Yazı İçeriği

Tiroit bezi hastalıkları: Hipertiroidi, hipotiroidi, Haşimoto, guatr

1. Hipertiroidi nedir?

2. Hipotiroidi nedir?

3. Haşimoto hastalığı nedir?

4. Guatr nedir?

Tiroit bezi hastalıkları: Hipertiroidi, hipotiroidi, Haşimoto, guatr

Tiroidin vücudumuzda ‘denge’ sağladığını biliyor musunuz? Tiroit bezi boynumuzun ön kısmında bulunan, şekli kelebeği andıran, hormon salgılayan bir endokrin bezdir. Tiroit bezi; büyüme-gelişmeyi, kemik sağlığını, beyin ve sinir hücrelerinin gelişimini sağlayan, bazal metabolizma hızını ayarlayan ve vücut ısısını dengeleyen tiroit hormonlarını üretir ve dolaşıma sokar. Denge yaratan bu hormonla ilgili toplumda çok yaygın bir şekilde farklı hastalıklar görülüyor. Hipertiroididen hipotiroidiye, Haşimoto’dan guatra kadar yaygın tiroit hastalıkları ile ilgili merak edilenler…

Tiroit hastalıkları

Tiroit hastalıkları 2 grupta incelenebilir:

  • Tiroit bezinin yapısal bozukluklarına bağlı hastalıkla: Guatr, nodüler guatr, tiroit kanseri
  • Tiroit hormon üretimindeki bozukluklara bağlı hastalıklar: Hipotiroidi ve hipertiroidi.


1. Hipertiroidi nedir?

Tiroit bezinin fazla tiroit hormonu üretmesi, dolaşıma fazla tiroit hormonu salgılaması durumuna hipertiroidi denir. Hormon fazlalığına bağlı vücut metabolizmasının hızlanmasıdır. Tiroit bezinin fazla çalışmasını sağlayan antikorlar üretmesi ile ortaya çıkan otoimmün hastalık olan Graves hastalığı da hipertiroidinin nedenlerinden biridir. Ayrıca tiroit bezinin içinde bulunan nodüllerin fazla hormon üretmesi de hipertiroidin bir diğer nedenidir.

Hipertiroidi belirtileri

Tiroit hormonlarının dolaşımda fazla miktarda olmasıyla birlikte şöyle belirtiler görülür:

  • Metabolizma hızlanması
  • Çarpıntı, terleme, ellerde titreme
  • Sinirlilik, anksiyete hali, çabuk öfkelenme
  • Kilo kaybı (fazla yemek yemeğe rağmen)
  • Saç dökülmesi
  • Kas güçsüzlüğü
  • Gözlerin ileri doğru belirginleşmesi
  • Adet düzensizliği (adetler daha uzun aralıklar ile olabilir)

Hipertiroidi tedavisi

Ailesinde tiroit hastalığı olanlar, kadınlar, son 1 yıl içinde doğum yapmış kadınlar, otoimmün hastalığı olanlar (vitiligo, tip 1 diyabet gibi), sigara içenler, aşırı dozda tiroit hormonu kullanan kişiler hipertiroidi açısından risklidir. Hipertiroidi tedavi edilmediği takdirde ciddi durumlara yol açabilir. Kalp yetmezliği, tansiyon yüksekliği, inme, kemik erimesi ve buna bağlı kemik kırık riskini artırabilir. Hipertiroidi, anti-tiroit ilaçlar, radyoaktif iyot tedavisi ve cerrahi ile tedavi edilebilir. Hangi tedavinin daha uygun olduğu hastalığın tipine, tiroit bezinin boyutlarına, kişinin yaşına, gebelik durumuna göre değişir.

Hipertiroidi beslenme nasıl olur?

Hipertiroidisi olan kişilerin beslenmelerinde iyot kısıtlaması yapılmalıdır. Bu konuda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta iyotsuz tuz kullanmaktır. Bununla birlikte iyot içeriği yüksek olan yiyecekleri sınırlı tüketmek önemlidir. Örneğin; deniz ürünlerini haftada 1 ile kısıtlamak, soyalı ürünlerden kaçınmak.

2. Hipotiroidi nedir?

Tiroit bezinin kişinin ihtiyacı kadar tiroit hormonu üretememesine hipotiroidi denir. En sık nedeni Haşimoto hastalığıdır. Bununla birlikte cerrahi olarak tiroit bezinin tamamının ya da bir kısmının çıkarılması veya radyoaktif iyot tedavisi sonrası tiroit bezinin çalışamaz hale gelmesiyle ortaya çıkar.

Hipotiroidi belirtileri

Yeterince tiroit hormonu üretilememesi anlamına gelen hipotiroidinin belirtileri şöyle sıralanabilir:

  • Üşüme
  • Yorgunluk, çabuk yorulma
  • Saçlarda dökülme
  • Unutkanlık
  • Konsantrasyon bozukluğu
  • Depresif duygu durum hali
  • Metabolizma hızında yavaşlama
  • Kilo alma
  • Adet düzensizliği(sık aralıklar ile adet olma)
  • El ve ayaklarda uyuşma karıncalanma
  • Eklem ve kas ağrıları
  • Kramp
  • Kan-kolesterol değerlerinde yükseklik
  • Kalp atışlarında yavaşlama
  • Kabızlık

Tiroit ameliyatı geçirdiyseniz…

Yaşlılar, kadınlar, ailelerinde ya da kendilerinde otoimmün hastalığı(tip 1 diyabet, vitiligo, çölyak hastalığı gibi) olanlar, tiroit operasyonu geçirenler, boyun bölgesine radyasyon alan kişiler hipotiroidi için riskli gruplardır.

Hipotiroidi tedavisi

Hipotiroidinin tedavisinde amaç; eksik olan tiroit hormonunu yerine koymaktır. Kişinin ihtiyacına göre doz belirlenir ve yakın takip ile devam edilir. Genelde tedavi ömür boyudur ve hayati öneme sahiptir. En geç 6 ayda bir mutlaka tiroit değerlerine bakılmalıdır. Hipotiroidi tedavisiz kalırsa kalp yetmezliği, ödem miks ödem koması dediğimiz hayatı tehdit eden çok ciddi durumlara yol açabilir.

Tiroit ilaçlarıyla bu ilaçları birlikte almayın!

Tiroit hormonları sabah aç karnına alınmalıdır. Kahvaltıdan yarım saat mümkünse, 1 saat önce alınmalı. İlaç kendi kutusunda, nemden rutubetten uzak, güneş görmeyen serin bir yerde saklanmalı, buzdolabına konmamalıdır. Dikkat edilmesi gereken önemli bir diğer nokta ise tiroit hormonları ile birlikte demir, kalsiyum içeren vitaminler ve mide koruyucuların alınmaması gerektiğidir. Bu ilaçlar tiroit ilaçlarından en az 4-6 saat sonra alınmalıdır. Tiroit hormonu sabah alınmalı, söz konusu diğer ilaçlar öğlen ya da akşam alınmalıdır.

3. Haşimoto hastalığı nedir?

Haşimoto hastalığı, hipotiroidinin en sık nedenidir. Haşimoto, ilk kez 1912’de Japon biliminsanı Hakaru Hashimoto tarafından tanımlanmış ve bu ismi almıştır. Haşimoto kadınlarda erkeklerden 7 kat daha fazla görülür. Otoimmün bir hastalık olmasıyla Haşimoto, vücudun kendi bağışıklık hücrelerinin tiroit dokusunu, yabancı bir doku olarak algılayıp yok etmeye çalışması sonucu ortaya çıkar. Bu durumu tetikleyen nedenler tam olarak bilinememekle birlikte genetik miras, stres, enfeksiyon, aşırı iyot maruziyeti gibi çevresel faktörler hastalığın sebepleri olarak düşünülür. Vücudumuz kendi tiroit dokusuna karşı, ANTİ-TPO ve ANTİ-TG denilen antikorlar üreterek tiroit hücrelerini yıkmaya başlar. Zamanla tiroit dokusunda tiroit hormonu üretecek hücre kalmadığı için hipotiroidi denilen dolaşımda tiroit hormon azlığı-yokluğu durumu ortaya çıkar. Tiroit bezi zaman içerisinde normalden daha küçük bir hal alır.

Ailede varsa…

Haşimoto hastalığı, aynı aile üyeleri arasında sık görülür. Bu nedenle ANTİ-TPO ve ANTİ-TG yüksekliği saptanan bireylerde diğer aile fertleri de(anne, kardeş, hala, teyze gibi) taranmalıdır.

Haşimoto diğer otoimmün hastalıklara eşlik edebilir. Bu hastalıklar şunlardır:

  • Tip 1 diyabet
  • Addison hastalığı (böbreküstü bezinin yetmezliği)
  • Testis veya over yetmezliği
  • Hipoparatiroidi(paratiroid bezin yetmezliği)
  • Vitiligo
  • Romatoid artirit ve çölyak hastalığı

Haşimoto tedavisi

Haşimoto hastalığında zamanla kişiye yetecek kadar tiroit hormonu üretilemeyecek hale gelinir ya da normal şartlarda tiroit hormonu yeterken gebelik, emzirme gibi ihtiyacın arttığı durumlarda hormon yetmeyebilir. Bu gibi durumlarda hipotiroidi bulguları ortaya çıkar ve tiroit hormon ilaçları alınması gerekir. Haşimoto olan kişilerde tiroit hormon tedavisine ek olarak selenyum takviyesinin otoimmüniteyi baskılayarak antikor düzeylerinde düşmeye sebep olduğu gösterilmiştir. Ancak kesinlikle tiroit hormonları kesilmemelidir.

4. Guatr nedir?

Tiroidin diğer bir hastalığı tiroit nodülleridir. Tiroit hücrelerinin anormal şekilde çoğalarak yumru şeklini alması guatr olarak adlandırılır. En önemli nedeni iyot eksikliğidir. İyot eksikliğinde tiroit bezi yeterli hormon üretebilmek için büyümeye başlar ve zamanla içerisinde yumrular oluşabilir. Genellikle herhangi bir şikayete yol açmazken tesadüfen saptanır. Ancak boyutları büyürse yutkunma zorluğu, boğazda takılma hissi, ses kısıklığı ve nefes darlığı yapabilir. Bazen hipertiroidiye de neden olabilir.

Guatr tedavisi

Tiroit nodülünden şüphelenildiğinde tiroit ultrasonografisi ve TSH düzeyi ile değerlendirilmelidir. Gerekli görülen nodüllerden ince iğne aspirasyon biyopsisi alınmalıdır. Genellikle iyi huyludurlar. Biyopsi sonucu iyi(benign) ve herhangi bir semptom da yok ise yıllık ultrasonografi ile takip yeterlidir. Biyopsi sonucu tiroit kanseri ile uyumlu ya da şüpheli geldiğinde ise cerrahi önerilir.

Tiroit hastalığı olanlar bu besinleri tüketmemeli mi?

Guatrojen olarak bilinen karalahana, karnabahar, brokoli, brüksel lahanası, turp gibi sebzelerin tiroit hastalığı olanlar tarafından tüketilmemesi gerektiği doğru değildir. Bu sebzeleri pişmiş olarak ve haftada 1-2 porsiyon şeklinde tüketmenin guatr gelişimi üzerine etkisi yoktur.