Güneş yanığına yoğurt ve diş macunu sürmeyin!
Pek çoğumuz kışın sıcacık kumsalların, yaz güneşinin ve denizin hayalini kurarız. Yaz gelir gelmez de tatil planlarına başlarız. Kimimiz denize ya da havuza girmek için heyecanlanırken kimimiz de güneşin tadını çıkarmak için sabırsızlanırız. Tabii yazın sıklıkla güneş yanıkları gibi sorunlarla karşılaşılır. Bronzlaşmak uğruna bütün gün güneşlenenler, sonra derisi soyulanlar olabilir. Bazı kişiler de her daim bronz bir tene sahip olmak için solaryumu tercih eder. İşte sağlıklı bronzluk için merak edilen sorular ve yanıtları.
Bronzlaşmak için solaryumu tercih etmek tehlikeli mi?
Solaryum cihazlarına bağlı yapay ultraviyole ışın maruziyetinin etkileri konusunda yapılan bilimsel çalışmaların sonucunda, solaryum cihazlarının cilt kanseri riskini önemli oranda arttırdığı tespit edilmiştir. 2009 yılında Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı tarafından solaryum cihazları, grup 1 kanserojenler (insanlarda kesin olarak kanser yapanlar) sınıfına dahil edilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı gibi pek çok sağlık kuruluşunun yayınladığı raporlar ve yapılan tüm bilimsel çalışmaların ışığında, aralarında Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Kanada'nın bulunduğu 19 ülke tarafından, solaryum cihazlarının 18 yaş altında kullanımı yasaklanmıştır. Brezilya'da 2009 yılından itibaren tüm yaş grupları için solaryum cihazlarının kullanımı yasaklanmış olup, Avustralya'nın pek çok eyaletinde 2015 yılından sonra aynı yasaklama kararı yürürlüğe girmiştir.
Bronzlaştıktan önce ya da sonra solaryuma girmek tehlikeyi artırır mı?
Güneş doğal ultraviyole, solaryum cihazları ise yapay ultraviyole ışın kaynaklarıdır. Cilt sağlığımız için önemli olan cildimizin maruz kaldığı ultraviyole ışınlarının toplam miktarıdır. Bu miktar arttıkça ultraviyole ışınların oluşturacağı cilt hasarı da artacaktır. Kısaca bronzlaştıktan önce veya sonra solaryuma girmenin hiçbir farkı yoktur. Güneşten korunarak ve solaryum cihazlarından uzak durarak cildimize temas eden ultraviyole ışınlarının toplam miktarını azaltmamız gerekir.
Bronzlaştıktan sonra soyulmanın önüne geçilebilir mi?
Güneş yanığına bağlı cilt soyulması, cildin farklı katmanlarını etkileyebilen, düzensiz yara iyileşmesi ve kalıcı lekelenmeye neden olabilen tehlikeli bir durumdur. Bu tür soyulmalar, cilt gençleştirme amacıyla kullanılan, cildin kontrollü olarak soyulmasını sağlayan kimyasal peeling veya ablatif lazerler ile gerçekleştirilen cilt soyulmasından çok farklıdır. Bu nedenle güneş yanığına bağlı cilt soyulması, ölü derilerden arınmak açısından bir avantaj olarak algılanmamalıdır.
Peki soyulmamanın bir formülü var mı?
Cilt soyulması güneş yanığının belirtilerinden birisidir. Dolayısıyla güneş yanığından korunmak için alınan tedbirler, cilt soyulmasını da engelleyecektir. Buna ek olarak, her duştan sonra ve gün içinde sık aralıklarla nemlendirici kremlerin kullanılması ve bol su içilmesi cilt soyulmasının önlenmesine yardımcı olabilir. Tüm önlemlere rağmen cildiniz soyulmaya başladıysa, soğuk duş alarak cilt soyulmasını yavaşlatabilirsiniz. Duş aldıktan sonra cildinizi yumuşak bir havluyla, nazikçe ve ovmadan kurulamanız gerekir. Soyulmuş olan cilt üzerindeki kabuklar elle soyularak uzaklaştırılmamalıdır. Aksi takdirde cilt enfeksiyonu ve kalıcı cilt lekeleri ortaya çıkabilir.
Kakao veya havuç yağı kullanmak sağlıklı mı?
Bronzlaşmış bir cildin sağlıklı ve estetik bir görüntü verdiğini düşünen insanlar, daha hızlı bronzlaşmak için kakao yağı, havuç yağı, zeytinyağı, kola gibi ürünleri ciltlerine sürerek güneşlenmekte herhangi bir sakınca görmüyor. Ancak bu ürünler güneş ışığının zararlı etkilerini arttırarak güneş yanıklarına, cildin erken yaşlanmasına ve kalıcı cilt lekelerinin oluşmasına neden olabilir. Bu nedenle içinde tam olarak ne olduğu bilinmeyen, herhangi bir laboratuvar testinden geçmemiş ürünleri kullanarak güneşlenmenin cilt sağlığını olumsuz etkileyeceği unutulmamalıdır.
Güneş yanıklarından nelere dikkat edilmeli?
Güneş yanıklarından korunmak için bazı kurallara uyulması gerekiyor. Gündüz 10:00-14:00 saatleri arasında kesinlikle güneşe çıkılmamalıdır. Güneşten koruyucu kremler, güneşe çıkmadan 20 dakika önce sürülmelidir. En az 30 faktörlü, mümkünse suya dayanıklı güneşten koruyucular tercih edilmeli ve her 3 saatte bir yeniden güneşten koruyucu kullanılmalıdır. Özellikle güneş altında yüzen ve yoğun spor yapan kişilerin güneşten koruyucu kremleri daha sık aralıklarla sürmeleri gerekiyor. Kullandığınız giysiler de güneşten korunmanın önemli bir parçasıdır. Gözler ve göz çevreleri güneş gözlüğüyle korunmalıdır. Geniş kenarlı şapkalar kullanılmalı, az gözenekli, sıkı dokunmuş, ağartılmamış pamuktan üretilmiş, açık renkli kıyafetler giyilmelidir. Polyester, viskon, yapay ipek ve ağartılmış pamuktan üretilmiş kıyafetler ultraviyole ışınlara karşı çok az koruma sağladıkları için tercih edilmemelidir. Güneş yanığının oluştuğu cilt üzerine diş macunu, yoğurt, zeytinyağı veya salça sürülmemelidir. Bunlar içerdikleri asit nedeniyle hem cilt yanığını ağırlaştırırlar, hem de yanığın iyileşmesini geciktirerek kalıcı cilt lekelerine yol açarlar.