Couvade sendromu nedir, belirtileri nelerdir?
Hamilelik belirtileri ve şikayetlerinden yalnız anneler değil, babalar da etkilenebilir. Buna tıp dilinde “Couvade sendromu” (sempatik gebelik sendromu ya da kuvat sendromu) denilir. Couvade sendromu ilk kez 1965 yılında ortaya atılmıştır. Couvade sendromu, ‘baba adaylarının hamile olan eşleri ile aynı şikayetleri geliştirmesi olarak’ tanımlanmıştır. Erkeklerin hamile eşleriyle birlikte yaşadığı en belirgin durumlar; kilo alımı, ruhsal değişimler, karında gerginlik ve gaz şikâyetleridir. Eşi ile birlikte doğum ağrısı çeken ve hatta doğum sonu depresyona girenler bile vardır. Couvade sendromunun diğer bulguları ise şunlardır:
- Yorgunluk
- Baş dönmesi
- Bulantı ve kusma
- Kabızlık
- Karın ağrısı
- Bacak krampları
- Şiddetli açlık hissi
- Aşerme
- Cinsel istekte azalma
Couvade sendromu neden olur?
Couvade sendromunun nedeni hakkında görüş birliği yoktur. Bunun psikolojik kökenli olduğunu, cinsiyet rollerinin daha esnek olduğu çiftlerde görüldüğü ya da kadının baskın olduğu ilişkilerde görüldüğü yönünde fikirler vardır. Diğer bir görüş ise hamile kadınla birlikte yaşayan erkeklerde bazı hormonal değişimler olduğunu savunur. Bu hormonal değişimler; kadınlık hormonlarında artış, erkeklik hormonlarında göreceli azalma, prolaktin ve kortizon düzeyinde farklılıklardır. Bu değişimler bilimsel çalışmalarla da desteklenmiştir.
Couvade sendromu ne zaman geçer?
Gebeliğin 3’üncü ayında başlayan belirtiler, 4, 5 ve 6’ncı aylarda biraz hafifler ya da kaybolur. Ancak gebeliğin son 3 ayında yeniden ortaya çıkar. Doğuma doğru giderek şiddetlenir. Bebeğin doğması ile şikayetler tamamen geçer. İnfertilite (kısırlık) tedavisi sonucu gebeliği yakalamış çiftlerin erkeklerinde daha sık görülür. Endüstriyel toplumlarda daha sık görüldüğüne dair bulgular da mevcuttur. Avustralya’da 2010 yılında yapılan bir çalışmada erkeklerin yüzde 31’inde Couvade sendromu görüldüğü ortaya çıkmıştır. İngiltere’deki çalışmada ise bu oran yüzde 25 olarak belirtilmiştir.
Couvade sendromu çalışan erkeklerin iş performansını da etkiler. Bu nedenle erken harekete geçmek gerekir. Psikolojik destek ve gerekli hallerde ilaç tedavisi verilebilir.
