç düzeyi değişebilir. Uygulanan hafif sedasyon teknikleri şunlardır:

  • Minimal Sedasyon: Hasta uyanık kalır ancak rahatlamış hisseder. Küçük cerrahi işlemler ve diş tedavileri sırasında tercih edilir.
  • Orta Düzey Sedasyon: Hasta uykulu bir halde olur ancak sözel uyarılara yanıt verebilir. Endoskopik işlemler sırasında yaygın olarak kullanılır.

Reanimasyon Uygulama Teknikleri

Reanimasyon teknikleri, kalp durması, solunum yetmezliği veya ciddi travmalar gibi hayati tehlike arz eden durumlarda hastayı hayata döndürmeyi ve stabil hale getirmeyi amaçlar. Bu süreç, anestezi ve reanimasyon uzmanları tarafından yürütülür ve genellikle yoğun bakım ortamlarında gerçekleşir. Acil durumlarda kullanılan temel reanimasyon teknikleri şunlardır:

Temel Yaşam Desteği (TYD)

Temel yaşam desteği, kalp ve solunum durması durumunda uygulanan ilk yardım tekniğidir. Hastanın hayati fonksiyonlarını sürdürmek için yapılan müdahaleler şunlardır:

  • Göğüs Kompresyonları: Kalp atımını taklit etmek için göğse yapılan basılarla kan dolaşımı sağlanır.
  • Suni Solunum: Ağızdan ağıza ya da cihaz yardımıyla yapılan solunum desteğiyle oksijen sağlanır.

İleri Yaşam Desteği (İYD)

Temel yaşam desteğine ek olarak tıbbi cihazlar ve ilaçlar kullanılarak yapılan müdahaleleri kapsar. İleri yaşam desteğinde uygulanan başlıca teknikler şunlardır:

  • Defibrilasyon: Ani kalp durmalarında kalp ritmini düzenlemek amacıyla elektrik şoku uygulanır.
  • İlaç Tedavisi: Adrenalin, atropin gibi acil müdahalede kullanılan ilaçlar damar yoluyla verilir.
  • Hava Yolu Yönetimi: Solunumun sağlanabilmesi için entübasyon veya trakeotomi uygulanarak hava yolu açılır.

Yoğun Bakım Takibi

Reanimasyon sonrası hastanın hayati fonksiyonlarını desteklemek ve stabil hale getirmek için yoğun bakımda izlenmesi gerekir. Yoğun bakımda uygulanan başlıca takip yöntemleri şunlardır:

  • Mekanik Ventilasyon: Solunum yetmezliği yaşayan hastaların nefes almasını sağlamak için kullanılır.
  • Monitörizasyon: Kalp atışı, tansiyon, oksijen seviyesi ve diğer hayati bulgular sürekli takip edilir.
  • Beslenme ve Sıvı Desteği: Damar yoluyla ya da beslenme sondaları aracılığıyla hastanın besin ve sıvı ihtiyacı karşılanır.

Anestezi ve reanimasyon uygulama teknikleri, hem cerrahi işlemlerin güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesi hem de hayati tehlike oluşturan durumlarda hastanın sağlığını korumak için kritik öneme sahiptir. Bu süreçler, anestezi uzmanlarının titiz çalışmaları ve gelişmiş medikal cihazlar eşliğinde yürütülür.

Anestezinin Riskleri ve Yan Etkileri

Her tıbbi işlemde olduğu gibi anestezinin de bazı riskleri ve yan etkileri bulunabilir. Bu durumlar, uygulanan anestezi türüne, hastanın genel sağlık durumuna, yaşına ve yapılan işlemin süresine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Çoğu anestezi sonrası gelişen yan etkiler hafif ve geçicidir. Ancak nadiren de olsa ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle anestezi uzmanları, her hasta için detaylı bir değerlendirme yaparak olası riskleri en aza indirmeye çalışır. Anestezinin risklerini ve yan etkilerini bilmek, hastaların sürece daha bilinçli yaklaşmasına ve gerektiğinde önlem almasına yardımcı olur.

Yaygın Görülen Yan Etkiler

Anestezi sonrası en sık karşılaşılan yan etkiler genellikle hafif ve kısa sürelidir. Bu etkiler çoğunlukla tedaviye gerek kalmadan kendiliğinden geçer.

Yaygın görülen yan etkiler şunlardır:

  • Bulantı ve kusma,
  • Boğaz ağrısı,
  • Baş dönmesi ve halsizlik,
  • Titreme,
  • Ağız kuruluğu,
  • Kas ağrıları,
  • Kaşıntı.

Orta Dereceli Riskler

Bazı hastalarda anesteziye bağlı olarak daha belirgin yan etkiler görülebilir. Bu durumlar genellikle tedaviyle kısa sürede kontrol altına alınabilir.

Orta dereceli riskler şunlardır:

  • İdrar yapmada zorluk,
  • Sersemlik ve zihin bulanıklığı,
  • Geçici hafıza kaybı,
  • Kas sertliği,
  • Alerjik reaksiyonlar.

Ciddi ve Nadir Riskler

Anestezi uygulamalarında ciddi komplikasyonlar oldukça nadir görülse de hayati risk oluşturabilecek durumlar meydana gelebilir. Bu tür komplikasyonlar, özellikle altta yatan sağlık sorunları olan hastalarda daha fazla risk oluşturabilir.

Ciddi ve nadir görülen riskler şunlardır:

  • Anaflaksi (ciddi alerjik reaksiyon),
  • Solunum problemleri,
  • Kalp ritim bozuklukları,
  • Malign hipertermi,
  • Sinir hasarı,
  • Bilinç bulanıklığı ve deliryum,
  • Ölüm.

Anestezi Risklerini Azaltmak İçin Alınan Önlemler

Anestezi uygulamaları sırasında gelişebilecek riskleri en aza indirmek için birçok önlem alınır. Anestezi uzmanları, hastaların güvenliğini sağlamak amacıyla tüm süreci titizlikle yönetir.

Riskleri azaltmaya yönelik başlıca önlemler şunlardır:

  • Detaylı hasta değerlendirmesi,
  • Doğru anestezi türünün seçilmesi,
  • Anestezi süresince izleme,
  • Ameliyat sonrası takip.

Anestezi Öncesi Hazırlık

Ameliyat öncesi anestezi hazırlığı hasta güvenliği ve cerrahi başarı için hayati önem taşıyan bir süreçtir. Bu süreçte hastanın sağlık durumu, kullandığı ilaçlar ve geçmiş anestezi deneyimleri detaylı bir şekilde değerlendirilir. Anestezi testi ile hastanın genel sağlık durumu kontrol edilir ve olası riskler belirlenir.

Anestezi öncesi hazırlık sürecinde hastanın dikkat etmesi gereken önemli noktalar bulunmaktadır. Ameliyat öncesi anestezi muayenesi sırasında, hastanın kullandığı ilaçların düzenlenmesi ve beslenme kısıtlamaları konusunda bilgilendirme yapılır. Cerrahi işlem öncesinde genellikle 6-8 saatlik bir açlık süresi gereklidir. Özellikle sigara kullanan hastaların, anestezi risklerini en aza indirmek için operasyondan önce sigarayı bırakmaları önerilmektedir.

Anestezi Sonrası Bakım

Ameliyat öncesi anestezi hazırlığı kadar, anestezi sonrası bakım süreci de hastanın iyileşmesi için büyük önem taşır. Anesteziden uyanma süreci, hastanın durumuna ve uygulanan anestezi türüne göre değişkenlik gösterir. Bu süreçte sağlık ekibi tarafından yakın takip ve özenli bakım sağlanır.

Anestezi sonrası bakım sürecinde, hasta özel olarak tasarlanmış derlenme ünitelerinde takip edilir. Genel anestezi sonrası uyanma döneminde, hastanın yaşamsal bulguları düzenli olarak kontrol edilir ve olası komplikasyonlara karşı gerekli önlemler alınır. Solunum fonksiyonları, kan basıncı, vücut sıcaklığı ve oksijen satürasyonu gibi değerler sürekli izlenir.

Reanimasyon Nedir?

Reanimasyon, hayati tehlike taşıyan durumlarda, kalp ve solunum fonksiyonları durmuş ya da ciddi şekilde bozulmuş hastaları hayata döndürmek ve hayati fonksiyonlarını yeniden stabilize etmek amacıyla uygulanan acil tıbbi müdahaleler bütünüdür. Bu süreçte temel amaç; kalp atışını, solunumu ve dolaşımı yeniden sağlamak, beyne ve diğer hayati organlara yeterli oksijenin gitmesini temin etmek ve hastayı stabil hale getirmektir.

Reanimasyon, genellikle ani kalp durması, solunum yetmezliği, şok, ağır travmalar veya boğulma gibi hayati risk taşıyan durumlarda uygulanır. Müdahale ne kadar erken yapılırsa, hastanın hayatta kalma şansı o kadar artar. Bu nedenle reanimasyon, acil tıp alanında hayati öneme sahip bir uygulamadır.

Yoğun Bakım Ne Demek?

Yoğun bakım, hayati tehlike taşıyan sağlık sorunları yaşayan hastaların, ileri düzeyde tıbbi izleme ve tedavi aldığı özel bir hastane bölümüdür. Bu birimlerde hastaların kalp atışı, solunumu, tansiyonu, vücut ısısı ve diğer hayati fonksiyonları sürekli olarak takip edilir ve gerektiğinde müdahalede bulunulur. Yoğun bakım üniteleri (YBÜ), karmaşık tıbbi cihazlar ve uzman sağlık personeli ile donatılmış olup, kritik durumdaki hastaların yaşam fonksiyonlarını desteklemeyi ve stabil hale getirmeyi amaçlar.

Yoğun bakımda tedavi gören hastalar genellikle hayati risk taşıyan şu durumlarla karşı karşıyadır:

  • Kalp krizi, felç, ani kalp durması gibi ciddi rahatsızlıklar,
  • Solunum yetmezliği veya akciğer hastalıkları nedeniyle ventilatöre bağlı hastalar,
  • Ağır travmalar (kaza, iç kanama, beyin yaralanmaları),
  • Büyük cerrahi operasyonlar sonrası gelişen komplikasyonlar,
  • Sepsis (kana enfeksiyon yayılması) ve ciddi enfeksiyonlar,
  • Organ yetmezlikleri (karaciğer, böbrek, kalp vb.).

Yoğun bakım üniteleri; hastaların tedavi ihtiyaçlarına göre genel yoğun bakım, koroner yoğun bakım, nörolojik yoğun bakım, yenidoğan yoğun bakım gibi alt bölümlere ayrılabilir.

Anestezi ve Reanimasyon Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Anestezi Riskli midir?

Modern tıpta anestezi oldukça güvenli kabul edilir. Ancak her tıbbi işlemde olduğu gibi anestezinin de bazı riskleri ve yan etkileri olabilir. Riskler genellikle hastanın sağlık durumu, yaşı ve uygulanan anestezi türüne bağlıdır.

Ameliyattan Önce Anestezi Uzmanı Ile Görüşmek Zorunlu mudur?

Evet, ameliyattan önce anestezi uzmanı hastayı değerlendirir. Bu görüşmede hastanın sağlık geçmişi, alerjileri ve kullandığı ilaçlar gözden geçirilir. Bu süreç, güvenli bir anestezi planlaması yapmak için gereklidir.

Anestezi Sonrası Hangi Yan Etkiler Görülebilir?

Anestezi sonrası yaygın olarak bulantı, kusma, boğaz ağrısı, baş dönmesi ve halsizlik görülebilir. Bu yan etkiler genellikle hafif ve geçicidir. Nadir durumlarda ciddi komplikasyonlar da ortaya çıkabilir.

Reanimasyon Nedir Ve Ne Zaman Uygulanır?

Reanimasyon, kalp ve solunum durması gibi hayati tehlike oluşturan durumlarda hastayı hayata döndürmek için uygulanan acil müdahalelerdir. Kalp masajı, suni solunum ve defibrilasyon gibi teknikleri içerir. Hızlı müdahale, hastanın hayatta kalma şansını artırır.

Yoğun Bakım Ünitesine Kimler Alınır?

Hayati riski yüksek olan, yakın izlem ve ileri tedavi gerektiren hastalar yoğun bakımda tedavi edilir. Solunum yetmezliği, kalp krizi, ağır travmalar veya büyük ameliyat sonrası komplikasyonlar nedeniyle yoğun bakıma ihtiyaç duyulabilir. Burada hastaların hayati fonksiyonları 24 saat takip edilir.

Genel Anestezi Sırasında Uyanma Riski Var mı?

Genel anestezi altında uyanma riski son derece nadirdir. Anestezi uzmanları, hastanın bilinç düzeyini ve hayati fonksiyonlarını sürekli takip eder. Kullanılan modern monitörizasyon cihazları bu tür riskleri en aza indirir.

Anestezi Sonrası Ne Kadar Sürede Toparlanılır?

Anestezi sonrası toparlanma süresi uygulanan anestezi türüne ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır. Lokal ve hafif sedasyon sonrası hızlıca toparlanılırken, genel anestezi sonrası birkaç saat gözetim altında kalmak gerekebilir.

Anesteziye Alerjik Reaksiyon Gelişebilir mi?

Evet, bazı hastalarda anestezik ilaçlara karşı alerjik reaksiyon gelişebilir. Bu durum nadir görülse de, ciddi alerjik reaksiyonlar (anaflaksi) hayati tehlike oluşturabilir. Anestezi uzmanları bu tür durumlara karşı gerekli önlemleri alır ve müdahale eder.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 21 Şubat 2025 Cuma Yayımlanma Tarihi: 23 Ocak 2019 Çarşamba
Bu içeriği ortalama 10 dakikada okuyabilirsiniz.

Doktorlar

Anesteziyoloji ve Reanimasyon biriminde görevli doktor listemiz aşağıda yer almaktadır:

Birimin Tüm İlgi Alanları

Hastaneler

Sıralama Türü:

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler