Omurga sağlığı yıllar içinde nasıl bozulur?
Yaşlanma kaçınılmaz olsa da aslında yaşlılıkta omurgamızda meydana gelen bozulmaları geciktirmemiz mümkün. Yaşlanma ile iskelet sisteminde ve omurgamızda çok büyük değişiklikler oluşur. Genel olarak tüm reflekslerimizde yüzde 20 azalma olurken, 50 yaş sonrasında her 10 yılda bir kas kitlemiz yüzde 15 azalır. Bu oran 70 yaş sonrasında yüzde 30’a kadar çıkar. Kas liflerimizde 20 ile 80 yaşları arasında yüzde 40 azalma meydana gelir. Kemik yoğunluğumuz da yaşla birlikte giderek azalır. Erkeklerde kemik yoğunluğunda yüzde 30, kadınlarda ise yüzde 50 kayıp oluşur. Menopoz sonrası bu kayıp daha da hızlanır.
Bel ve boyun ağrılarının nedenleri
Yaşlanmaya bağlı oluşan değişiklikler ile bozulmalar yakından ilişkilidir. Tüm bunlar bel, sırt, boyun hatta kol, omuz, kalça ve bacak ağrıları olarak karşımıza çıkabilir. Bel ve boyun ağrısına basit bir disk problemi yol açabildiği gibi; omurga eklemlerinde kireçlenme, omurgada ‘skolyoz’ olarak tarif edilen eğrilikler, bel kaymaları ve omurilik ile sinirlerin geçtiği kanalların daralmasının da eklendiği oldukça ağır omurga hastalıkları da neden olabilir.
Yanlış yaşam tarzı omurga şikayetlerini artırır
Yaşlanmaya bağlı omurga hastalıkları tüm ülkelerde görülür. Genetik farklılıklar bu hastalıkların seyrini etkilerken, yanlış yaşam tarzı da omurga yaşlanması ve bozulmasını hızlandırabilir. Günlük yaşamdaki yanlışlıklar sonucu omurgamızda meydana gelen değişikliklere ikincil yaşlanma denilebilir. İşte bu noktada kişinin daha evvel var olan omurga hastalıkları (doğuştan veya gençlik çağında oluşmuş eğrilikler, kırıklar, enfeksiyonlar gibi), yaşam tarzı ve şekli, iş hayatı ve zorluğu, sigara içiciliği gibi durumlar her şeyi değiştirip hastalığın seyrini etkiler. Örneğin ülkemizde coğrafi özellikler ve yaşam tarzı dikkate alındığında Doğu Karadeniz’de dar kanal ve omurga eğrilikleri daha sık görülür. Bu arada büyük şehirlerde masa başı mesleğe sahip kişilerde ise boyun omurgası ile ilişkili hastalıklara çokça rastlanır. Bu arada ağır işlerde çalışan genç yaş gruplarında ise disk problemleri sık görülür. Tüm yaş gruplarında sigara içen kişiler (günde 20 taneden fazla) ne kadar omurga sağlığına dikkat etseler de omurgada ağrılı dejenerasyon ve yaşlanma erken yaşlardan başlar.
Düzenli fitness ve yürüyüş çok etkili
Yapılan araştırmalar bilinçli spor, fizyoterapi ve omurga sağlığına dikkat edilmesi halinde ileri yaşlarda daha az ağrılı bir omurgaya sahip olunabileceğini ortaya koyuyor. Düzenli fitness kemik kitlesini artırır, bu özellikle menopoz sonrasında çok daha önemlidir. Tempolu olarak haftada en az 3 kez ikişer saat yürümek veya yüzmek de yeterli bir kas-iskelet gücüne faydalı olur. Fiziksel olarak kondisyonun artırılması bel ağrılarının tedavisinde oldukça önemlidir, ayrıca beyin sinir sisteminin kontrolünü de artırır.
Bel ağrısı psikolojiyi de bozar
Kronik bel ağrısı olan hastalarda görülen hareket ve aktivite azlığı bilinç altında, ağrıların geçmeyeceği gibi bir duruma neden olur, bu ise aktiviteleri iyice kısıtlar. Böylece hastalık iyice kronikleşir, buna bağlı olarak da anormal şekil bozukluğu ve psikolojik problemler baş gösterir. Omurgaya ait rehabilitasyon programları, tipik olarak sırt, boyun ve karın kaslarının kuvvetlendirilmesi, esnekliğin artırılması ve bu arada kalp-akciğer egzersizleri tüm bu kısır döngüleri kırmada oldukça önemlidir. 30 yaşını geçmiş hemen herkeste radyolojik inceleme yapıldığında şikayet vermeyen en azından bir disk problemine rastlanır. Ağrıların bir haftadan uzun sürmesi halinde mutlak surette ileri inceleme ve doktora başvurulması gerekir. Ne yazık ki bu duruma yeterince önem verilmediğinden, bunun sonrasında tedavisi güç veya imkansız tablolar oluşabilir.
Ofiste egzersiz, sigaraya son, bilinçli spor
Ofis çalışanları iskelet sistemi ve boyunları için ofiste pratik egzersizler yapabilir, uzun süre araç kullananlar iki saatte bir mola vererek iskelet sistemini hareketlendirmesi gerekir. Çalışmayanlar da gün içinde iki veya üç kez omurga egzersizleri yapması şarttır. Sigara da omurga dejenerasyonu yapar, omurga dondurma ve implant kullanılmış ameliyatlardan sonra kemik kaynamasını bozar. Gençlik çağında yapılan bilinçsiz sporlar da uzun süre devam etmesi halinde ileri çağlarda daha erken yaşlanma ve bozulmuş omurgaya yol açar. Bu kişilerde 30'lu yaşlardan sonra sorunlar klinik olarak ortaya çıkar, 40 yaş sonrasında ise şiddetlenir.