Hamilelerin uçağa binerken alması gereken tedbirler
Yeryüzünde yaşarken üzerimizde hissettiğimiz basınca atmosferik basınç denir ve vücudumuz buna göre ayarlanmıştır; genellikle herhangi bir itme ya da çekme hissetmeyiz. Hamilelikte de anne karnında “amnios” kesesinde, “amniyotik” sıvı içinde yüzen bebek rahim kanalı yolu ile ne itme ne de çekme etkisi ile karşı karşıya kalmaz.
Uçak içinde basınç fazla değişmez
Gökyüzüne doğru havalandıkça basınç azalır ve her 30 metrede 3,5 milibar daha az basınç yani emme gücü olmaya başlar. Uçak seyahatleri 10 bin metre yükseklikte yapılır. Ancak kabin içi basınçları ayarlanır ve yeryüzündeki basınç seviyesine yakın bir basınca getirilir. Bu nedenle uçuş esnasında fazla bir değişiklik hissetmeyiz. Aynı zamanda anne karnındaki bebek de bir basınç değişikliğine maruz kalmaz.
Normal bir hamilelikte havayolu ile seyahatte hiçbir sakınca yoktur. Ancak kabin içi basıncın kaybedildiği durumlarda anne hayatı zaten tehlikedeyken bebek de tehlikeye girer. Ancak böyle durumlarda uçaklarda hemen oksijen maskeleri açılır ve solunuma yardımcı olunurken aynı zamanda uçak alçalarak basınç değişikliğini minimuma indirmeye çalışır.
Uçağa binmemesi gereken hamileler
Kabin içindeki basınç ayarlansa da yine de yeryüzündekinden daha düşük bir basınç oluşur. Bu nedenle tansiyon ve nabız yükselir. Vücutta gerekli yerlere yeterli oksijen taşınmaya çalışılır. Ciddi kansızlığı olan, orak hücreli anemisi olan, plasenta yetmezliği olan ve hipertansif olan hamileler uçuş sırasında uyum sorunu olabilir. Bu nedenle, uçuştan önce mümkünse bu sorunlar düzeltilmeli, değilse uçmaktan kaçınılmalıdır. Çok zorunlu uçuşlarda ise uçuş sırasında ek oksijen solunmalıdır.
Hamileler kaçıncı haftadan sonra uçağa alınmaz?
Havayolu şirketleri tekil gebeliklerde 35 hafta çoğul gebeliklerde 32 haftadan sonra hamile yolcu kabul etmez. 28 hafta ile 35 hafta arasında ise doktor raporu ile uçağa kabul eder. 28 haftadan önce ise herhangi bir rapora ihtiyaç olmayıp annenin beyanı ile uçuşa kabul eder. Bu sınırlamanın amacı doğuma çok az vakti kalmış bebekleri uçakta doğum gibi yetersiz olanakların olduğu bir ortamdan korumaktır.
Uçakta doğan bebeklerin hayatı boyunca ücretsiz uçacağı sıkça söylenir ama gerçek değildir. Doğum sırasında hangi ülkenin üstünden geçiyorsa o ülkenin vatandaşı olacağı da yine yanlış bir bilgidir.
Hamileler uçak yolculuğunda nelere dikkat etmeli?
Hamilelik döneminde uçak yolculuğu yapmak pek çok anne adayını tedirgin eden bir durumdur. Ancak gerekli önlemler alındığında rahat bir yolculuk olabilir. Dikkat edilmesi gereken durumlar şöyledir;
Kan pıhtılaşması
Seyahatler sırasında, uzun süre oturma ve hareketsiz kalma bacaklarda kan pıhtılaşmasına ve akciğerde emboliye yol açabilir. Bu yüzden seyahat sırasında sık sık uçak koridorunda yürünmeli veya bacak kaslarını çalıştıran egzersizler yapılmalıdır. Seyahatten önce basınçlı çorap giyilmesi de alınacak önlemlerden biri olabilir. Ayrıca, bol bol su içmeli ve kanın akışkanlığına destek olunmalıdır. Sıkı pantolonlar yerine bol kıyafetler tercih edilmeli ve emniyet kemeri çok sıkılmayarak dolaşıma engel olunmamalıdır. Ayakkabılar da rahat olanlardan seçilmelidir.
Bulantı ve kusma
İlk 2 ay da en sık karşılaşılan sorun bulantı ve kusmaların uçuş sırasında daha da fazlalaşabilmesidir. Uçuştan önce buna yönelik tedbirleri almak, havalandırmayı açmak ve serin sıvılar içmek işe yarayabilir. Uçuş sırasında ağır ve yağlı besinler yenmemelidir. Durumuzun daha da kötüleşeceğini hissederseniz uçmamanız tavsiye edilir.
Güvenlik kontrolü zararlı mı?
Havaalanı güvenlik kapılarında ki metal detektörü sistemlerinde X ışını kullanılmaz. Bu yüzden hamileler için bir sorun oluşturmaz. Yine de geçmeyip elle aranmayı talep edebilirsiniz. X ışını kullanan diğer sistemlerden geçilmemesi önerilir. Aynı zamanda havada daha fazla UV radyasyon alınacağı ve bebeğin anormal olacağı fikri de doğru değildir.