Hipertrofi Nasıl Oluşur?
Hipertrofi (kalp kaslarında görülen kalınlaşma) kimi zaman her hangi bir sağlık problemine yol açmayan, tamamen sağlıklı bireylerde de görülebilen normal fizyolojik bir yanıt iken kimi zaman da hayatı tehdit eden önemli bir sağlık sorunun da habercisi olabilir. Kalp dokusunda meydana gelen fizyolojik kalınlaşma (örneğin sporcularda görülen) ile normal olmayan- patolojik- kas kalınlaşması (örneğin hipertrofik kardiyo-miyopati hastaları) ayırımının yapılması, erken tanı ve tedavide oldukça önemlidir.
Hipertrofi Nedir?
Hipertrofi, ilgili dokularda bulunan hücrelere (örneğin kas dokusu) daha çok çalışmaları ya da daha güçlü olmaları yönünde gelen uyarıların sonucunda ortaya çıkan bir çeşit uyum (adaptasyon) biçimidir. Hücreler kendisine gelen uyarılardan etkilenince bir tepki olarak metabolizmasını artırır, sitoplazmalarını genişletir ve organellerini çoğaltır. Bu yanıt kimi zaman fizyolojik sınırlarda bir gerekliliktir. Örneğin gebelerde rahim kasları hem büyür (hipertrofi) hem de sayıca çoğalır (hiperplazi) çünkü bu gebeliğin sağlıklı bir şekilde devamı için şarttır.
Yine sporcularda özellikle ağırlık antrenmanlarından sonra kaslarda görülen büyüme (hipertrofi), kasların zorlanmaya karşı oluşan hasarı onarmak için vermiş olduğu son derece fizyolojik bir uyumdur. Oysa yüksek tansiyon problemi olan kişilerde veya aort kapakta kireçlenmeye bağlı daralma olan kişilerde de kalp içerisinde artan basınç zamanla kalp duvarlarında kalınlaşmaya yol açar. Bu artan basınca karşı başlangıçta verilen yanıt ileride kalp fonksiyonlarının bozulmasına yol açan bir sürecinde başlangıcı olacaktır.
Hipertrofi – İyi mi Kötü mü?
Peki, hem normal hem de hasta kişilerde görülebilen bu yanıt mekanizması iyi mi kötü mü? Normal yanıtın bitip hastalık sürecinin başladığı patolojik kalp kası kalınlaşmaları aslında tek bir grup hastalık olmayıp bazen hipertansiyona bağlı olarak sonradan bazen de genetik olarak kalp kaslarının da etkilendiği hipertrofik kardiyomiyopati adını verdiğimiz ayrı bir hastalık şeklinde de ortaya çıkabilir.
Hipertrofik kalp (kalp kaslarında kalınlaşma ile seyreden) kası hastalıkları değişik hastalıklara bağlı olarak zamanla gelişebileceği gibi doğumsal yani genetik (ırsi) olarak ta karşımıza çıkabilir.
Hipertrofik Kardiyomiyopati Nedir?
Hipertrofik kardiyomiyopati, miyokard dediğimiz kalbin kas tabakasında meydana gelen anormal kalınlaşması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Kalınlaşan kalp kası, zamanla kanın kalpten vücuda pompalanmasını zorlaştırabilir.
Hipertrofik Kardiyomiyopati Belirtileri
Hastalarda çoğunlukla herhangi bir yakınma veya belirti olmayabilir ve normal yaşamlarına devam edebilir fakat hipertrofik kardiyomiyopatisi olan küçük bir hasta grubunda kalınlaşan kalp kası zamanla kalbin ve kapakçıkların çalışmasını bozarak nefes darlığı ve/veya göğüs ağrısı şikayetlerine ve bazen de hayatı tehdit eden kalp ritmi bozukluklarına (aritmi, çarpıntı) yol açabilir. Bu tip hastalarda ön planda genetik problem olması nedeni ile iyi alınmış bir aile öyküsü son derece önemlidir.
Muayene bulguları ve kan tetkileri tanıya çok katkı sağlamaz iken ekokardiyografi (kalp ultrasonu) ve kalp MR’ı gibi görüntüleme yöntemleri ile tanı çoğu zaman konulabilir.
Hipertrofik kardiyomiyopati hastalarında kalp kaslarında kalınlaşmanın ötesinde kas tabakasında yapıca bozulma ve tıpkı bir nasır dokusu gibi sertleşme (fibrozis) gözlenir. Kas dokusunda meydana gelen bu değişiklikler zamanla kalbin kasılma gücünde azalmaya neden olabileceği gibi bazen de kalpte tehlikeli olabilen ritim problemlerine yol açabilmektedir.
Bu tip hastalarda hastanın şikayetleri ve öyküsü dinlenip görüntüleme yöntemleri ile tanı netleştirilmeli ve eğer ritim problemleri de varsa doğru ilaçlar ile derhal tedavisi başlanmalıdır. Ekokardiyografi, kalp kası kalınlaşmasının ve kalp fonksiyonlarının takibi için bu hastalarda belirli aralıklar ile yapılmalıdır.
Yüksek Tansiyon veya Kapak Hastalıklarına Bağlı Hipertrofi
Hipertansif hipertrofik kalp kası hastalığı olarak isimlendirdiğimiz bu durum genelde uzun süre tanı almamış veya iyi tedavi edilmemiş yüksek tansiyon veya aort kapak darlığı olan hastalarda görülen kalp kası kalınlaşmasıdır. Kalp son derece akıllı bir organ olup yüksek basınç altında çalışırken uyum sağlamak ve etkili bir şekilde kanı vücuda atabilmek için kaslarında artışa gider. Bu aslında düzenli spor yapıp ağırlık antrenmanları yapan kişilerde gördüğümüz vücut kaslarının gelişmesi gibi bir süreçtir. Başlangıçta son derece masum olarak sadece basıncı yenmek ve dolaşımı etkili sağlamak adına kalpte oluşan bu kalınlaşma ne var ki ileride kalp dokusunda bozulma ve kalbin damarlarında sertleşmelere yol açmaktadır.
Hipertansiyon hastalarında görülen kalp kası kalınlaşma tansiyonun kontrolsüz yüksek gittiğini gösteren bir durum olup her zaman kötü olarak yorumlanmamalıdır. Kalp kas kalınlaşma etkili bir tansiyon tedavisi ile nispeten düzelebilmektedir. Benzer şekilde aort kapak darlığı olan hastalarda ameliyat sonrası zamanla kalp kasları eski boyutlarına dönebilmektedir.
Son olarak profesyonel olarak spor yapan kişilerde gördüğümüz atlet kalbi diye adlandırdığımız tamamen sağlıklı bireylerde görülen kalp kasına da değinelim. Kalp boyutlarında artış, kaslarda büyüme ile giden ve son derece fizyolojik olan bu süreç özellikle dayanıklılık gerektiren spor dallarında profesyonel olarak eğitilen sporcularda görülebilmektedir. Atlet kalbinin en temel özelliği kalp boyutlarında ve kaslarda kalınlaşma olmasına rağmen kalbin kasılma ve gevşeme fonksiyonlarının tamamen normal olmasıdır. Sporu bırakan kişilerde yıllar içerisinde kalp eski boyutlarına dönebilmektedir.
Sonuç olarak kalbimiz kanı vücudumuza pompalarken her ne kadar akıllı bir şekilde kas dokusunu artırarak durumu dengelemeye çalışsa da kalp kaslarımızda meydana gelen kalınlaşmalar, alanında uzman doktorlar tarafından dikkatlice değerlendirilmelidir.