Ritim bozukluğu belirtileri
Günlük yoğun koşuşturma içinde kalbinizdeki çarpıntıyı hafife almayın, “Yorgunluktandır, geçer” demeyin. Özellikle sık tekrarlayan ve uzun süren çarpıntı ataklarını kalp ritim bozukluğu nedeniyle ciddiye almak ve doktora görünmek şarttır. Günümüzde hemen her yaşta görülebilen kalp ritim bozukluğu bazen hiçbir risk taşımazken bazen ani ölüme bile yol açabilir. Bu nedenle kalp ritim bozukluğu ciddiye alınması gereken bir hastalıktır.
Çarpıntı nedir?
İstirahat halinde normal bir insanın kalp atışı dakikada 60-100 atım arasında değişir. Çarpıntı, genel olarak kalp atışının dakikada 100’ün üzerine çıkması olarak tanımlanır. Ancak kalbin yavaş atımlarında veya normal atımlarında da kişi çarpıntı hissedebilir. Bu his, kalbin hızlı atmasından çok düzensiz atımıyla ilgilidir ve kişi bu hissi genelde çarpıntı olarak tanımlar. İstirahat anında nabzın genelde 100'ün üzerinde seyretmesi kansızlık, guatr gibi ikincil bir nedene de bağlı olabilir.
Kalp yetersizliğine neden olabilir
Hareketsiz yaşam süren ve efor kapasitesi düşük kişiler ile duygusal stres anında da nabızda ani artış yaşanabilir. Kalbinde geçici değil, sürekli bir düzensiz atım sorunu yaşayan, ritim bozukluğu yaşayanların mutlaka en kısa sürede doktora görünmeleri gerekir. Atriyal fibrilasyon denilen ritim bozukluğu uzun vadede kalbi büyüterek kalp ve kapak yetersizliğine yol açabilir, felç riskini belirgin şekilde artırır. Bu risk özellikle 65 yaş üzerindeki kişilerde daha belirgindir, eksik tedavi alan hastalarda ise uzun vadede bu hastalığın yol açacağı sağlık sorunları görülebilir.
Kalp ritim bozukluğuna karşı kurallar
Günümüzde teknoloji ve tıptaki gelişmeye paralel olarak kalp ritim bozukluğu tedavisi de gelişmiştir. Bu grup hastaların bilinçlenip kardiyoloji referans merkezlerine başvurması hayat kalitesi ve hayat sürelerinde uzama ile sonuçlanır. Çarpıntı şikayeti olanların günlük yaşamlarında dikkat etmeleri gereken önemli kurallar vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir:
- Sigara, alkol, çay, kahve, kola, çikolata çarpıntıyı tetikleyebilir.
- Günlük 2 litre sıvı alımı (özellikle su) çarpıntı şikayetini azaltır.
- Düzenli egzersiz özellikle yürüyüş ve yüzme çarpıntıyı azaltmada etkilidir.
- Taze meyve-sebze tüketimi artırılmalıdır.
- Beyaz unla yapılmış besinlerden kaçınılmalıdır.
- Aşırı baharattan uzak durulması gerekir.
- Kişide kansızlık ve guatra yönelik araştırmaların mutlaka yapılması gerekir.
- Çarpıntı için ilaç kullanan kişilerin de ilacını doktorundan habersiz kesmemesi gerekir.