Güneş Koruyucu Kullanmanın Önemi
Güneşten gelen UV ışınlarının cilde zarar vermesini önlemek için çeşitli güneş koruyucu ürünler bulunur. Bunlar krem, losyon ve sprey gibi birbirinden farklı formlarda bulunur. Güneş koruyucu ürünler UV ışınlarını tamamen engelleyemese de yüksek oranda koruma sağlayabilir. Ancak güneş koruyucular kullanılmadığında cilt kanserinden göz hastalıklarına kadar pek çok sağlık sorunu ortaya çıkabilir. Amerika Kanser Derneğinin verilerine göre UVA ve UVB ışınlarına maruz kalmak DNA hasarına yol açarak cilt kanseri riskini artırabilir.
Güneşten gelen UVA ve UVB olmak üzere iki tip ultraviyole radyasyon vardır. UVA cilde daha derinden nüfuz ederken UVB güneş yanığına neden olur. Güneş koruyucu ürünlerin içerikleri güneşin ultraviyole radyasyonunun cilde zarar vermesini önleme yeteneklerine göre değişir. Bu ürünlerin etiketinde dikkate alınması gereken SPF değeri yer alır. Peki, SPF nedir?
SPF, Sun Protection Factor teriminin kısaltmasıdır. Güneş koruma faktörü anlamına gelir. SPF değeri ürünün UV ışınlarına karşı sağladığı koruma seviyesini gösterir. Ürünün yüksek SPF değerine sahip olması önemlidir. Çünkü güneş koruyucunun SPF değeri ne kadar yüksekse güneşe karşı o kadar fazla koruma sağlar. SPF oranına göre koruma miktarını şöyle örneklendirebiliriz:
- SPF 15 UV ışınlarının %93'ünü,
- SPF 30 UV ışınlarının %97'sini,
- SPF 50 UV ışınlarının %98'ini,
- SPF 100 UV ışınlarının %99'unu engeller.
Amerikan Dermatoloji Akademisi Derneği (AAD) güneş kremi seçerken şu hususlara dikkat edilmesini tavsiye ediyor:
- Geniş Spektrum: Bu ifade ürünün cildi hem UVA hem UVB ışınlarına karşı koruyabileceği anlamına gelir.
- SPF 30 veya Üzeri Koruma: Bu değer cildin güneş yanıklarına karşı ne derece korunduğunu gösterir.
- Suya Dayanıklılık: Bu ifade ürünü tekrar kullanmadan önce bir süre daha ıslak veya terli ciltte kalabileceği anlamına gelir.
İhtiyaçlara cevap veren, ciltle uyumlu, doğru ürün seçildikten sonra önemli olan bir diğer konu da güneş koruyucunun ne zaman ve nasıl uygulanması gerektiğidir. Güneşin olumsuz etkilerinden korunmak için güneşli ortamda geçirilen her an koruyucu kullanmaya özen göstermek gerekir. Güneş koruyucunun nasıl ve ne zaman uygulanması gerektiğiyle ilgili hususlarsa şöyle sıralanabilir:
- Güneş kreminin emilmesi ve koruyuculuğunun ortaya çıkması belirli bir zaman alacağı için güneş koruyucunun dışarı çıkmadan yaklaşık 15 dakika önce sürülmesi gerekir.
- Güneş kremi cildin giysiyle örtülmeyen bölgelerine iki yemek kaşığı miktarında sürülerek iyice yedirilmelidir.
- Güneş kreminin her 2 saate bir tekrar sürülmesi önerilir. Özellikle terleme ve yüzme gibi durumlarda saat başı yenilenmesi gerekir.
UV Işınlarından Korunma Yöntemleri
Vücudun D vitamini sentezi için güneşe ihtiyacı vardır ancak güneşten gelen UV ışınlarıyla fazla temas insan sağlığında birtakım olumsuz durumların meydana gelmesine neden olabilir. Güneşin zararlı etkilerinden bazıları şunlardır:
- Göz ve cilt sağlığına zarar verebilir.
- Cilt kanseri gelişme riskini artırabilir.
- Cilde nüfuz eden UV ışınları cildin bağ dokusunu parçalayabilir. Bunun sonucunda ciltte sarkmalar ve kırışıklık oluşabilir.
- Cildin daha fazla güneş gören bölgelerinde yaşlılık lekeleri adı verilen kahverengi lekeler oluşabilir.
Güneş lekelerinden muzdarip olmamak için şu noktalara dikkat edilebilir:
- UV ışınlarının yoğun olduğu 10.00-16.00 saatleri arasında dışarıda kalmak gerekiyorsa gölge alanlarda durmaya özen gösterilebilir.
- Kıyafetler vücudun doğrudan UV ışınlarına maruz kalmasını önler. Bu nedenle uzun etekler, pantolonlar ve ince gömlekler tercih edilebilir.
Beslenme ve Cilt Sağlığı
Yaz mevsimi ısınan havanın ve güneşin verdiği enerjiyle açık havanın tadının çıkarılabileceği bir mevsimdir. Ancak aynı zamanda dikkatli olunmadığında hastalanma riskini de beraberinde getirebilir. Sağlık açısından faydalı besinler tüketerek cilt hastalıklarına ve dış etkenlere karşı daha dayanıklı hâle gelmek mümkündür. Özellikle antioksidan açısından zengin besinler genel sağlığı korumaya yardımcı olabilir.
Antioksidan bakımından zengin besinler tüketmek, vücudun zararlı serbest radikallere karşı korunmasını sağlar. Hazır ve paketli gıdalar tüketmek yerine taze meyveler ve sebzeler tüketilerek bu besinlerin ciltteki olumlu etkilerinden de faydalanılabilir. Örneğin, C vitamini açısından zengin olan domates betakaroten ve antioksidan likopenin kaynağıdır. Domates cilt bariyerini güçlendirerek güneşin cilt üzerindeki olumsuz etkilerini azaltabilir.
Antioksidan bakımından zengin bir diğer gıdaysa yeşil çaydır. Beslenme rutinine yeşil çay eklemek sağlıklı, genç ve ışıldayan bir cilde kavuşmaya yardımcı olabilir. Özellikle belirli besinler ve su tüketimi cilt sağlığının korunmasında etkili rol oynar. Bu besinlerden bazıları şunlardır:
- Hindistan Cevizi: Hindistan cevizinin yağı ve sütü cilt sağlığı açısından faydalıdır. Cildin nem oranını koruyarak cilt hasarlarının iyileşme sürecini hızlandırabilir.
- Yeşil Yapraklı Sebzeler: Kara lahana, ıspanak ve marul gibi yeşil yapraklı sebzeler içerdikleri vitamin ve minerallerle tam bir sağlık deposudur. Cilde içeriden etki ederek cildin sağlıklı, ışıl ışıl olmasını ve daha genç görünmesini sağlayabilir.
- Biber: Ciltteki kan akışının düzenlenmesine yardım eden biber, cildin temiz ve sağlıklı kalmasını destekleyebilir.
- Omega 3 Yağ Asitleri: Cilt sağlığı ve genel sağlık için önemli olan omega 3 yağ asitleri; keten tohumu, Chia tohumu ve somon balığı gibi birçok besinde bulunur. Cildi besleyerek esneklik kazandırırken çeşitli cilt hastalıklarının iyileşmesine de katkı sağlayabilir.
Su cildin doğal nem seviyelerini koruyan doğal ve önemli bir kaynaktır. Yazın sıcaklığın da etkisiyle terleme miktarı arttıkça vücudun kaybettiği su oranında da artış görülür. Nemli olmayan kuru cilt hasar almaya daha çok eğilim gösterir. Bu nedenle özellikle yaz aylarında bol su tüketilmesi önerilir.
Cilt Bakım Rutini
Doğru ve etkili bir cilt bakım rutini sağlıklı ve ışıldayan bir cilde sahip olmanın ilk adımlarından biridir. Bunun yanı sıra birçok cilt probleminin yaşanmasına da engel olabilir. Cilt tipine uygun bakım ürünleriyle eksik olan vitamin ve mineral gibi ihtiyaçlar karşılanarak cilt beslenebilir.
Nemlendirici Cilt bakım rutininde önemli rol alır. Nemlendiriciler cildin sağlıklı kalmasını sağlamanın yanı sıra kalkan görevi görerek cildi hasara karşı koruyabilir. Hatta doğru ürünlerin düzenli kullanımı cilt lekelerinin zamanla azalmasını bile sağlayabilir.
Yoğun güneşe maruz kalınan bir zamanın ardından cilt ekstra bakıma ihtiyaç duyabilir. Doğru içeriğe sahip ürünlerle cilt kaybettiği nemi kazanıp sağlıklı kalabilir. Bu ürünlerden bazıları şunlardır:
- Hyaluronik Asit : Kendi ağırlığının bin katı kadar su tutabilen hyaluronik asit, güneşlenme sonrası kaybedilen nemin geri kazanılmasına katkı sağlar. Ayrıca ciltte bariyer oluşturarak UV hasarında koruyucu olabilir.
- E Vitamini: Antioksidan özelliğiyle güneşte yanıp hasar alan cildin yatıştırılmasına ve onarılmasına destek olabilir.
- Aloe Vera: Serinletici etkisi bulunan Aloe vera güneş yanığı sonrası ferahlık hissi verebilir, varsa iltihabı yatıştırmaya katkı sağlar.
- Seramidler: Cilt bariyerinin korunması için gerekli lipit molekülleri olan seramidler, güneş hasarı sonrası iyileşmeyi destekleyebilir.
Cilt bakım rutininin ilk ve önemli adımıysa cilt temizliğidir. Ancak güneş sonrası hassaslaşan cildi temizlerken dikkatli olmak gerekir. Güneş sonrası yapılan temizlik, ciltteki kiri temizlemenin yanı sıra cildi güneş koruyucu ürünlerden de arındırabilir. Güneşte hassaslaşan cildi peeling tarzı ürünlerden ziyade daha nazik ürünlerle temizlemek gerekir.
Ciltte oluşan güneş lekeleri içinse cilt bakım rutinine krem ve losyon gibi farklı formlarda bulunan birçok güneş karşıtı üründen biri dâhil edilebilir. Bu adım için bir dermatoloğa danışarak cilt tipine uygun leke karşıtı ürünler kullanılabilir.
Doğal Koruma Yöntemleri
Cilt tipine uygun, kaliteli malzemelerle doğal ürünler yapıp kullanmak da cilt sağlığını korumaya yardımcı olabilir. Doğal ürünlerden biri de ev yapımı güneş kremidir. Bu güneş kremini yapabilmek için gereken malzemeler şunlardır:
- 1/2 su bardağı Hindistan cevizi yağı,
- 1/4 su bardağı zeytinyağı,
- 1/4 su bardağı Aloe vera (Saf ve diğer kimyasallardan arınmış),
- 2 yemek kaşığı nano olmayan çinko asit.
Doğal güneş kreminin yapımıysa şöyle:
- Hindistan cevizi yağı, zeytinyağı ve Aloe vera bir kaba eklenir. Homojen olana dek nazik bir şekilde karıştırılır.
- Elden edilen karışım ocağa alınıp eriyene dek ısıtılır.
- Ardından çinko oksit eklenir.
Bu karışım UV ışınlarına karşı koruma sağlarken bileşeni olan yağlarla da cildi besler. Ancak yine de dermatolog önerisiyle güvenilir markaların güneş kremi seçeneklerini kullanmak daha faydalı olabilir.
Etkili ve güçlü özellikleriyle cilt bakım rutinlerinin vazgeçilmez bileşenlerinden olmaya aday birçok bitkisel yağ mevcut. Cilt sağlığına pek çok noktada yarar sağlayan bitkisel yağlardan bazıları şunlardır:
- Badem Yağı: İçeriğinde bulunan antioksidanlarla, vitaminlerle ve diğer besinlerle güçlü etkilere sahip olan badem yağı, cildin bariyerini güçlendirip UV hasarına karşı koruyabilir. Ayrıca güneş nedeniyle oluşan cilt hasarına engel olabilir.
- Üzüm Çekirdeği Yağı: E vitamini açısından zengin olan bu yağ, antibakteriyel ve antioksidan özelliklere sahiptir. Serbest radikallerin ve UV ışınlarının verdiği cilt hasarına karşı koruma sağlar.
- Zeytinyağı: Antioksidan etkisiyle serbest radikallerin verdiği zararı önleyebilir. Ayrıca içerdiği vitaminlerle nemlendirici özellik göstererek cildin su tutmasını sağlar. Bu sayede nem kaybını önleyebilir.
- Jojoba Yağı: Ciltteki sebuma benzeyen kıvamıyla ve yapısıyla cildi yumuşatmaya yardımcı olabilir. Cilt gözeneklerindeki yağın temizlenmesine katkı sağlarken akne tedavisini de destekleyebilir.
Bitkisel yağların yanı sıra güneş sonrası uygulanacak maskeler, güneşin etkileriyle kuruyan cilde kaybolan nemini geri kazandırabilir. Tahriş olmuş cildi serinleterek yatışmasına yardımcı olabilir. Bunun için Aloe vera, salatalık ve papatya gibi içeriklere sahip maskeler uygulanarak rahatlama sağlanabilir. C vitamini, meyan kökü özü ve greyfurt çekirdeği özü gibi içeriklere sahip maskelerse cildi besleyip onarmaya yardım edebilir.
Güneş Şapkası ve Gözlük Kullanımı
Güneşten korunmak için tek başına güneş koruyucu ürünler yeterli olmayabilir. UV ışınlarının zararlarından korunmak için güneşten kaçınmanın yanı sıra şapka, gözlük, hafif kıyafetler ve çeşitli aksesuarlar kullanılabilir. Bunlar şöyle detaylandırılabilir:
- Güneşte kalmak gerekiyorsa yüzü, boynu ve kulakları koruyan geniş kenarlı şapka kullanılabilir. Üstelik bu sadece güneşten korumakla da kalmaz, aynı zamanda şık bir görünüm de sağlar.
- UV koruması olan güneş gözlüğü kullanılarak hem göz çevresi hem göz sağlığı korunabilir. Hatta bu gözlükler sadece gözleri değil, göz kapaklarını da kanser gelişme riskine karşı koruyabilir.
- Güneşten korunmak için özel bariyer oluşturan Ultraviyole Koruma Faktörü (UPF) olan kıyafetler tercih edilebilir.
- Dar giysiler giyildiğinde lifler esneyip birbirinden uzaklaşabilir ve UV geçirgenliği oluşabilir. Bu nedenle bol kesimli ve hafif kıyafetler giymeye özen gösterilebilir.
Hiperpigmentasyon ve Önlenmesi
"Hiper" (daha fazla) ve "pigment" (renk) kelimelerinden türetilen hiperpigmentasyon, cildin bazı bölgelerindeki renklerin diğer yerlere göre daha koyu olması durumudur. Bu, cilde rengini veren, melanin adlı pigmentin vücutta aşırı üretilmesinden kaynaklanır. Melanin aşırı üretildiğinde de ciltte siyah, kahverengi, kırmızı veya pembe lekeler, yamalar oluşur.
Hiperpigmentasyon için dermatologlar topikal tedaviler ve yaşam tarzında değişiklikler yapmak gibi yöntemler önerebilir. Hiperpigmentasyonu önlemek için yaşam tarzında yapılabilecek değişiklikler şunlardır:
- Güneşten korunmak için güneş kremleri, güneş koruyucu giysiler ve aksesuarlar kullanmak,
- Hiperpigmantasyona neden olabilecek ilaç kullanımı varsa kullanımının durdurulması,
- Vücudun işleyişini destekleyen ve koruyan sağlıklı beslenme.
Topikal tedavileriyse şöyle detaylandırabiliriz:
- Melanin üretimini azaltacak,
- Siğil ve akne gibi çeşitli cilt rahatsızlıklarını tedavi edebilecek,
- Ciltteki koyulaşmış lekelerin rengini açmaya yardımcı kremler reçete edilebilir.
Güneş nedeniyle oluşan lekelerin tedavisi içinse çeşitli kremler ve serumlar önerilir. Bu ürünlerin formülünde şunlar yer alabilir:
- Aloe Vera Jeli: Aloe veranın içeriğinde bulunan aloesin ve aloin gibi aktif bileşenler hiperpigmentasyonu hafifletebilir. Ayrıca güneş sonrası cilde ihtiyacı olan nemi vererek serinlik hissi sağlayabilir.
- C Vitamini: Doğal bir antioksidan olan C vitamini vücuda pek çok noktada fayda sağlar. Bu vitamin ciltteki koyu lekelerin renginin açılmasına yardım edebilir. Bu nedenle güneş sonrası oluşan lekelenmeler için C vitamini içeren ürünler tercih edilebilir.
- Meyan Kökü Özütü: Meyan kökü özütü güneş hasarından kaynaklanan renk değişikliklerinin iyileşmesine yardımcı olabilir.
Cilt Lekeleri İçin Tıbbi Müdahaleler
Cilt lekelerinin giderilmesine yardımcı olan ve yenilenmiş bir cilt görüntüsü sağlayan çeşitli tıbbi müdahaleler bulunur. Dermatologların bu yöndeki önerilerinden ve tedavi yöntemlerinden bazıları şunlardır:
- Lazer Tedavileri: Ciltteki pigment değişikliğiyle oluşan lekelerin lazerle tedavi edildiği bir uygulamadır. Bu uygulamada lazer cihazıyla cilde zarar vermeden melanin üreten hücreler ortadan kaldırılır, yerine yeni cildin oluşması sağlanır.
- Kimyasal Peeling: Cerrahi müdahale gerektirmeyen bu işlemde cildin lekeli bölgesine bir solüsyon uygulanır. Bu uygulamayla problemli olan cilt tabakası soyulur. Yerine yeni ve parlak cildin ortaya çıkmasına yardım edilir.
- Mikrodermabrazyon: Bu yöntemde lekeli görünümün yok olması için aşındırıcı bir cihaz kullanılır. Bu cihaz cildin en üst katmanını zarar vermeden nazik bir şekilde temizleyerek cildin yenilenmesini sağlar.
SPF İçeren Makyaj Ürünleri
Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için üretilmiş olan çeşitli kozmetik ürünleri mevcuttur. Fondötenden rujlara, nemlendiricilerden pudralara kadar geniş yelpazeye sahip güneş koruyuculu makyaj ürünleri bulunur. Örneğin SPF’li fondötenler ve pudralar, kapatıcı özelliğiyle pürüzsüz bir görünüm vermenin yanı sıra cildi güneşe karşı korumaya da yardım eder.
Günlük makyajda dikkat edilmesi gerekenleriyse şöyle sıralayabiliriz:
- Makyajın gün boyunca yüzde kalacağı düşünülerek cilde zarar vermeyecek kaliteli ürünler seçilmelidir.
- Makyaj malzemesi seçimi cilt tipine ve tonuna uygun olmalıdır.
- Genellikle günlük makyajda kurgu doğallık üzerinedir. Bu nedenle ürün formları ve renkleri seçilirken doğallığı bozmayacak ve ağırlaştırmayacak olan alternatifler değerlendirilebilir.
Yazın Cilt Sağlığını Korumak İçin Ekstra İpuçları
Yılın her mevsiminde olduğu gibi yazın da cildin sağlıklı ve ışıl ışıl görünmesi için cilt bakım rutininde yer alan ürünleri doğru ve düzenli kullanım oldukça önemlidir. İşte, yazın cilt sağlığını korumaya yarayacak bazı ipuçları:
- Doğru uygulanmış bir güneş kremi dahi belli bir süre sonra etkisini kaybeder. Bu nedenle güneş kreminin etkili olması için güneş kreminin sık sık yenilenmesi gerekir. Özellikle güneş kremi suya dayanıklı olsa bile denize ya da havuza girilip çıkıldıktan sonra tekrar uygulanması tavsiye edilir.
- İçeriğinin büyük bir kısmını su oluşturan cilt temizleyicilerle ciltteki suda çözünen ter, kir ve yağ gibi kalıntılar derinlemesine temizlenebilir. Su bazlı ürünlerinin cilt tipine uygun şekilde seçilmesi gerekir.
- Cildin her zaman canlı ve sağlıklı olabilmesi için düzenli şekilde dermatoloğa başvurulabilir. Böylece leke veya diğer cilt problemleri erkenden fark edilebilir. Henüz yerleşmemiş olan cilt sorunları erken teşhis sayesinde fark edilip tedavi edilebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Güneş koruyucu kullanmak cilt lekelerini tamamen önler mi?
Güneş koruyucular önemli ölçüde bir koruma sağlayıp leke oluşumu riskini en aza indirebilir. Ancak ciltteki leke oluşumu yaş, hormon değişiklikleri ve bazı ilaçların alımı gibi faktörler sonucu meydana gelebilir. Güneş koruyucular cildi yanık ve yaşlanma gibi sorunlara karşı korusa da lekeleri tamamen önleyemez. Bu nedenle cilt lekelerinin oluşumunun tamamen engellenmesi için daha kapsamlı bir korumaya ve cilt bakımına ihtiyaç duyulur.
Yazın hangi saatlerde güneşten kaçınmalıyım?
Sabah 10.00 ile öğleden sonra 14.00 arasındaki saatler güneş ışınlarının en güçlü olduğu zamandır. Cilt lekelenmesinin güneşe yoğun bir şekilde maruz kalındığında görüldüğü varsayıldığındaysa bu saatler arasında dışarıda olmaktan kaçınmak en iyisidir.
Doğal güneş koruyucular etkili midir?
Doğal güneş kremleri mineral ve bitki bazlı içerikleriyle güneş ışınlarına karşı koruma sağlayabilir. Özellikle mineral içerikli olanlar çinko oksit veya titanyum dioksit gibi bileşenleriyle cildi kaplayarak güneş ışınlarına karşı kalkan görevi görür. Ancak doğal içerikli güneş koruyucu tercih ederken ürünlerin güvenilirliği yüksek markalar tarafından üretilmiş olmasına dikkat etmek önemlidir.