Atardamar tıkanıklığı nasıl anlaşılır?
Peliferik arter yani atardamar tıkanıklığı ihmal edilmesi halinde kangrene neden olabilen önemli bir rahatsızlıktır. Yürüyüş sırasında bacağınıza aniden şiddetli bir ağrı girip, hareketsiz kalmanıza neden olup ve dinlenince geçiyorsa bu durum atardamar tıkanıklığının bir işareti olabilir. Atardamar tıkanıklığına erken müdahale edilmesi halinde ağrısız bir hayatın kapıları aralanır.
Atardamar tıkanıklığı nedir?
Atardamar tıkanıklığı kol ve bacaklara kan taşıyan atardamarları tutan bir hastalık. Genelde damar kireçlenmesi, damar sertleşmesi sonucunda kol ve bacaklara giden atardamarların bir veya daha fazla bölgede daralması ve/veya tıkanması sonucu ortaya çıkar. Sinsi, yavaş ilerleyici özelliği olan bu hastalık tedavide gecikilirse ileri safhalarında bacak kaybı gibi çok ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle atardamar tıkanıklığında erken tanı ve tedavi son derece önemli. Erken tanı ve bu sayede alınabilecek önlemler, pek çok kişi için gerekli olabilecek stent, balon gibi işlemler ve büyük ameliyatların daha geç dönemde yapılmasına imkan tanır. Bununla birlikte bacaklarda yürümekle belirginleşen ağrı gibi şikayetlerin ilerlemesini önleyebilir, hatta tümüyle geçmesini sağlayabilir. Özetle erken tanı kişilere ağrısız ve daha uzun süre cerrahi işlemsiz bir hayat vadeder.
Atardamar tıkanıklığı nedenleri
Diyabet, sigara, hipertansiyon ve hiperkolesterolemi atardamar tıkanıklığının başta gelen risk faktörlerini oluşturur. Erkeklerde, östrojen kalkanı olmaması gibi hormonal faktörlerin de etkisi ve sigara tüketiminin daha fazla olması nedeniyle kadınlara oranla daha sık görülür. Kadınlardaki östrojen hormonu koruyucu bir faktör olarak görev yapar ancak menopoz dönemiyle birlikte bu hormonun azalmasına paralel olarak sıklık artabilir. Bununla birlikte genetik faktörler, şişmanlık ve stres de rahatsızlığın ortaya çıkmasında rol oynayan diğer etkenler arasında yer alır.
Atardamar tıkanıklığı belirtileri
Periferik arter hastalığı bulunduğu atardamara göre bulgular verir. Atardamar tıkanıklığı en sık bacak damarlarında oluştuğu için belirtiler de buna paralel olarak genellikle bacaklarda görülür. Yürürken bacaklardaki kasların kan ihtiyacı artar, ancak daralmış veya tam tıkanmış damarlar bu artan ihtiyacı karşılamakta yetersiz kalır. Bunun sonucunda kişi yürürken birdenbire başlayan ağrı nedeniyle hareket edemez hale gelir. Ağrı dinlenmekle geçer. Sorun ilerledikçe yürüme mesafesi kısalır ve ağrı daha az mesafede belirmeye başlar. Hatta ağrı daha da ilerlediğinde birkaç adım atılmasına bile imkan vermeyecek şekilde şiddetlenebilir. İlerleyen safhalarda ayrıca kişi hiç yürümese bile ‘dinlenme ağrısı’ olarak bilinen ağrı gelişmeye başlar.
Bacaklardaki yaralara dikkat
Ayaklarda soğuma, ısınamama; bacak kıllarında dökülme atardamar tıkanıklığının diğer tipik belirtilerini oluşturur. Bacakta çok küçük travmalarda bile çok ciddi yaralar oluşması ve bu yaraların iyileşmemesi de hastalığın ileri dönemlerinde yaşanan önemli sorunlardan. Yaralar kimi zaman herhangi bir travma oluşmadan da başlayabilir. Problem ilerlerse kangrene dönüşebilir ve tedavide geç kalınırsa uzuv kaybıyla sonuçlanabilir.
Atardamar tıkanıklığı risk faktörleri
Tedavide ilk basamağı, kişinin atardamar tıkanıklığı yaşamasına sebep olan faktörlerin ortadan kaldırılması oluşturur. Alınması gereken önlemler şöyle sıralanır:
- Kan şekeri ve yağ seviyelerinin normal sınırlarda tutulması, tansiyonun ideal değerlerde kalması ve sigara içilmemesi dikkat edilmesi gereken ilk kurallar.
- Varsa fazla kiloların verilmesi ve düzenli egzersiz yapılması da bir o kadar önem taşır.
- Tüm bu önlemlere rağmen şikayetleri azalmayan kişilerde kan sulandırıcı ve damar genişletici ilaçların kullanılması, altta yatan diyabet hastalığı ve hiperkolesterolemi varsa bunlara yönelik tedavilerin düzenlenmesi gerekebilir.
Atardamar tıkanıklığı ameliyatı
Daha ciddi şikayet yaratan, günlük hayatın devamına izin vermeyecek derecede ağrıya sebep olan ve bacaklarda iyileşmeyen yaraların açılmasıyla sonuçlanan atardamar tıkanıklıklarında ise ameliyatsız yöntemler ve cerrahi yöntemler gerekebilir. Ameliyatsız yöntemler arasında aterektomi (kireçlerin temizlenmesi), balon anjioplasti (ilaçlı ve/veya ilaçsız balonla damar genişletme) ve stent anjioplasti (stent takılması) hastalığın seviyesi ve durumuna göre kullanılabilecek yöntemler. Tüm bunlardan fayda alınamadığı veya diğer yöntemlerin uygun olmadığı durumlarda ise cerrahi yöntemler olan endarterektomi (damar içindeki kireçlerin açık yöntemle temizlenmesi) ve bypass ameliyatları devreye girer. En son seçenek olarak düşünülen cerrahi yöntemler de hastalığın tedavisinde önemli bir yer tutar. Başarılı bir cerrahi tedavi bacak ağrısı ve yürüme mesafesinde azalma gibi sorunların hemen tamamını çözer. Ancak cerrahi başarıyı, yapılan ameliyat kadar, kişinin ameliyat sonrasındaki hayat tarzı da etkiler.