Kalbinize zarar veren etmenler
Hayatınızdan bir türlü söküp atamadığınız stres, parasını ödediğiniz halde yoğunluktan kapısını bile açamadığınız spor salonu, akşam iş çıkışı eve geldiğinizde hissettiğiniz ağır yorgunluk, günün koşuşturmacası içerisinde sağlıklı beslenmeye dikkat edememeniz ve bir de birbiri ardına yaktığınız sigaralar… Kalbinizin bütün düşmanlarıyla gün boyu el elesiniz, değil mi? O halde tüm dünyada hızla yaygınlaşan kalp ve damar hastalıkları, bir gün sizin de kapınızı çalabilir. Bu nedenle kalbinizi yenilemenin yöntemleri…
1. Azı faydalı çoğu zararlı: Stres
Modern çağın vazgeçilmezi stresin azı faydalı, aşırısı zararlı. O zararlardan biri de kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkisi. Kişi strese ne kadar teslim olursa kalp ve damarlarının maruz kaldığı stres de o derece fazla olur, organlar daha erken yaşlanır. Buna karşın neredeyse stressiz ve gergin geçmeyen gün olmadığından, önemli olan stresi kontrol altına almayı başarmanız, bunun için de stresin sizi yönetmesine fırsat vermeyip sizin stresi yönetmeyi öğrenmeniz.
2. Bel çevresi kaç cm olmalı?
Sağlıklı kalbe giden yollardan biri de bel çevreniz! Amerikan Kalp Derneği’nin verilerine göre; bel çevresinin erkeklerde 102, kadınlarda 88 cm’yi geçmesi (Batı’da erkeklerde 94, kadınlarda 80 cm) kalp rahatsızlıkları açısından risk anlamına gelir. Kalp rahatsızlıkları erkeklere yönelik hastalık gibi algılansa da, kadınları da çok yakından ilgilendirir. Araştırmalar kadınlarda damar sertliğine bağlı ilk bulguların 30’lu yaşlarda çıkmaya başladığını, menopoz sonrası da riskin arttığını gösteriyor.
3. Tansiyon ilacınızı içmeyi unutmayın
Kişiler özellikle hipertansiyon ilaçlarını ‘vücuda daha zararlı’ söylemlerine inanarak doktora danışmadan kendi başlarına bırakabilir. Oysa gerek hipertansiyon ilacını düzenli almamak, gerekse ilacı bırakmak tehlikeli sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle “Hipertansiyon bana bir şey yapmaz!”, “Genç yaşta ilaç bağımlısı mı olacağım!” şeklinde tehlikeli inanışlarla bırakmayın ve düzenli alın.
4. Tempolu yürüyün
Hareketsiz bir yaşam tarzına sahipseniz hele de baharla birlikte bu zararlı yaşam biçiminize son vermenin tam zamanı. Fiziksel aktivite azlığı ve gün boyu masa başından kalkmadan çalışmak kalbimiz açısından büyük risk oluşturur. Kalbin en büyük düşmanlarından olan hareketsizlikten uzak durun; haftada en az 3 gün ve 45 dakika mutlaka düzenli ve tempolu yürüyün.
5. Kolesterol ilacınızı kendi başınıza kesmeyin
Yapılan bilimsel çalışmalarda kolesterol yüksekliği, kalp ve damar hastalıklarının en önemli nedenlerinden biri olarak gösterilir. Kötü kolesterol olarak bilinen LDL’nin düşürülmesi için beslenmeye dikkat etmek tek başına yeterli değil. Kişinin, hekim tarafından kendisine yazılmış kolesterol ilacını kendi başına kesmesi yanlış ve tehlikeli.
6. Kalp ve damar dostu gıdalar tüketin
Kalp ve damar dostu besinlerden oluşan Akdeniz tipi beslenmeye geçin. Yağlı, tuzlu, kızarmış ve hazır yiyeceklerden uzak durun. Haftada iki gün kızartma olmamak kaydıyla balık yemek, mevsim sebze ve meyveleri tüketmek, kırmızı etten uzak durmak, salam-sucuk-sosis gibi işlenmiş et ürünlerinden ve hamur işlerinden kaçınmak önemli. Günün yoğun koşuşturmacası içerisinde fast food ürünlerin pratikliğine kanmayın. Zeytinyağı, kırmızı üzüm, domates gibi besinler kötü kolesterolün azalmasına yardımcı olur.
7. Diyabet ve hipertansiyona dikkat
Günümüzde en önemli risklerden birini ‘metabolik sendrom’ denilen rahatsızlıklar dizini oluşturur. Bunun içerisinde diyabet ya da insülin direnci, hipertansiyon, iyi kolesterol denilen HDL’nin düşük olması, kötü kolesterol olan LDL kadar tehlikeli olan trigliserid yağ yüksekliği (kan yağı yüksekliği) ve aşırı kilo yer alır. Bunlardan üç ya da daha fazlasını bir arada bulundurmak ‘metabolik sendrom’ tanısı aldırır ki, bu durum kalp damar hastalıklarına yol açması açısından oldukça riskli.
8. Sigarayı bırakın
Yapılan bilimsel çalışmalara göre, sigara tek başına kalp damar rahatsızlıklarından hayat kaybını önemli ölçüde artırır. Erkeklerde günde 1-14 sigara ile risk 1.7 kat; günde 25’in üzerinde sigara içenlerde 2.6 kat daha yüksek. Kadınlarda 1-14 sigara ile risk 1.9 kat; günde 14-24 sigara ile 4.3 kat ve 25 sigaranın üzerinde 5.4 kat artar. Pasif içicilik de riski önemli ölçüde artırır. Buna karşın, içerisinde 4 binden fazla zararlı madde bulunan sigaranın bırakılması ile kardiyovasküler riskler, bir yılın sonunda yüzde 50 azalır, 10 yılın ardından da koroner risk giderek kaybolur.
9. İdeal vücut kilonuza ulaşın
Modern çağın tehlikeli rahatsızlığı obezite, başlı başına önemli rahatsızlık olup ömrü kısaltmakla birlikte kalpten kansere dek birçok ciddi rahatsızlığa da neden olur. Bu nedenle vücut kitle indeksine göre aşırı kiloya sahip olanların mutlaka tedavi olması ve ideal vücut kilosuna kavuşması gerekir.
10. Düzenli kontrol yaptırın
Vücudumuza dakikada yaklaşık 5 buçuk litre kan pompalayan, hayati öneme sahip kalbimize her yıl düzenli check up’ı ihmal etmemek gerekir. Genetik risk faktörü olanların 30’lu, genetik risk faktörü olmayanların 50’li yaşlardan itibaren check up olması hayat kurtarır. Efor testi, ekokardiyografi gibi yöntemlerle kalp rahatsızlıklarını tespit ederek erken müdahale ve tedavi etme şansı bulunur. Bu uyarılara dikkat etmeniz halinde kalp ve damar hastalıkları riskini minimize etmeniz mümkün.